Çevre Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Uğur Burhan Yıldırım, 5 yıldızlı bir tesiste günde ortalama kişi başı 650 litre ile 1000 litre arasında su tüketme ihtiyacı olduğunu hatırlatarak, “Bu rakam 500 bin yatak ile çarpıldığında ne kadar ciddi rakamlar olduğu ortaya çıkıyor. Her sezon bir Korkuteli barajı kadar su kaynağını turizm sektöründe kullanıyoruz” dedi.
TMMOB Çevre Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı
Uğur Burhan Yıldırım, 22 Mart Dünya Su Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada
ciddi uyarılarda bulundu. Suyun yılın bir günü hatırlanarak üzerinde hassasiyetle
durulacak bir meta olmadığını kaydeden Yıldırım, “Su, her kullandığımızda
aklımıza gelmesi gereken, yönetilmesi zorunlu, lüks ancak bir o kadarda
hepimizin kolaylıkla erişebileceği gereken kıt bir kaynaktır. Su hayattır, su
sağlıktır, su tarımdır, su turizmdir. Suya erişim insan hakkıdır, bu hak ancak suyun
doğru bir şekilde yönetimi ile mümkündür. Bugün milyonlarca insan su
kaynaklarından yararlanamamakta ve susuzluktan ölmektedir. Buna rağmen her
geçen gün artan çevre sorunları su kaynaklarını kirletmekte; hızlı nüfus
artışı, sanayileşme, vahşi sulama teknikleri, yer altı sularımızın bilinçsiz
kullanımı ve küresel ısınma gibi nedenlerle su miktarı azalmakta ve azalan
kaynakların paylaşımında eşit ve adil olmayan büyük sorunlar yaşanmaktadır”
dedi.
SU ZENGİNİ
DEĞİLİZ!
Ülkemizin sanıldığı gibi su zengini olmadığını
iddia eden Yıldırım, “Şu an için su fakiri olmasak da su stresi yaşayan bir
konumda yer almaktayız. Bütüncül bir su politikası ve suyun yönetimiyle ilgili
temel ilke ve yöntemler olmadığından bu durum ülkemiz açısından ciddi bir
tehlike oluşturmaktadır. İlimizde de su kaynaklarımızın dengeli kullanımı
konusunda başarılı olduğumuz söylenemez. Antalya`da bilindiği üzere yer altı su
kaynakları kullanılmaktadır. Küresel ısınmaya bağlı olarak, ülkemizde ve
ilimizde azalan yağış miktarları, kaçak ve kontrolsüz olarak yapılan sondajlar,
en önemli olarak da yeraltı suyu kaynaklarının beslenememesine sebebiyet veren
büyük projeler her geçen gün ilimiz temiz su kaynaklarının yok olmasına neden
olmaktadır” diye konuştu.
GÜNDE 1000
LİTRE SU TÜKETİMİ
Antalya’nın lokomotif sektörlerinden birisinin de
turizm olduğunu kaydeden Yıldırım, şöyle konuştu: “Turistik işletmelerde
turizmin sürekliliği için su vazgeçilmez bir kaynaktır. 5 yıldızlı bir tesiste
ortalama günde kişi başı 650 litre ile 1000 litre arasında su tüketme ihtiyacı
olduğunu düşünülerse ve bu rakam 500 bin yatak ile çarpıldığında ne kadar ciddi
rakamlar olduğu ortaya çıkıyor. Yapılan
bir araştırmaya göre, her sezon bir Korkuteli barajı kadar su kaynağını turizm
vesilesiyle kullanıldığı ortaya çıktı. Dolayısıyla biz bu kaynağın
sürekliliğini sağlamak durumundayız. Antalya’mızda bir otel hayal edin ki,
mimari yapısı, iç mekan konforu, yiyecek çeşitliliği ve birçok konuda dünyada
ses getirmiş olsun, ama gelin görün ki bu otelin musluklarından temiz su
akmıyor, misafir tekstilleri, çarşafı ve havlusu temiz su ile yıkanamıyor,
bahçe peyzajı sulanamıyor, havuzları ve denizi hijyenik koşullarda
kullanılamıyor. Hadi şimdi turizm yapalım, misafirlerimizi ağırlayalım, ülkemizi
ve Antalya’mızı uluslararası arenada gönül rahatlığı ile pazarlayalım. Böyle
kötü bir senaryoda, sadece su kaynağının kıtlığı ile bile sektörümüzün
uluslararası arenada rekabet etmesi mümkün değildir.”
SU
POLİTİKALARI DEĞİŞMELİ
“Hal böyle iken Dünya Su Günü olarak kabul edilen
bu günün kutlanacak bir gün değil üzerinde dikkatle durulması gereken önemli
bir gün olduğunu düşünüyoruz. Su yılın bir gün hatırlanarak üzerinde hassasiyet
oluşturulacak bir kaynak değil, yönetilmesi zorunlu lüks bir ihtiyaçtır. Bu kapsamda;
çevre mühendisliğinin ana konularından olan ‘su kirliliği kontrolü ve
yönetiminde’ sorumlu ve yetkili meslek disiplinini oluşturan çevre
mühendisliğinden de istifade edilerek su kirliliğinin kontrolü, su tüketiminin
kaynakta azaltılması, tekrar kullanımı, geri dönüşümü ve geri kazanımı
uygulamalarının üzerinde durulmalı, su yönetiminde yenilikçi yaklaşımlar
dikkate alınmalı, ilimiz ölçeğinde ve ülke genelinde su politikalarının
geliştirilmesi sağlanmalıdır.” Kubilay
ELDEMİRCİ