Demokratik kitle örgütleri ve meslek örgütlerinden oluşan Seçim Güvenliği Platformu üyesi Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu, Türk Tabipleri Birliği ve İnsan Hakları Derneği temsilcileri 28 Mayıs’ta yapılacak Cumhurbaşkanlığı ikinci tür seçimi öncesi seçmenlere çağrıda bulundu.
“SEÇİM GÜVENLİĞİNE GÖLGE DÜŞÜREN OLAYLAR, GÜVENSİZLİK ORTAYA ÇIKARDI”
Türk Tabipleri Birliği üyesi Deniz Erdoğdu, şunları kaydetti:
“21 yıl boyunca 15 seçim oldu. 2015’ten sonra yaşanan hileler, şikeler, seçim güvenliğine gölge düşüren olaylar, sonucu etkileyen olaylar toplumda bir güvensizlik ortaya çıkardı. İnsanlar öğrenilmiş bir çaresizlik içinde ‘sandığa gitsek ne olacak, değişen bir şey olmuyor, oylarımız çalınıyor’ diye kendilerini biraz bu süreçten çektiler. Biz de toplumun güvendiği meslek örgütleri olarak ‘hayır, vatandaşlarımız seçimi sever, katılım yüksek olur biz bunun teminatını veriyoruz, şeffaf adil bir seçim olacaktır, yeter ki siz oy kullanmaya gidin, attığınız oy sandıktan aynen çıkacaktır’ diye güven verdik. Bunun için de önlemler aldık.
“KİMSENİN BIRAKIP KÖYÜNE, YAZLIĞINA, VİLLASINA DÖNMEMESİ GEREKİYOR
Birinci tur yapıldı. Hiçbir aday yeterlilik elde edemedi. Türkiye siyasi tarihinde ilk kez 2. tur bir başkanlık seçimi yapılacak. Bu süreçte insanların yılgınlığa düşmemesi gerekiyor. Oy kullananın bir daha oy kullanması gerekiyor. Kimsenin bırakıp köyüne, yazlığına, villasına dönmemesi gerekiyor. Sanırım beklenti gençlerden çok yüksekti. Onlar tamamıyla gidip ilk oylarını Türkiye’nin değişimi dönüşümü için daha demokratik, ekonomisi düzgün, kadınlar, gençler için iş güvencesinin olduğu, yaşam hakkının olduğu, adaletin işlediği bir ülke için kullanmadılar. Eksikler var. Onları da teşvik etmek gerekiyor. Hiç sandık başına gitmeyenler var, geçersiz oylar var. Sandık kurulu üyeleri yerini bırakmadı, aynen devam ediyorlar. İhtiyaç olan sandıklarda görevliler bulundurulabilir. Müşahitler bulundurulabilir.
“UMUTSUZLUĞA KAPILACAK BİR ŞEY YOK, SIFIRDAN BİR SEÇİM VAR”
Bir dayanışma içinde toplumda bir aktivasyon görüyoruz, tekrar sorumluluk almaya başladılar. Birbirlerine umut olmaya, teşvik etmeye başladılar. Bu sevindirici. Eksikler kapatılacak. Müşahit eksiği olan iller ve sandıklar için oraya destek atılacak. Deprem bölgesine askıda bilet uygulaması var özellikle gençleri götürüp oy kullanıp döndürmek çok işlevsel. Bu tür hazırlıkların içindeyiz. İlişkide olduğumuz siyasi partilerle görüştük, kadın kollarıyla konuştuk. Yurttaşlarla birebir konuşmanın, meselenin ciddiyetinin anlatılmasının çok önemli olduğunu görüyoruz. Umutsuzluğa kapılacak bir şey yok. Sıfırdan bir seçim var. Takvim belli, hazırlıkla yapılmış, üzerine koyacağız. Toplumun rahat olmasını ve hakkı olan oyu bir seçmen olarak kullanmasını, sonucu beklemesini öneriyorum.”
“HALK KENDİ GELECEĞİNE SAHİP ÇIKSIN”
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu Genel Sekreteri Şenol Köksal, şunları söyledi:
“Bileşenlerimize çağrı yaptık. Halkımız kendi kullandığı oya sahip çıkmak için oy kullandığı oyun sayımı esnasında o seçim çevresinde bulunsun. Kullandığı oyun, kullandığı gibi çıkıp çıkmadığını kontrol etsin. Halk kendi geleceğine sahip çıksın demiştik. Seçim sonucunda yanlışlıkları, eksiklikleri gördükten sonra hem oy kullananın hem de sayım yapanın hatalarından kaynaklı her ne kadar ‘seçim sonuçlarını değiştirmiyor’ dense de bizim için bir oy bile çok kıymetli. O anlamda hatayı sıfıra indirgemekle ilgili deneyimli birikimli arkadaşlarımızın seçim çevresinde gönüllülük esasında bulunmaları konusunda telkinde bulunduk. Seçim Güvenliği Platformu bileşeni olan kurum ve kuruluşlardaki arkadaşlar ilgili sandık çevresinde mutlaka kendi arkadaşlarının bulunması konusunda telkinde bulunacaklar hem kendi oylarını kullanacaklar hem de seçimde nasıl oy kullanılacağı konusunda deneyimlerini aktaracaklar.
“KESK, SANDIKLARA SAHİP ÇIKMA KONUSUNDA İRADE KOYACAK”
Halkımızın mevcut oyunu kullandığı gibi hiç oy kullanmayanların da sandığa gitme konusunda geleceğimiz açısında bizden doğru bilgilenmeye ihtiyaçları var. Herkes kendi geleceğine sahip çıkmalı, gidip oyunu kullanmalı. Bu artık bir görev haline gelmiş olmalı. Seçim Güvenliği Platformu olarak tekrar çalışmalara başladık. Bileşenimiz olan kurumlara da çağrı yaptık. KESK de şubelerimizle toplantılar yaparak gerekli değerlendirmeyi yaptılar. Onların da gördüğü eksiklikler üzerinden aynı hatayı yapmamak temelinde, sandıklara sahip çıkmak konusunda bir irade koyacaklarını bize ifade ettiler. Bütün kamu emekçilerini emekten, demokrasiden, barıştan yana oy kullanmalarını, seçim süreçlerinde bulunmalarını, söylüyoruz, söylemeye devam edeceğiz. Dün de vardık, bugün de varız, yarın da var olacağız. Umudumuzu asla yitirmeyeceğiz.
“8 MİLYON SEÇMENİN SANDIĞA GELMESİ, İRADELERİNİN TAYİNİ BAKIMINDAN ÇOK ÖNEMLİ”
İnsan Hakları Derneği Genel Sekreteri Hüseyin Balaban ise şöyle konuştu:
“İnsan Hakları Derneği ve bağımsız seçim gözlemciliği bakımından seçim izlemesi yaptık. Bu seçimlerde Eşit Haklar Derneği’yle birlikte 450 civarında isimle İnsan Hakları Derneği’nin şubelerinin bulunduğu illerde seçim gözlemi yaptık. Geçmiş seçimlere göre sahada çok şiddet olaylarına tanık olmadık. Ancak seçim ve sandık güvenliği konusunda ciddi sorunların olduğu kamuoyunu zaten yansıdı. 8 milyon civarında seçmenin sandığa gitmediği yönünde bir bilgi var. 2. turda da bağımsız seçim gözlemciliği görevini yürütmeye çalışacağız. Seçmenlerin sandığa gelmesi, sandıkta oylarını kullanması, demokratik anlamda iradelerinin tayini bakımından çok önemli... Bütün seçmenlerin 2. turda sandığa gitmelerini tavsiye ederiz. Demokratik hayatın en önemli süreçlerinden bir tanesi de oy kullanmak ve sizleri yönetecek insanları seçmek, bu seçim süreçlerine katılmak olduğunu biliyoruz. Biz yine 450 arkadaşımızla sahadaki bu gözlemi devam ettireceğiz. Yeni arkadaşlarımızla da sahada bulunmaya çalışacağız.”
ANKA