Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, İstanbul’un Sultangazi ilçesindeki Cebeci Camii’nin imamı Murat Gündoğdu’nun cuma hutbesinde söylediği “28 Mayıs akşamı silahlarınızı ayarlayın” sözlerine tepki göstererek, “Camilerimiz kimsenin şahsi mülkü ya da siyaset alanı değildir ve olmayacaktır. İktidar sahiplerine sesleniyorum; yapmayın, etmeyin, toplumu bölmeyin. Camilerimizin saflarını birbirinden ayırmayın. Bölücü, kutuplaştırıcı dili artık terk edin. Siyasi iktidarınız için camilerimizi, dinimizi, milli ve manevi değerlerimizi kullanmaktan artık vazgeçin. Ateşle oynamayın” dedi.

Ahmet Davutoğlu, bugün Twitter hesabında yaptığı açıklamada, Sultangazi’deki Cebeci Camii’nin imamı Murat Gündoğdu’nun geçen cuma hutbesinde söylediği, “Kardeşim, silahlarınızı hazırlayın. 28 Mayıs akşamı silahlarınızı ayarlayın. Benim iki tane silahım ağzına kadar dolu” sözlerine tepki gösterdi. Davutoğlu, şunları söyledi:

“Bugün sizlere büyük bir üzüntü ve derin bir kaygıyla sesleniyorum. İktidar sahiplerinin bölücü ve kutuplaştırıcı dili maalesef camilerimizi de yansıdı. Bugün İstanbul Sultangazi Cebeci Camii’nde yaşananlar, toplumsal barışımız açısından son derece vahim. Bir din adamının kardeşi kardeşe, vatandaşı vatandaşa karşı silahlanma çağrısında bulunması, 28 Mayıs’ı büyük bir toplumsal çatışmanın yansıyacağı gün olarak ifade etmesi, her şeyden önce ‘silm’ yani ‘barış’ anlamına gelen İslam dinimizin temel değerlerine de aykırıdır. Yasalar açısında da büyük bir suçtur. Kardeşi kardeşe düşman kılan, halkımızı dinimizden, camimizden soğutan kim olursa olsun görevden alınmalı, yargı önünde hesap vermeli.

“EĞER CAMİLERİMİZ BİRER SİYASİ MİTİNG ALANINA DÖNÜŞTÜRÜLMÜŞSE İŞTE SEBEP BURADA”

Biz buraya nasıl geldik? Nasıl oldu da omuz omuza namaz kıldığımız camilerimizde böylesi görüntüler yaşanmaya başladı? Eğer seçim kampanyasında Cumhur İttifakı’nın ortaklarından biri olan DSP Genel Başkanı Önder Aksakal muhalefeti kastederek ‘küffar’ yani ‘kafirler’ diye seslenme cüretinde bulunmuşsa ve başta Erdoğan ve Bahçeli olmak üzere iktidar sahipleri bu büyük suç karşısında sesiz kalmışsa işte sebep burada değerli vatandaşlarım. Eğer camilerimiz birer siyasi miting alanına dönüştürülmüşse işte sebep burada.

“DİN ADAMLARIMIZA SESLENİYORUM, İSLAM’IN ÖZÜNE AYKIRI BU DİL KARŞISINDA ÖNCE SİZ SESİNİZİ YÜKSELTİN”

Din adamlarımıza sesleniyorum; bu vahim yaklaşım, İslam’ın özüne aykırı bu tutum, dil karşısında önce siz sesinizi yükseltin. ‘Biz toplumu birleştirmek için çağrıda bulunuruz’ deyin. ‘Camilerimiz ortak mekanlarımız’ deyin. Diyanet İşleri Başkanlığı’na sesleniyorum; açık ve net bir tavır alın. Camilerimiz kimsenin şahsi mülkü ya da siyaset alanı değildir ve olmayacaktır.

“İKTİDAR SAHİPLERİNE SESLENİYORUM; ATEŞLE OYNAMAYIN”

İktidar sahiplerine sesleniyorum; yapmayın, etmeyin, toplumu bölmeyin. Camilerimizin saflarını birbirinden ayırmayın. Bölücü, kutuplaştırıcı dili artık terk edin. Siyasi iktidarınız için camilerimizi, dinimizi, milli ve manevi değerlerimizi kullanmaktan artık vazgeçin. Ateşle oynamayın. Manevi huzur için camilere giden bütün inanan kardeşlerime, mümin kardeşlerime sesleniyorum; camilerimize huzur içinde gidiniz. Hangi siyasi görüşe sahip olursanız olun, hangi yaklaşımı benimserseniz benimseyin omuz omuza verin. Bütün vatandaşlarımı, iktidar sahiplerini ve bütün ilgilileri basiretle davranmaya çağırıyorum.”

ANKA