SOL Parti Parti Meclisi’nin seçim sonrası değerlendirme toplantısının ardından; “Ülkeyi felaketten felakete sürükleyen iktidarın, 21 yılın sonunda her şeye rağmen ayakta kalmış olmasında kişisel ihtirasların, koltuk pazarlıklarına kilitlenmiş iktidar oyunlarının azımsanmayacak bir payı olmuştur. Rejimin ayakta kalmasında toplumsal muhalefetin ve solun yeterince örgütlü olmaması da ciddi bir faktördür. Bu anlamda seçimin çağrısı toplumsal mücadeleye ve SOL’adır. SOL Parti bu gerçekliğin farkında olarak eleştirel inşa sürecini gerçekleştirecektir” açıklaması yapıldı.
“TOPLUMSAL MÜCADELE İÇİN ELEŞTİREL İNŞA”
“Türkiye’nin geleceği için hayati bir önemde olan seçimlerde gerici rejimin yenilgiye uğratılması başarılamadı. Muhalefet blokunun eksik ve yanlışları böyle bir sonucun ortaya çıkmasında belirleyici oldu. Toplumsal muhalefetin örgütsüzlüğü de bir başka faktör olarak öne çıktı.
Toplumun taleplerinin taşıyıcısı olacak bir muhalefet çizgisini güçlendirmeyi ön plana alan SOL Parti, bu görevi yeterince başaramamış olmanın doğurduğu sorumluluğun bilincindedir. SOL Parti, bu bilinçle örgütün tüm kademelerinde ve bu ihtiyacı hisseden herkese açık tartışmalarla eleştirel inşa sürecini birinci görev olarak önüne koymuştur.
SOL Parti, sorumluluk bilinciyle toplumun başka bir siyaset çağrısına FORUM’larla bir araya gelerek birlikte yanıt vermek için üzerine düşen sorumluluğu yerine getirecektir. Bunun için ülkemizin tüm emekçilerini ve ezilenlerini; gençlerini ve kadınlarını, ilerici yurtsever insanlarımızı başka bir siyaset ve kazanacak farklı bir yolu yaratmak için eksikliklerimizi de birlikte konuşmaya, birlikte yürümeye çağırıyoruz.
“BU ZORBA ZİHNİYETLE ÜLKE YÖNETİLEMEZ”
Seçim sonuçları siyasal İslamcı rejim için bir “pirus zaferi” olmuştur. Devletin baskı aygıtlarıyla birlikte ekonomik imkanları tek adam lehine kullanmasına; her tür yalan ve hilenin sınırsızca devreye sokulmasına rağmen tek adam rejimi toplumun yarısının rızasını alamamıştır. Erdoğan ilk kez bir referandumu kaybetmiş, Partisi hiç de azımsanmayacak bir oy kaybına uğramıştır. Bu anlamda sonuçlar ülkenin bu zorba zihniyetle yönetilmeyeceğinin açık kanıtlarından birisi olmuştur.
“SAĞCILIK YARIŞI VE KİŞİSEL HIRSLARLA ÖRÜLÜ İKTİDAR OYUNLARI KAYBETTİRDİ”
CHP’nin merkezinde olduğu Millet İttifakı sermayenin neoliberal sömürü düzenine bağlılık etrafında şekillenmiş ve sağcılığa demir atmış politikaları ile toplumun değişim talebinin taşıyıcısı olamamıştır. Ülkeyi felaketten felakete sürükleyen iktidarın, 21 yılın sonunda her şeye rağmen ayakta kalmış olmasında kişisel ihtirasların, koltuk pazarlıklarına kilitlenmiş iktidar oyunlarının azımsanmayacak bir payı olmuştur.
“SEÇİMİN ÇAĞRISI SOLA VE TOPLUMSAL MÜCADELEYE”
SOL Parti, seçim sürecinde siyasal İslamcı faşizme karşı emekçi halkın çıkarlarını ön plana alarak mücadele etmiştir. Toplumsal taleplerin taşıyıcısı olacak bir mücadele çizgisini geliştirmek için çalışmıştır. Rejimin ayakta kalmasında toplumsal muhalefetin ve solun yeterince örgütlü olmaması da ciddi bir faktördür. Emekçi yoksul insanların sağın gerici ve milliyetçi hegemonyası altında kalmaya devam etmesi de bunun bir sonucudur. Seçim sonuçları da ekonomik-sosyal kriz altında ezilen, gericiliğe ve baskıya karşı özgürlük ve barış isteyen toplumun değişim taleplerini yükseltecek bir toplumsal muhalefet ihtiyacını teyit etmiştir. Bu anlamda seçimin çağrısı toplumsal mücadeleye ve SOL’adır. SOL Parti bu gerçekliğin farkında olarak eleştirel inşa sürecini gerçekleştirecektir.”
ANKA