Canikli, iktidarın ekonomiye müdahale ettiğini, politika faizini düşürerek ucuz kredi sağladığı ve kamu bankalarının bu faaliyetleriyle kârlarını katlamalarına olanak sağladığını belirtti. Ancak Canikli, bu büyümenin sürdürülebilir olmadığına ve serbest piyasa koşullarına dönülmesi gerektiğine vurgu yaptı. Canikli, bu açıklamalarıyla Millet İttifakı'nı hedef aldı ve onların ekonomi programını eleştirdi.

Canikli’nin açıklamaları şu şekilde:

"Mutabakat metninde, kamu bankalarıyla ilgili olarak 'Ziraat Bankasını çiftçinin, Halk Bankasını esnaf ve KOBİ'lerin bankası yapacaklarına yer veriyorlar. Burada hedef, Ziraat Bankasının bankacılık faaliyetlerini sadece tarımla ve çiftçilerle sınırlandırmaktır. Bu durumda Ziraat Bankası, tarım dışındaki bir alana ve çiftçilerin dışındaki hiçbir gerçek ve tüzel kişiye kredi ve finansman imkanı sunamayacak, yatırım yapamayacaktır. 2023'ün ocak ayı sonu itibarıyla Ziraat Bankası nakdi kredilerin yüzde 26,4'ünü tarım sektörüne, yüzde 73,6'sını tarım dışı sektörlere kullandırmıştır. Ziraat Bankası, tarımın ve çiftçilerin tüm kredi taleplerini karşılamakta, artan kaynaklarını başta imalat sektörü olmak üzere diğer sektörlere kullandırmaktadır. Benzer bir tablo Halk Bankası için de geçerli. Halk Bankasının nakdi kredilerinin yüzde 46'sı esnaf ve KOBİ'lerce kullanılmakta, yüzde 54'ü ise diğer sektörlerin finansman ihtiyaçları için aktarılmaktadır."

Canikli, Ziraat Bankası ve Halk Bankası'nın, reel sektörün yatırım amaçlı finansman veya kredi ihtiyacını düşük faiz oranlarıyla karşılayan iki devlet bankası olduğunu belirterek şu değerlendirmede bulundu:

"Ziraat Bankası ve Halk Bankası 7'li masanın öngörüsüz politikaları ile küçültülerek, etkisiz hale gelir. 7'li masanın Ziraat Bankası ve Halk Bankasının para piyasalarında etkili bir aktör olmaktan çıkartılmaya çalışılması sadece neo-liberal politikaların uygulamaya konulması çabasından ibaret değildir. Ziraat Bankasının zayıflatılması ve yüzde 75 oranda küçültülmesi halinde yabancı sermayeli bankalar para piyasasına hakim olacaklardır. Ziraat Bankası dışarıda bırakıldığında yabancı sermayeli bankaların ağırlığı yüzde 50'nin üzerine çıkar. Bu durumda para piyasalarındaki kurallar tamamen yabancı sermayeli bankalar tarafından belirlenir hale gelmektedir." (HABER MERKEZİ)