Jeoloji Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Mustafa Karancı, zemin ve temel etütlerinin yerinde denetiminin hayati önem taşıdığını vurgulayarak, güvenli yapılaşma için yapı denetim firmalarına sorumluluklarını yerine getirme çağrısında bulundu. Karancı, zemin etütlerinin, bir yapının ekonomik ve güvenilir olmasının temel unsuru olduğunu belirterek, denetim eksikliklerinin büyük riskler doğurabileceğine dikkat çekti.
ZEMİN ETÜDÜ GÖZ ARDI EDEN MÜTEAHHİTLERİ UYARMIŞTI
Başkan Karancı, yapıların inşa sürecine geçilmeden önce ilk ve en kritik adımın parsel bazında yapılacak zemin ve teknik etütler olduğunu daha önce vurgulamıştı. "Güvenli bir yapının temeli, doğru yapılan bir zemin etüdüyle atılır," diyen Karancı, "Bugüne kadar yaşanan büyük acılara rağmen, maliyet kaygısı nedeniyle bu süreci doğru yönetmeyen ve göz ardı eden müteahhitler hâlâ var," ifadesiyle sektördeki sorumsuzluğa dikkat çekti. Zemin ve temel etütlerinde ucuz hizmet arayışının kabul edilemez olduğunu belirten Karancı, "Ucuz hizmetlerin bedeli büyük felaketler olabilir." dedi.
YETERİ KADAR DENETİM YAPTINIZ MI?
Başkan Karancı, Yapı denetim kuruluşlarının fenni mesuliyeti üstlendikleri yapıların ruhsat eki etüt ve projelerin denetimi ile yapı üretim süreçlerini denetlemekle görevli olmalarına rağmen, zemin ve temel etütleri yerinde denetimi esas alacak şekilde yükümlülüklerini gerçekleştirmediğini aktarıldı. Yapı Denetim Uygulama Yönetmeliği’nde zemin etüdü denetiminin, şirketlerin keyfine bırakıldığını iddia eden Karancı “Yapı denetim kuruluşlarının zemin ve temel etütlerinin denetimi konusunda Jeoloji Mühendisi bulundurup bulundurmaması yapı denetim kuruluşunun takdirine bırakılmıştır. Bu durum Antalya’da zemin etütlerinin yapı denetim kuruluşları tarafından yeterince denetlenmemesine neden olmaktadır. Statik projeleri didik didik inceleyen, betondan cipli numune örnekleri alan, demiri yerinde kontrol eden yapı denetimlere soruyorum; Yapının oturduğu zeminin parametrelerinin doğruluğundan nasıl emin olabiliyorsunuz? Yeteri kadar denetim yaptınız mı? Bu yapıların ayakta kalması için hayati öneme sahip sondajların sayısını, derinliğini, sondaj esnasında yapılaması gereken deneyleri denetlediniz mi? Ben cevap vereyim; Hayır yapmadınız. Sadece ofisinize gelen raporları dışardan hizmet alımı ile evrak üzerinden denetlediniz.” dedi
YAPI DENETİMLERE JEOLOJİ MÜHENDİSİ İSTİHDAMI ŞART
Denetim kuruluşlarının bünyelerine jeoloji mühendisi istihdamı sağlanması gerektiğini vurgulayan Başkan Karancı “Zemin ve temel etütlerinde ki bu başıbozukluğun acilen giderilmesi şart, yerinde denetime başlayalım bakalım neleri gözden kaçırmışınız. Bilseniz uykularınız kaçar. Rahat uyumak istiyorsanız ya gerçeklere kulağınızı kapatmaya devam edeceksiniz ya da yapı denetim kuruluşlarınızın bünyelerine bir jeoloji mühendisi istihdamı sağlayacaksınız. İstihdam edilen jeoloji mühendisi saha çalışmalarını yerinde kontrol ederek detaylı ve özenli bir denetim gerçekleştirmesine imkan sağlayacaksınız.” diye konuştu.
İHSAN HOCAMIZ ÇOK HAKLIYMIŞ
Karancı, parsel bazında yapılan zemin etütlerinin, bir yapının adeta ana sigortası olduğuna dikkat çekerek, "Yapı denetimler dahil hiç kimse bu sigortayı devre dışı bırakmaya ya da bir prosedüre indirgemeye çalışmasın. Bu sorumluluğun vebali büyük, telafisi ise mümkün olmayan sonuçlar doğurur. Aradan geçen onca yıla onca yaşanmış büyük acılara rağmen gerekli ve yeterli adımların atılmadığını görmek bana Jeolojinin babası olarak anılan Prof. Dr. İhsan Ketin hocamız “Kuzey Anadolu Fayını buldum ama derdimi anlatacak bir politikacı bulamadım.” sözünü hatırlatıyor. İhsan hocam çok haklıymış yapı denetimlerin bu özensiz çalışmasına mevzuat çanak tutuyor. Mevzuat da ki eksiklikleri giderecek ve önlemlerin alınmasına katkı koyacak politikacıları, maalesef bizlerde bulamadık hocam.” dedi.
DEPREMLERDEN SONRA İLK SUÇLANAN YAPI DENETİMLER OLACAK
Gelecekte güvenli şehirler ve sağlam yapılar için bugünden harekete geçmeliyiz," diyerek sektöre seslenen Karancı, “Yapı denetimler eğer gerekli denetim görevlerini yerine getirmez ve uyarılarımızı yeteri kadar değer vermezlerse olası depremler sonrası yaşanan kayıpların ve acıların sorumlusu olarak ilk suçlananlar olacaklardır.” diye konuştu.