Ankara'da sıfır kilometre olarak satın aldığı araçta ağır bir koku fark eden vatandaş, firmadan cevap alamayınca hukuki yollara başvurdu.
Vatandaş, aracı kullanmaya başladıktan sonra kokunun sürekli devam etmesi üzerine, firma yetkililerine ulaştı. Firma, kokunun zamanla kaybolacağını belirtti. Ancak kokunun geçmemesi ve potansiyel kansorejen etkilerinden endişe eden vatandaş, Tüketici Hakem Heyeti'ne başvurdu. Heyet, aracın ayıplı olduğuna ve yenisiyle değiştirilmesi gerektiğine karar verdi. Firma bu kararı uygulamadı, bunun üzerine vatandaş dava açtı.
Davada, yerel mahkeme, aracın kokusunun kansorejen olup olmadığını belirlemek üzere TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi'ne müzekkere yazdı. TÜBİTAK, koku ölçümünün kendi yeterlilik belgesi kapsamı dışında olduğunu belirtti. Mahkeme, koku iddialarının ispatlanamadığı gerekçesiyle davayı reddetti.
Yargıtay'dan Karar Bozma
Yerel mahkemenin kararını reddeden vatandaş, dosyayı Yargıtay 13. Hukuk Dairesi'ne taşıdı. Yargıtay, yerel mahkemenin eksik inceleme ve yanlış gerekçelerle davayı reddettiğini belirterek, aracın koku iddiası üzerine kesin nitelikte bilirkişi raporu tanzim edilmesini ve araç üzerinde inceleme yapılmasını kararına ekledi.