Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü nedeniyle Akdeniz Üniversitesi Sosyal Tesisleri’nde basın mensupları ile bir araya geldi. Geçtiğimiz hafta yaşanan yağış nedeniyle ertelenen buluşmada Rektör Özkan, Akdeniz Üniversitesi’nde çalışan toplu sözleşmeli sağlık çalışanlarının yüzde 10’luk zam iddiasına, “Devlet bize ne sınır koyuyorsa o sınır içinde gerekeni yapabiliyoruz. Bütçemiz de belli” dedi.

TOGG, Yerli Malı Haftası'na Damga Vurdu TOGG, Yerli Malı Haftası'na Damga Vurdu

DSC_0393

Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’nde çalışan devlet memuru olmayan toplu sözleşme ile işe giren sağlık çalışanlarına yüzde 10’luk bir maaş zammı yapıldığı iddiası sorulan Rektör Özkan, “Devlet bize ne sınır koyuyorsa o sınır içinde gerekeni yapabiliyoruz. Bütçemiz de belli. Elbette herkesin maddi kaygıları vardır. Mümkün mertebe bunu en aza indirmek için elimizden geleni yapıyoruz” dedi. Genel Sekreter Ali Evren İmre ise konuyla ilgili olarak, “Toplu sözleşme kapsamında yapılıyor zamlar. Döner sermaye bütçesinden çalışan işçilerin, o kapsamdaki devletin belirlemiş olduğu kamu işçisine belirlenmiş zam oranı kadar yapılmış olması lazım. Detayını araştırırız” ifadelerini kullandı.

HEDEFTE SİYASET YOK

Şu an siyasi bir hedefi olmadığını belirten Rektör Prof. Dr. Özlenen Özkan, “Şu an programlara odaklandım. Şu an görevim Akdeniz Üniversitesi’ni iyi bir yere getirmek. Üniversiteyi, Antalya ile bütünleştirmek hedefim. Görevimin başındayım” dedi.

“ÜNİVERSİTE GÜVENLİ OLMALI”

Meltem kapısının kapalı olmasıyla ilgili soruya da cevap veren Rektör Özlenen Özkan, “Bu tamamen bilgim dahilinde. Üniversite misyonu trafiği rahatlatmak değil. Üniversite 20 yıl önce şehrin dışındaydı ama şu an şehrin içinde. Burada yabancı araçlarla ilgili çok ciddi sıkıntılar oldu. Scooter kazaları oldu. Buranın yeşil kampüs olması için karbon salınımının az olması lazım. Güvenli olması lazım. Ben şuyum ben buyum diye herkes zorluyor. Bu bağlamda radikal bir şey yapmak zorunda kaldım” diye konuştu.

DSC_0391

“AKADEMİSYEN OLMA KRİTERLERİNİ DEĞİŞTİRDİK”

Dünyada ilk bin üniversite arasında Türkiye’den çok az üniversite yer aldığını hatırlatan basın mensupları, Akdeniz Üniversitesi bu sıralamanın neresinde ve ne hedefleniyor sorusunu Rektör Özkan’a sordu. Rektör Özkan ise, “Çok kolay öğretim üyesi olunuyormuş, biz kriterleri değiştirdik. Eskiden bu durum böyle değildi ama bunu çok kolaylaştırdılar. Büyük bir savaşla, çok fazla eleştiri alarak herkese rağmen kriterleri yükselttim. İnsanlara çalış demek suçsa ben suçluyum. Sıralamada 80-100 üst sıraya çıktık. Türkiye genelinde kriterlerin yükselmesi lazım. YÖK’ün bir kriteri var, onlar düşürdüler. Umarım kriterler en yakın zamanda artar” dedi.

YABANCI ÖĞRETİM ÜYESİ ALINDI

“Rusya-Ukrayna savaşı sebebiyle Akdeniz Üniversitesi’ne gelen bilim insanları var mı” sorusuna, Rektör Özkan, “Türkoloji bölümüne bir tane öğretim üyesi aldık” cevabını verdi.

IMG_0797_1600x1067

“BARINMA SIKINTISI YOK”

Öğrencilerin barınma ve beslenme sorunu ile ilgili soruya Rektör Özkan, “Sorun yok. Yurtların doluluğu yüzde 80 civarında. Yurtlar bakanlığa ait olduğu için net bir bilgim yok. Herhangi bir sıkıntı yok bize ulaşan. Bir bilgi yok” dedi.

“ÜNİVERSİTE BARINAK GİBİ GÖRÜLÜYOR”

Kampüs içerisindeki köpek sorunu ile ilgili Rektör Özkan, “Benim 6 tane köpeğim var. İki tanesi evimde 4 tanesi başka bir yerde. Köpekler toplamak gibi bir durumumuz yok. Belediyelerden destek istedik. Ara gelip toplamaya çalışıyorlar ama hayvanseverler izin vermiyorlar. 200’e yakın köpeğimiz var. Hatta arabayla kampüse girip köpek bırakıp gidenler var. Bu sayıyı anlatmak mümkün değil. burayı barınak gibi görüyorlar. Evinde bakmaktan vazgeçiyor ve buraya bırakıyor. Yaptırdığımız teli kesmişler. Her ay 35 ısırık vakası geliyor” diye cevap verdi.

RAHİM NAKLİNE ÇOK BÜYÜK TALEP VAR

Rektör Özkan, “Rahim nakline çok büyük talep var. Bu kadar beklemiyordum ama bu talep sayısı karaciğer, böbreği geçecek öyle görünüyor. Çünkü çok fazla kadının ihtiyacı var. Biz sadece rahimi olmayan hanımlara değil bir şekilde sonradan rahmini kaybedenlere de bu ameliyatı yapacağız. Sadece kendi yumurtası olana biz bu ameliyatı yapabiliriz, çünkü bu ameliyatın amacı kendi çocuğunu taşıması. Hem Türkiye dışından hem de içinden çok ciddi bir talep var. Bu mevzuat bir an önce de gündeme gelirse bunu hızlıca belirlenen merkezler yapacaktır” dedi.

DSC_0381

TEKNİK ÖZKAN EKİBİNİN TEKNİĞİ

Basın mensuplarının Nobel sorusu ile ilgili de cevap veren Rektör Özkan, “Baktığınız zaman dünyada Nobel’i kimler almış. Böbrek nakli almış, karaciğer nakli almış, tüp bebek almış. Bu ameliyatta üreme fizyolojisinde bir çığır açtı. Sonuç olarak asla üreyemeyecek insana kendi bebeğine ulaşma şansı verdi. Bu tamamen Nobel için çok uygun bir aday, uzun zamandan beri kliniğe verilmemiş bir ödül. Kriterleri de şu aslına bakarsanız. İnsanlığa faydası olan, yaygın olan prosedürlere veriliyor. Tıp alanında Nobel ödülü de sadece ödül almışlar tarafından aday gösterilebiliyor. Bu ödülü İsveç akademisi veriyor zaten biliyorsunuz. İsveç’teki öğretim üyeleri eğer bunu önerirse aday olabiliyorlar. Yaygınlaşmış olması ve güvenilir olması gerekiyor. Rahim naklinde bütün dünyada kullanılan teknik tamamen Özkan ekibinin yaptığı teknik bu zaten literatürde de böyle. Bizden sonra İsveç yaptı, Amerika, Almanya, Hindistan, Brezilya, Çekoslovakya yaptı ve onların çocukları oldu. Eğer Nobel’e aday gösterilirse alacağını düşünüyorum ve bu kriterleri de sağladığını düşünüyorum” şeklinde konuştu.

NAKİLLER ARAŞTIRMA AŞAMASINDA

Hayvandan insana organ nakli konusunda sorulan soruya da cevap veren Rektör Özkan, “Daha çok başında dünyadaki araştırmalar bu nakillerin insana yapılması için. Yapılan kalp nakli ve böbrek nakli ölen bir bireye yapıldı. Böbreğin çalışıp çalışmadığına bakıldı ve çalıştığı görüldü. Aslında yaşayan bir insan değildi yapılan böbrek. Ama bu bir şeylerin ilk aşaması ve muhteşem bir aşaması. Bu anlamda çok dikkat çekici oldu. İlham verici oldu” dedi. Organ nakillerindeki en büyük sıkıntının organ nakli sonrasında kullanılan ilaçların ciddi yan etkilerinin olduğunu söyleyen Rektör Özkan, çalışmaların ilaçların yan etkisi olmadan organ nakillerinin nasıl yapılacağı ile ilgili araştırmalar olduğunu ve bu araştırmaların çok uzun soluklu projeler olduğunu sözlerine ekledi.

Arda KIR

Editör: Haber Merkezi II