ARDA KIR
İdare ve Gözlem Kurulları tarafından 2021’den bu yana 313 tutuklunun tahliyesinin engellendiğini açıklayan İHD, Anayasa’ya aykırı olan yönetmeliğin yürütmesinin durdurulmasını talep etti. Basın açıklaması konuşmasını yapan İHD Antalya Şube Eş başkanı Ebedin Altınkaynak “İHD olarak tespit edebildiğimiz kadarıyla ilgili yönetmeliğin uygulanmaya başlandığı 2021 yılının başından bu yana en az 313 mahpusun tahliyesi birden fazla kez 6’şar ay veya 3’er aylık periyotlarla engellenmiş, hatta bu mahpus grubunu içerisinde bulunan bazı mahpusların tahliyeleri engellenmeye devam edilmektedir. Yine tespit edebildiğimiz kadarıyla bu mahpuslardan 48’i bir veya birkaç kez infaz uzatma kararı akabinde tahliye edilmiştir” dedi. “Mahpusların Tahliyelerini Engelleyen İdare ve Gözlem Kurulları İptal Edilsin” sloganıyla eş zamanlı basın açıklaması yapan İHD, Antalya’daki şubesinde basın mensuplarıyla bir araya geldi.
“İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİNE AYKIRI”
Basın açıklamasını okuyan İHD Antalya Şube Eş Başkanı Ebedin Altınkaynak, derneklerine İdare ve Gözlem Kurulu kararlarıyla tahliyeleri engellenen mahpuslar, avukatları ve aileleri tarafından çok yoğun başvurular yaptığını belirtti. Ebedin Altınkaynak “2021 yılı başında uygulanmaya başlanan yönetmelikle oluşturulan bu kurullar hem Anayasaya hem de Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırıdır” dedi. Altınkaynak, İHD Genel Merkezi olarak, 12 Aralık 2020 tarihinde Danıştay’a “Gözlem ve Sınıflandırma Merkezleri ile Hükümlülerin Değerlendirmesine Dair Yönetmelik” hakkında yürütmenin durdurulması talebiyle açmış oldukları iptal davasında mahkeme tarafından henüz bir karar verilmediğini kamuoyu ile paylaştı.
“2 YILDA 313 TAHLİYE ENGELLENDİ”
İHD olarak tespit ettikleri tahliye engellerinin 2 yılda 313 olduğunu belirten AltınKaynak “2021 yılının başından bu yana en az 313 mahpusun tahliyesi birden fazla kez 6’şar ay veya 3’er aylık periyotlarla engellenmiş, hatta bu mahpus grubunu içerisinde bulunan bazı mahpusların tahliyeleri engellenmeye devam edilmektedir. Yine tespit edebildiğimiz kadarıyla bu mahpuslardan 48’i bir veya birkaç kez infaz uzatma kararı akabinde tahliye edilmiştir. Yine tahliyesi engellenen mahpusların 88’inin hasta mahpus listemizde olduğunu 42’sinin ise ağır hasta mahpus statüsünde olduğunu vurgulamak isteriz” şeklinde verileri paylaştı.
“HAYRETTİN YILMAZ BU NEDENLE HAYATINI KAYBETTİ”
Tahliyesi engellenmiş en az 313 tutuklunun durumuna vurgu yapan Altınkaynak, “Yönetmeliğin uygulanmaya başladığı yıl ilk şartlı tahliye engellenen ağır hasta mahpuslardan olan Hayrettin Yılmaz ne yazık ki hastalıklarından kaynaklı olarak hapishanede yaşamını kaybetmiştir” dedi.
“TAHLİYELER KEYFİ KARARA BIRAKILMIŞ”
Tahliyelerin, hapishanelerin keyfi kararlarına bırakılmış durumunda olduğunu belirten Altınkaynak, “Bu yönetmelik doğrultusunda kurulan kurullar, kendilerini mahkeme yerine koyarak mahpuslar hakkında iyi halli olup olmadıklarına dair değerlendirmede bulunmakta. İçlerinde yalnızca hapishane savcısı dışında hukukçu kimsenin olmadığı bu kurullar hukuki değildir. Çoğu mahpus hakkında tahliye tarihlerine kadar “iyi halli” iken tahliye tarihinden hemen önce yapılan değerlendirmede “iyi halli değildir” şeklinde karar verilerek, kişi özgürlüğü ve güvenliğini doğrudan etkileyen “iyi halli” kavramı bu haliyle hapishane yetkililerinin keyfi kararlarına bırakılmış durumdadır” dedi.
“EKONOMİK FAYDA ŞÜPHESİ”
Altınkaynak "İdare ve Gözlem Kurullarında görev alanlara yönetmelik gereği her toplantıda 'huzur hakkı' ödendiği için, yönetmelik değişikliğiyle beraber özellikle siyasi mahpusların tahliyelerinin aylarca hatta yıllarca önlenmesinin nedenlerinden birinin de 'ekonomik fayda' olduğu şüphesi uyandırmaktadır" diye konuştu.
“TÜRLÜ GEREKÇELERLE TAHLİYELERİN ÖNÜNE GEÇİLİYOR”
İdare ve Gözlem kurulları mahpusların iyi halli olup olmadığına karar verirken soyut ve sübjektif yorumlarda bulunmakta, siyasi mahpuslardan da pişman olduklarına dair beyan istendiğini ifade eden Altınkaynak, “Bu kararlardan kaynaklı olarak yüzlerce politik mahpus denetimli serbestlik ve koşullu salıverilme haklarından mahrum bırakılmaktadır. Elektik ve suyu tasarruflu kullanıp kullanmamak, kütüphaneden kitap almamak, psikoloğa çıkmamak gibi hukuken geçersiz ve soyut gerekçeler öne sürülerek mahpusların tahliyelerine engel olunmaktadır” dedi.
“MAHPUSLAR BİR AN ÖNCE TAHLİYE EDİLMELİ”
Mahpus haklarının kullanımına İdare ve Gözlem kurullarının karar verdiğini ve genel olarak tüm hakların çeşitli biçimlerde engellendiğini söyleyen Altınkaynak “Bu kurullar hukuk dışına çıkarak, mahpusların koşullu salıverilme ve denetimli serbestlik haklarını engelleyerek ikinci bir cezalandırma yoluna gitmektedir. Mahpusların tahliyelerinin engellenmesi, umut hakkını ortadan kaldırmakta ve hem mahpusları hem de ailelerini olumsuz etkilemektedir. İnsan Hakları Derneği olarak mahpusların özgürlüğünü engelleyen İdare ve Gözlem Kurullarının iptal edilmesini, tahliye şartları oluşan mahpusların bir an önce tahliye edilmesini talep ediyoruz” diyerek sözlerini noktaladı.