Kaş Patara Özel Çevre Koruma (ÖÇK) Bölgesi için hazırlanan Nazım İmar Planı’nın iptali için açılan davada bilirkişi heyeti bölgede inceleme yaptı. Yapılan incelemenin ardından Akdeniz Gerçek’e açıklamalarda bulunan Kaş Çevre ve Kültür Derneği Ahmet Murat Akoy, “Bu eşsiz alanların çocuklarımıza bırakacağımız en büyük miras olduğunu, gelecek nesillere bozulmadan, beton altına alınmadan bırakılmasını arz ediyoruz” dedi.
Antalya ve Muğla sınırlarındaki Kaş Patara ÖÇK Bölgesi için hazırlanan Nazım İmar Planı’nın iptali için açılan dava kapsamında 15 Mart 2024 Cuma günü yapılması beklenen bilirkişi keşfi 25 Nisan 2024 Perşembe gününe ertelenmişti. Kaş Patara 1/25.000'lik Özel Çevre Koruma Bölgesi Planı’nın Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nca 18/03/2022 tarihinde askıya çıkarılmış, askı sırasında yapılan itirazlar sonucu en son 12 Mayıs 2023 tarihinde 6419614 sayılı olur ile onaylanmıştı. Plan son olarak 5 Haziran 2023 tarihinde askıya çıkarılmış̧ ve Doğal Hayatı Koruma Vakfı’nın da desteği ile Kaş Çevre ve Kültür Derneği, TMMOB Mimarlar Odası Antalya Şubesi, TMMOB Peyzaj Mimarları Odası tarafından dava edilmişti.
DAVA DANIŞTAY 6. DAİRESİ’NDE SÜRÜYOR
Meslek odalarının ve derneğin dava açtığı planların üst planları 1/100.000’lik Çevre Düzeni Planı’nın yargı süreci de Danıştay 6. Dairesi’nde devam ediyor. Konuyla ilgili olarak gelen heyet bölgede incelemede bulundu. Patara Kazısı Başkan Yardımcısı Mustafa Koçak, Avukat Tuncay Koç, Kaş Çevre ve Kültür Derneği Başkanı Ahmet Murat Akoy ve dernek üyeleri, Kaş Çevre Platformu üyeleri, Patara Muhtarı, Pataralı ve Kaşlı vatandaşlarla beraber yapılaşmaya açılması planlanan zeytinlik nitelikli alanları gezdi. Keşif çalışmasının ardından Başkan Akoy Akdeniz Gerçek’e açıklamalarda bulundu.
İLK İMAR PLANI 2008 YILINDA GEÇMİŞ
Patara Antik Kenti'nin içindeki alan karma konut ve ticari alan olarak imara açılmak isteniyor. 1993-2000 Yılları arasında yapılan yönetim planında alan 3. Derece Arkeolojik Sit Alanı olarak belirlenmişti. Alanın nekropol alanı olduğu ve verilen kararların sonrasında da bölgeye su basman atıldığı öğrenilirken 2008 yılında Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu’nun alana düşük yoğunlukta imar izni verildiği de ileri sürüldü. İmar izni sonrası bölgede kooperatiflerin tek katlı yazlık bina yaptıkları bilinirken, Türkiye’nin de imzaladığı Barcelona Sözleşmesi ile Akdeniz’de nesli tükenmekte olan caretta carettaların korunmasına yönelik adımlar atılacağı da imzalanmıştı.
16 YILDIR HALE İNŞAAT SÜRÜYOR
Keşfin ardından imara açılmak istenen alanla ilgili Akdeniz Gerçek’e konuşan Kaş Çevre ve Kültür Derneği Başkanı Ahmet Murat Akoy, “Planlamayla yapılaşmaya açılmak istenen alanın, 2008 yılında düşük yoğunluklu yapılaşma izni verilerek imara açılan kooperatif alanlarının hemen aşağısında olduğu için kooperatif alanını da görmüş olduk. İmar izni verilmesinin üzerinden 16 yıl geçmiş olduğu halde kooperatif yapılarının büyük bir bölümünün halen inşaat halinde olduğunu görülmektedir. Yani ortada geçerli bir talep baskısının olmadığı da anlaşılmaktadır. Pataralı vatandaşın ihtiyaçlarına yönelik olmayan yani kamu yararına yönelik üretilmeyen, turizme yönelik üretilen yazlık konutların çoğu inşaat halinde kullanım dışıyken ikinci bir yazlık konut/ikinci konut yapılaşması getirecek planlamanın bilimle, bilgiyle açıklanmasının mümkün olmadığını düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.
ALANIN 3 FARKLI KORUMA STATÜSÜ VAR
Başkan Ahmet Murat Akoy, “Keşif sırasında Patara Kazı Başkan Yardımcısı Mustafa Koçak, Hakim Bey’e planlama alanı içinde bir Lahtin, bir zeytinyağı kırma presleme teknesinin bulunduğunu fakat yapılaşmalardan sonra bu arkeolojik bulguların ortadan kaybolduğunu, eğer kendilerinden görüş istenirse alan üzerindeki arkeolojik değerler hakkında mahkemeye bilgi verebileceklerini iletti. Hakim Bey de kabul ederek profesyonel görüş yazısının itiraz dosyasına eklenebileceğini iletti. Bu durum itirazlarımızı güçlendiren, alanın arkeolojik değerini ortaya koyan bir açıklamadır. Alan üç farklı koruma statüsündedir. Özel Çevre Koruma Bölgesi içinde, 1.Derece Doğal Sit, 3. Derece Arkeolojik Sit Alanı içindedir. Bunun yanında zeytinlik alanların korunması kanununa tabidir. Bu kadar çok koruma statüsü olan, Unesco Dünya Mirası Listesi girmesi için müracaatta bulunulmuş Patara Antik Kenti içinde olan bir alanın kamu yararına yönelik olmayan yazlık konut üretimine ısrarla konu edilmesini anlayamıyoruz. Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı ve Kültür ve Turizm Bakanlarımızdan 2020 yılında Türkiye’nin Turizm teması seçilen, Türkiye’nin en çok ziyaret edilen ören yeri olan aynı zamanda Caretta Caretta’ların 1. Derece yuvalama alanı olan Patara Antik Kenti’nin daha fazla yapılaşmaya konu edilmemesi için, 1993-2000 yılları arasında yapılan yönetim planlarının güncellenerek yeniden yapılması için harekete geçmelerini bekliyoruz. Bu eşsiz alanların çocuklarımıza bırakacağımız en büyük miras olduğunu, sadece ismi değil niteliği ‘koruma’ olan planlamalarla gelecek nesillere bozulmadan, beton altına alınmadan bırakılmasını arz ediyoruz” ifadeleri ile doğayı koruyun çağrısı yaptı.