Arda KIR/ÖZEL HABER

Türkiye’de derinleşen yoksulluk yurttaşın belini bükmeye devam ederken Antalya’da barınma krizi de büyüyor. Antalya’da kurulan Kiracılar Yardımlaşma Platformu yaptıkları birçok yürüyüş ve basın açıklamasına ek olarak barınma krizi ile ilgili adım atılmazsa Ankara’ya yürüyeceklerini açıklamıştı. Konuyla ilgili görüşülen Antalya milletvekilleri önceki dönemlerde yaptıkları açıklamaları belirterek, enflasyon artışını işaret etti. Kira fiyatlarını düşürmenin yolunun enflasyonun düşürülmesinden geçtiğini belirten milletvekilleri, yasa ile bu durumun çözülmesinin zor olduğunu aktardı.1-714

Antalya Kumköy'de Tasarruf Çıkmazı Antalya Kumköy'de Tasarruf Çıkmazı

“UZUN SOLUKLU OLACAK”

Barınma krizinim çözülmesine ilişkin iktidar ve muhalefet milletvekilleri, TOKİ ile anlaşılarak kolay ödeme yöntemine sahip daire yapması ile Antalya’daki ev fiyatları ve kira fiyatlarının önüne geçilmesi hedeflenmekteydi. AKP Antalya Milletvekili Mustafa Köse, TOKİ’nin deprem bölgesine öncelik verdiğini belirterek, bu konunun uzun soluklu olacağını dile getirdi. Memur, asgari ücretli, emekli ve öğrencinin barınma krizinin ortasında kaldığını dile getiren İYİ Parti Antalya Milletvekili Aykut Kaya ve CHP Antalya Milletvekili Aliye Coşar konuyu sıkça gündeme getireceklerini ifade etti.

mustafa köse-2 

“ANAYASA DEVLETE İZİN VERMEZ”

Kiracılar Dayanışma Platformu’nun açıklaması sorulan AKP Antalya Milletvekili Mustafa Köse, kira fiyat artışının toplumsal bir sorun olduğunu belirterek, “Sadece kiracılar açısından değil ev sahipleri açısından da problem. Büyük oranda kiracıların sorunu var ama ev sahiplerinin de sorunu olan bazı meseleler karşımıza çıkıyor. Pandemi sonrası Antalya özelinde, Ukrayna-Rusya savaşı sonrası oluşan serbest piyasa fiyatları çok yükseltti. Bu fiyatların yükselmesi sebebiyle hem kiracılar mağdur oldu hem de emsaller sebebiyle bazı kiralar çok düşük kaldı. Bundan dolayı da bazı ev sahipleri sıkıntıya düştü. Mesele tek taraflı değil karşılıklı. Her iki tarafında durumunu düzeltecek, düzenlemeler yapmak lazım ama yasal düzenlemeler ile meseleler çözülemeyebiliyor. Yasal düzenlemeler yaptık. Kira artışlarını sınırladık daha sonra tahliye taahhütnamesi ile karşılaşıldı. Devlet; bu bölgenin fiyatı budur diyerek kirayı sabitleme hakkına sahip değil. Anayasa buna izin vermez. On binlerce gayrimenkulün olduğu bir kentte kirayı sabitleme şansımız yok. Somut bir çözüm önerisi getiren olursa tabi ki değerlendiririz. İçin içinden çıkabilmek mümkün değil. Herkes kendi durumundan şikayet ediyor ama kimse herkesi tatmin edecek bir çözüm önerisi getiremiyor. Her şeyin fiyatının arttığı gibi gayrimenkulün de fiyatı artıyor. Demirin fiyatı, çimentonun fiyatı artınca binanın fiyatı, binanın fiyatı artınca da kiranın fiyatı artıyor. Enflasyon düşecek, fiyatlar sabit hale gelecek, pandeminin etkisi tamamen ortadan kalkacak bunun çözümü budur. Kanun ve yasal düzenleme ile bu konuyu çözmek pek mümkün değil” ifadelerini kullandı.

 

“DEPREM BÖLGESİ ELİMİZİ BAĞLIYOR”

Köse açıklamasının devamında, “Antalya’da konut arzını arttırma gibi bir planımız vardı ama deprem bölgesi elimizi kolumuzu bağlıyor. TOKİ üzerinden Antalya’da konut yapalım, konut sayısı artsın fiyatları makul düzeye getirelim gibi bir düşüncemiz vardı ama TOKİ’de de deprem bölgesindeki ihtiyaç öncelediği için biraz uzun soluklu olacak. Diğer partilerin çözüm önerileri varsa sadece kiracılar açısından değil toplumun tamamı açısından bu barışın sağlanması lazım. Büyük sıkıntıyı çeken kiracılar ama ev sahiplerinin de kendilerince haklı olduğu sebepleri var. Kiracıları korurken ev sahibinin hukukunu gözetecek bir yaklaşımla meseleye bakmak lazım. Bu tarzda gelen önerileri değerlendiririz. Yapılan düzenleme Anayasa’ya uygun olmak zorunda. Sözleşme hukukuna karışamıyoruz. Hukuk sisteminde böyle bir imkan yok. Kişiler arasındaki sözleşmeye devlet karışamaz. Bu ‘sözleşmelerin hepsi baştan yapılacak tahliye taahhütnameleri de geçersiz olacak’ denebilir. Belki böyle bir çözüm getirilebilir ama bu durum Anayasa Mahkemesi tarafından direk iptal edilecek bir düzenleme olur. Hali hazırda oluşan sorunları çözecek bir düzenleme kolay değil. Bu sorun birlikte yapması gereken bir iş. Diğer partiler ile ortaklaşa çalışma yapılması gereken bir konu. Hakikaten büyük bir yara” diyerek kısa vadede çözüme ulaşılmasının zor olduğunu belirtti.

aykut kaya

“VATANDAŞLIK PARA İLE SATILAMAZ”

Konuyla ilgili daha önceki konuşmalarında Antalya’daki barınma krizine dikkat çeken İYİ Parti Antalya Milletvekili Aykut Kaya, “Antalya barınma krizi ile karşı karşıya. Bugün memurların, düşük ve orta gelir gruplarındaki yurttaşların konut bulma, hayatlarını idame etmekte zorlandığı bir şehir haline dönüşmüş durumda. Antalya, yabancıya yönelik iyi bir iskan politikası uygulanmadığından dolayı ciddi anlamda Türk yurttaşların konut bulma krizini doğurmuştur. Yabancıya yönelik satışlarda ve kiralamalarda ivedilikle bir düzenlemeye gidilmesi gerektiğini savunuyoruz. Öncelikli olarak kendi vatandaşlarımızın refahı gözetilerek düzenleme yapılmalı ve yabancılara vatandaşlık verilmesinin yasaklanması gerektiğini savunuyoruz. Türk vatandaşlığı para ile satılamaz, Türk vatandaşlığının değeri de para ile satılamaz. Bu konuda girdi maliyetlerinin de enflasyondan dolayı konut fiyatlarının artması yönünde ciddi bir etkiye sahip olması gerektiğini belirtiyoruz. 2019 yılından beri inşaat maliyetleri arttı. Enflasyonla mücadelenin etkin şekilde sürdürülmesi gerekiyor. TOKİ’nin yerel yönetimlerle işbirliği yaparak arz,-talep dengelenmeli ve konut fiyatlarına yönelik bir önlem alınmalı. İYİ Parti olarak biz boş evlerden vergi alınması gerektiğini savunuyoruz. Önceliğimiz kendi vatandaşımızdır dolayısıyla barınama krizinin ivedilikle çözülmesini bekliyoruz” ifadelerini kullandı.

aliye coşar

“SOSYAL KONUT ÜRETİLMELİ”

CHP Milletvekili Aliye Coşar ise barınma krizi ile ilgili, “Antalya hem üniversite hem de kamu kurumlarının yoğun olduğu bir ildir. Ancak öğrenci ve memurlar, kira fiyatlarının yüksekliği ve konut arzının azlığı nedeniyle kiralık daire bulmakta güçlük çekiyor. Bazı öğrenci ve memurlar, kalabalık evlerde ya da eski ve bakımsız evlerde yaşamak zorunda kalıyor. Memurların tayin dönemindeyiz, birçok memur için ekonomik nedenlerle artık Antalya sürgün yerine döndü diyebiliriz. Birkaç yıl önce memurların tercih ettiği Muratpaşa’daki mahallelerde bugün kiralar bir memurun karşılayabileceği düzeyin çok üzerindedir. İnsani şartlarda oturulması mümkün bir konutta kalmak için en az 15 bin TL’yi gözden çıkartmak zorundadır. Saray yönetimi memurun maaşını kendi maaşları gibi yüksek sanıyor, Kiracının da ev sahibinin de mutlu olmadığı bu düzenin adı AKP’nin ekonomi politik dünyasıdır. Antalya ve ülkemizde konut krizinin çözümü kamu kaynaklarının itibara ve yandaşa değil, halka harcanması ile çözülür. Konut krizi için yapılması gerekenler bellidir; yeni arsa üretilip kooperatifçilik teşvik edilmeli, yabancıya konut satışı kısıtlaması getirilmeli, ev ve konut alımı yatırım aracı olmaktan çıkartılmalı ve en önemlisi TOKİ, yerel yönetimlerle birlikte zaman kaybetmeden dar gelirli ve orta gelirli vatandaşlarımız için ucuz ve ödeme kolaylığı olan yaşanabilir sosyal konut üretimi yapmalıdır, gerekirse bu konut inşaatları desteklenmelidir” diyerek Mustafa Köse’nin söylediği proje ile ilgili benzer önerileri sunmuştu.ANTALYA (3)

Editör: Esra Köksal Tarı