Artan hava sıcaklığı, azalan doğal kaynaklar, yükselen deniz seviyeleri, düzensiz yağışlar, kuraklık, sel ve kasırga gibi doğal felaketlerle kendini gösteren iklim krizine dikkat çekmek için “Akdeniz’in Geleceği” çalıştayının ikincisini bugün Türkan Şoray Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi.
Akdeniz'e kıyısı olan belediyelerle Akdeniz'in geleceği ve iklim krizi konusunda yerelde farkındalık ve kamuoyu oluşturmak için 2 Aralık 2022 Cuma günü Türkan Şoray Kültür Merkezi’nde "İklim krizinde Yaşamaya Dair" konulu çalıştay gerçekleştirildi. Türkan Şoray Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen çalıştay, 2 oturumda yapıldı. Açılış konuşmalarıyla başlayan programın ilk oturumunda “İklim Krizinde Gıda ve Sağlık” konuşuldu. Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı’ndan Prof. Dr. Emine Didem Evci Kiraz “Sağlıklı İklim Reçetesi”, Gıda mühendisi ve akademisyen Bülent Şık “İklim Krizi, Çocuklar ve Gıda Güvenliği” ve Dr. İlter Yenidede “İklim Dostu Sürdürülebilir Beslenme” üzerine konuştu. “İklim Krizinde Kırılganlık” başlığındaki ikinci oturumda ise ODTÜ Şehir ve Bölge Planlama Bölümü’nden Prof. Dr. Anlı Ataöv “Yerel İklim Eylemi: Birlikte Tasarım ve Pratik Öneriler”, Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden Doç. Dr. Ceren Uysal Oğuz ve Doç. Dr. Senem Atvur “İklimin Kırılgan Grupları, İklim Adaleti, İklim Demokrasisi ve Göçler” ve AÜ Gerontoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Özgür Arun ise “İklim Krizinin Yaşlı Hakları Üzerine Etkisi” sunumlarını yaptı. Çalıştay, iletişim bilimci ve yazar Ali Haydar Fırat, akademisyen ve yazar Elfin Tataroğlu, Birgün Gazetesi Genel Yayın Koordinatörü İbrahim Varlı, CHP Parti Meclisi Üyesi Gökhan Günaydın ve Belediye Başkanı Ümit Uysal’ın katılacağı ‘Krizde yaşamak’ başlıklı Gündem Özel programıyla sona erecek. Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal’ın ev sahipliğinde düzenlenen çalıştaya Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Doğa Hakları ve Çevreden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ali Öztunç, CHP Parti Meclisi (PM) Üyesi Gökhan Günaydın, CHP Mersin Milletvekili Cengiz Gökçel, TBMM Çevre Komisyonu ve CHP Antalya Milletvekilleri Aydın Özer, CHP Antalya Milletvekili Rafet Zeybek, CHP Antalya İl Başkanı Nuri Cengiz, siyasi partiler, sivil toplum kuruluşları, sendika temsilcileri, meclis üyeleri ve iklim aktivistleri katıldı.
“ANTALYA İKLİM KRİZİNDEN ETKİLENİYOR”
Çalıştayın açılış konuşmasını yapan Belediye Başkanı Uysal, iklim krizini ana bir çalışma alanı olarak tanımladıklarını söyledi. Antalya’nın da parçası olduğu Akdeniz çanağında krizin çok somut yaşandığını dile getiren Başkan Uysal, 2016’da nitelikli evsel atıkların kayıpsız geri dönüşümünü sağlayan Çevreci Komşu Kart projesiyle bu alandaki çalışmaların başladığını ve dünyayı etkilediklerini aktardı. Antalya bölgesinin iklim krizinden en çok etkilenen bölge olduğunu vurgulayan Başkan Uysal, belediyenin çevre alanındaki çalışmalarıyla ilgili, “Çevre eğitimi alanında çalışmalarımız devam ediyor. Türkiye Çevre Eğitim Vakfı’nın (TÜRÇEV) çevre eğitim etkinlikleri alanında verdiği ödülü üst üste 7 yıldır alıyoruz. 300 bin adet perlatör olarak da bilinen su tasarruf başlığının dağıtımı gerçekleştirdik. Kendi enerjisini üreten ve aynı zamanda akıllı sulama sistemine sahip parklarımızı yaygınlaştırıyoruz. Belediye hizmet binalarımızda karbon salınımı azaltmak için çalışmalarımız devam ediyor” dedi.
“İKTİDAR DEĞİL DÜZEN DEĞİŞMELİ”
Çevreyle dostu politikaları hayata geçirilmesi için ihtiyacın sadece iktidar değil düzen değişimi olduğuna vurgulayan CHP Parti Meclis Üyesi Gökhan Günaydın ise konuşmasında, “İklim krizi en çok Akdeniz Havzasını etkileyecek. Bu havzada iklim kuşakları 150 ile 300 kilometre kuzeye doğru kayıyor. Ancak bunu bir doğal afet gibi görmeye çalışanlar var. Bu bir doğal afet değil. Bu insanlığın, kapitalizm, bizlerin yaşamına bıraktığı bir derin kriz. Üretim süreçleri, sermaye birikim modelleri, doğayı bir üretim faktöründen ibaret gören tarzlar yerküreyi hızla yaşanamaz hale getiriyor. Türkiye bu süreçte konumuyla aslında hem iklim değişimine olumsuz anlamda katkı koyan hem de bundan en çok etkilenen ülkeler grubu içerisinde. Artık Avrupa çimento üretmiyor. Artık Avrupa un üretmiyor. Bunların tamamını Türkiye gibi çevre ülkelere yaydılar. Biz bunun farkında olmadan dünyanın birinci çimento üreten ülkesi, dünyanın ikinci un üreten ülkesi olmakla övünüyoruz. Oysa bunlar katma değeri düşük emek yoğun, emek sömürüsüne dayanan çevre kirletici değerleri çok yüksek olan sanayi alanları. Hem dünyada hem de Türkiye’de bir düzen değişimi gerekli. Bu düzen değişimi içerisinde insan her şeyin efendisi olma yanılsamasından vazgeçmeli. Doğanın yalnızca bir parçası olarak onunla uyumlu çalışma gereğini ortaya koymalıdır. Bunun için de hep beraber yapmamız gereken çok şey var. Önümüzdeki günlerin hem teknik anlamda hem siyasi anlamda bu düşüncelerin yaşama geçirilebileceği bir zamanı bize getirmesi dileğiyle” diye konuştu.
“LAF ÇOK İCRAAT YOK”
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Doğa Hakları ve Çevreden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ali Öztunç ise konuşmasında, “Dünyada, Türkiye’de iklim krizi konusunda çok şey söylüyor. Ama hiçbir şey yapmıyor. Laf çok icraat yok. Paris İklim Antlaşması’na imza attık onaya gelmesi yıllar sürdü. Peki uyuluyor mu? Mesela kömürlü üretimden çıkmak gibi. Hayır uymuyoruz. Uymadığımız gibi daha da arttırmaya çalışıyoruz. Kahramanmaraş’ta Afşin-Elbistan Termik Santrali var. Dünyanın hiçbir ülkesinde kar siyah yağmaz. Bir tek Elbistan ve Afşin’de kar siyah yağıyor. Çünkü bacalarda filtre yok. İnsanlar kanser oluyorlar, bitkiler ölüyor, insanlar yaşamını yitiriyorlar. Buna bir dur demek gerekiyor. Bir sürü anlaşmaya imza attı devlet. Yapıyorlar mı? Yapmıyorlar. Çünkü sermaye her zaman daha önde geliyor. Mücadele edenler de dışlanıyor” dedi.
“AĞAÇ KATLİAMI YAŞANIYOR”
Öztunç, Muğla’nın Milas ilçesine bağlı İkizköy’de iki termik santrale kömür sağlamak amacıyla Akbelen Ormanı'nda açmak istediği kömür madeniyle ilgili ilerleyen günlerde ciddi sıkıntılar yaşanacağını söyledi. Bölgede yargı süreci devam ederken bir yandan da ciddi bir direniş olduğunu belirten Öztunç, “Kömür çıkarmak için ormanlarını kesmek istiyorlar. Ama TBMM’ye özel bir yasa gelecek. Bir şirket için özel bir yasa getiriliyor” dedi.
“GÖZLERİNİ AĞAÇLARA DİKTİLER”
Türkiye’nin dört bir yanında büyük bir ağaç katliamı yaşandığını belirten Öztunç, “Kasa boşalınca, para kalmayınca para bir şekilde buharlaştırılınca, yenince, çalınınca gözlerini ağaçları diktiler. Bütün kuşlar bitti, sıra leyleğe geldi misali ağaçları kesiyorlar. Buna izin vermemek gerekiyor. İşte bunun için yarın Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun İstanbul'da gerçekleştireceği vizyon toplantısında yeşil ekonomi modelini detaylarıyla anlatacak. Çok ciddi uzman arkadaşlarımız var. Bu konuda uzman olan akademisyenlerimiz var. Bunlar da gerekli açıklamaları yapacaklar ve Ocak ayı gibi biz Millet İttifakı olarak vaatlerimizi toplumun önüne sunduğumuz da çevre konusundaki hassasiyetimiz de bir kez daha dile getirmiş olacağız” ifadesini kullandı.
HABER /FADİME YİĞİT