Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Mühendislik Fakültesi Dekanı ve ÇOMÜ Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Tolga Bekler, Çanakkale'nin Biga ilçesinde 4 Şubat'tan bu yana yaşanan 150'ye yakın mikro depremin ardından, bölgede oluşan küçük depremlerin yeni bir fayın ortaya çıkmasına işaret edebileceğini belirtti.
Artan Deprem Hareketliliği
Prof. Dr. Bekler, bölgede meydana gelen deprem hareketliliğini değerlendirirken, Anadolu'nun tektonik yapısına ve fay zonlarına vurgu yaptı. Yoğunlaşmanın yerel gerilmelerin artmasıyla ilgili olduğunu ifade etti ve 'Bu tür yoğunlukları görmek bizim için normal' dedi.
Beklenen Anadolu Depremleri
Ayrıca, Bekler, Biga'daki deprem hareketliliğinin Marmara Depremi'ne etkisi konusuna da değindi. İstanbul yerine artık beklenen Anadolu depremleri üzerinde düşünülmesi gerektiğini belirterek, 'Çünkü çok küçük bir hareketlilik. Farklı sebeplerden kaynaklanabiliyor' şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Tolga Bekler şunları söyledi:
'Bu tür yoğunlukları görmek bizim için normal. Çok fazla bir deprem olduğunu söyleyemeyiz ancak yaklaşık 4 Şubat’tan bu yana 150’ye yakın mikro deprem diye tabir ettiğimiz küçük depremlerin bu bölgenin gerilme ortamına bağlı olarak oluştuğunu görüyoruz. Bu herhangi halk arasındaki tabiriyle büyük bir depremin ya da farklı bir yer hareketliliğinin öncüsü ya da belirteci olduğunu söylememiz mümkün değil. Kaldı ki o bölgede bölgenin aktif faylarına yakın ya da bu depremleri üretecek bir fay görülmemekte. Zaman zaman bu gerilmelerin neticesinde bu küçük depremlerin oluşturduğu yeni bir fayın ortaya çıktığını söylemek söz konusu olabilir. Daha detaylı yer bilimleri çalışmasıyla ortaya çıkacak olan bir durum. Biz bunu Doğu Anadolu’da, Batı Anadolu’nun farklı bölgelerinde de görebiliyoruz. Biga zaten oldukça karmaşık bir bölge, yani Türkiye’deki tektonik yapılar içerisinde farklı tektonik rejimlerin geliştirdiği ciddi bir gerilme alanları oluşturan karmaşık bir bölge. Dolayısıyla bunu herhangi bir yere olumsuz anlamda çevirmenin doğru olduğunu düşünmüyorum. Vatandaşımızda, yönetimlerde hep Marmara’ya, İstanbul’a yönelik olarak sorular soruluyor ama ben artık bundan sonra İstanbul ya da Marmara depremi değil, beklenen Anadolu depremi olarak ya da Anadolu depremleri olarak düşünmek istiyorum. Bunu Maraş depreminde de gördük. Daha önce Van, İzmir depreminde gördük. Dolayısıyla bir depremin, bir başka depremle ilintisini ortaya çıkarabilecek fayların hareketliliğiyle doğrudan bir bağlantı söylememiz çok zor. Çünkü çok küçük bir hareketlilik. Farklı sebeplerden kaynaklanabiliyor. En önemli sebebi burada oldukça boyu kısa, geometrisi oldukça dar bir alanda gelişen bir faylanmanın ortaya çıkardığı küçük mikro depremler. Buradan İstanbul ya da Marmara’yla alakalı bir yükleme, bir gerilmenin olması söz konusu olduğunu zannetmiyorum' dedi.