CHP Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, ekonomik krizin etkilerini rakamlarla gözler önüne serdi. 2025’in ilk üç ayında açılan icra dosyası sayısı 2 milyon 687 bin 48’e ulaştı. İcra dairelerinde halen işlemde olan dosya sayısı ise 23 milyon 47 bin 815'e çıktı. Gürer, bu tabloyla birlikte ülkenin her kesiminin icra kıskacında olduğunu söyledi.
Tarım sektöründe tarihî borç
Gürer, tarım sektörünün de bu krizden derinden etkilendiğine dikkat çekerek, çiftçilerin bankalara olan toplam borcunun 935 milyar 936 milyon 324 bin TL’ye yükseldiğini ifade etti. Bu rakam, tarımda bugüne dek görülen en yüksek borç seviyesi olarak kayıtlara geçti.
Keçi ve oğlaklara dahi icra geldi
CHP’li Gürer, Çiftçilerin sadece traktörü ya da tarlası değil, ahırdaki hayvanları da icralık hale geldiğini ifade etti. Tekirdağ Çerkezköy’de hayvancılıkla geçinen bir üreticinin 33 keçisi ve 30 oğlağının icra yoluyla satışa çıkarıldığını aktardı. 9 Nisan'da başlayacak olan ihale, 16 Nisan 2025’te sona erecek.
280 bin TL’lik hayvan, icradan 188 bin TL’ye satışa çıkıyor
İcraya konu olan 33 Malta melezi anaç keçinin toplam bedeli 193 bin 168 TL, 30 oğlağın toplam bedeli ise 87 bin 72 TL olarak hesaplandı. Hayvanların piyasa değeri 280 bin 240 TL olurken, icra ihalesinde bu değer 188 bin 269 TL’den başlayacak.
“Borçla yaşam mücadelesi veriliyor”
CHP’li Gürer, vatandaşın kredi ve kredi kartı borcunun da 4 trilyon 363 milyar TL’yi aştığını ve bir haftada 48 milyar TL'lik artış yaşandığını belirterek, “Bu tablo, borçla yaşamanın artık zorunlu hale geldiğini, kredi kartıyla hayatta kalma çabasının sürdüğünü gösteriyor” dedi.
Hayvancılık çöküyor, ahırlar boşalıyor
Gürer, Altunhisar’da bir üreticinin icra nedeniyle koyunlarını kaybettiğine bizzat tanıklık ettiğini belirtti. Ahır giderleri, yem fiyatları, bakım masrafları ve aşı ücretlerinin hayvancılığı sürdürülemez hale getirdiğini vurguladı. “Gelir-gider dengesi yoksa, borç kaçınılmaz oluyor. Sonrası icra” dedi.
“Üretici üretimden çekilirse, ithalat artar”
CHP’li Gürer, tarımın stratejik bir alan olduğunu hatırlatarak şu ifadeleri kullandı: “Gıdayı üreten korunmazsa, ithalat artar. Bugün üretici borcunu ödeyemediği için tarlasını, traktörünü, hayvanını kaybediyor. Üretimden çekilen çiftçi, bizi dışa bağımlı hale getirir. İktidar, çözüm yerine sadece seyrediyor.”
Sübvansiyon ve yapılandırma şart
Gürer, hayvancılığın sürdürülebilirliğini sağlamak için yem fiyatlarına müdahale edilmesi, doğrudan desteklerin artırılması ve borçların yeniden yapılandırılması gerektiğini söyledi. "Yemde maliyetin yarısını devlet üstlenmeli. 2027’ye kadar tüm borçlar ötelenmeli, faizler silinmeli. Bu önerileri içeren kanun teklifimizi Meclis’e sunduk" dedi.
“Tarım sahipsiz bırakılırsa, sofralarda açlık olur”
Tarımda yaşanan kriz sadece üreticiyi değil, tüketiciyi de etkiliyor. Gürer, iktidarın tarım politikalarını sert dille eleştirerek, “Market raflarındaki fahiş fiyatlar, sahipsiz bırakılan üretimin sonucudur. Çiftçiye destek verilmeli, icralar durdurulmalıdır. Aksi halde sofralarda ürün değil, boşluk kalır” dedi.
