Antalya’nın Akseki ve İbradı ilçelerindeki bal üreticileri, yeni sezon hazırlıklarına hızla başladı. Arıların yaşam alanı olan kovanlar kontrol edilirken, bazıları yenilendi.
Arılar ve Kovanlar Kontrol Ediliyor
Her bir kovanın içindeki arılar ayrı ayrı kontrol ediliyor. Hazırlıklarını tamamlamaya çalışan arıcılar, kovanlarını yenileme ve katlama işlemlerini gerçekleştiriyor.
Yayla Sezonuna Güçlü Bir Koloni ile Giriş
Yayla sezonuna güçlü bir koloni ile girmek ve bal üretmek için son hazırlıklarını yapan arıcılar, arıların koloni içerisinde belirli bir sayıya ulaşmasının ardından Mayıs ayının sonlarında yaylaya çıkarılıyor.
Yaylada Bal Hasadı
Yaylada, her yılın mevsimine ve iklim değişikliklerine göre yağmur, rüzgar veya kurak geçmesine bağlı olarak oluşan ballar, Ağustos ayının ortasında hasat ediliyor. Hasadın ardından milyonlarca arı, yine Akseki bölgesindeki sıcak bölgelere geri getiriliyor.
“40 Yıllık Arıcı” Muzaffer Arıcı
Yaklaşık 40 yıldır arıcılık ile uğraşan Muzaffer Arıcı (59), arıların kış sonrası ilkbahar bakımlarını yaparak sezona hazırlandıklarını söyledi. Verimli bir sezon için bakımlarına önemine değinen Arıcı, “Bu bakımlarda arılarımızdaki fazla çerçeveleri sıkıştırıyoruz, eksik balları varsa takviye yapıyoruz. Arılarımız ne kadar sıkışık olursa o kadar iyi yavru atıyorlar. Bahar başlangıçlarında polen de daha iyi geliyor. İnşallah bu sezon tüm arıcılar açısından bereketli bir yıl olur” dedi.
“6’ıncı Kuşak” Arıcı
Arılarını yaz ayında bin 860 metre rakımlı Çimi Yaylası’na çıkardıklarını anlatan Arıca, “Arıcılık benim baba mesleğimdir. Yaklaşık 40 yıldır arıcılık yapıyorum. Arıcılık bize 5-6 kuşaktan beri dedelerimizden atalarımızdan kalan bir meslek. Bizden sonraki nesilsin bu işe devam edip etmeyeceğini bilmiyoruz. Fakat arıcılık bizim genlerimizde vardır. Ömrümüz el verdiği müddetçe arıcılık yapmaya devam edeceğim. Arıcılık olmazsa bizde yaşam olmaz” dedi.
“Mayıs Sonunda Yaylaya Çıkarırız”
Amaçlarının yayla sezonuna güçlü bir koloni ile girmek ve bal üretmek olduğunu dikkat çeken Arıcı, “Arılarımızı Çimi Yaylasına çıkardığımız zaman bir kolonide 40 bin ile 80 bin civarında arı sayısına ulaştırmalıyız ki bize bal verebilsin. Daha düşük kolonilerle yaylaya gittiğimiz zaman bu arılar bizim için verimli olmuyor. Onun için ilkbaharda biraz daha besliyoruz. Biraz daha onun sıcak durmasına veya nektarın bol olduğu yerlere götürüyoruz. Arıların koloni içerisinde belirli bir sayıya ulaşmasının ardından 25 Mayıs’tan sonra yaylaya çıkarıyoruz. Yaylada da her yılın mevsimine göre, iklim değişikliklerine göre yağmur, rüzgar veya kurak geçmesine bağlı olarak bal miktarı oluşur. Hasadı da Ağustos ayının 15-20’ si gibi yaparız. Hasattan sonra yine Akseki bölgesinde sıcak bölgelere getiririz” ifadelerini kullandı.
“200 Arı Kovanım Var”
200 civarında arı kovanının olduğunu söyleyen Arıca, “Çimi Yaylası balının ayrı bir değeri vardır. Bir markadır. Bizim Çimi Yaylası’nın balı kovanda iken sipariş alırız. Ancak ürettiğimiz ballar siparişleri karşılar. Daha Çimi Yaylası balını tezgaha çıkarıp ta satan olmaz” dedi.
“Arıcılık Bir Şanstır”
Arıcılık mesleğinin bir şans olduğunu anlatan Arıca, “Her sezon bal hasadı aynı olmaz. Her sezon istediğin balı alamazsın. Arıcılık gerçekten bir şans işidir. Bakmışsın o sezon havanın rüzgar, kurak geçmesi bal üretimini etkiler. Geçen yıl normal bir sezon yaşadık. Kovan başına 4-5 kilo gibi hasat yaptık. İsteriz ki kovanlarımız dolsun. Havanın kurak geçmesi, yağmurlu geçmesi. Rüzgar olması, çiçeklerin nektar zamanı ölmesi, kuruması bizim için iyi olmayabilir. Yani tamamen bir şanstır” diye konuştu.
“Arıcılık Zor Ama Zevkli Meslek”
İbradı’nın Ürünlü mahallesinde yaklaşık 30 yıldır arıcılık ile uğraşan Mesut Şanlı, ilkbahar bakımları yaparak sezona hazırlandıklarını söyledi. Verimli bir sezon için bakımlarına önemine değinen Şanlı, “Bu bakımlarda arılarımızdaki fazla çerçeveleri sıkıştırıyoruz, eksik balları varsa takviye yapıyoruz. Arılarımız ne kadar sıkışık olursa o kadar iyi yavru atıyorlar. Bahar başlangıçlarında polen de