Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Serap Uğur'un konuşmacı olarak katıldığı etkinlik, Prof. Dr. Şefik Yaşar Konferans Salonu'nda gerçekleştirildi. Seminere Eğitim Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Handan Deveci ve birçok katılımcı iştirak etti.
"Yapay zekâya ne kadar hükmedebilirsek varlığımızı o kadar sürdürebiliriz"
Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi Serap Uğur'un konuştuğu seminerin ana başlığı "Prompt Engineering ve Geleceği"ydi. Uğur, yapay zekanın geleceği üzerine değerlendirmelerde bulunarak, "Üniversitemizde 2002 yılından beri akademik çalışmalar yapıyorum. Öğrenme teknolojileri ve teknolojinin geleceği nasıl değiştireceğine yönelik konularda çalışmalar yürütüyordum. Bu konuların arasında yapay zekâya dair çalışmalarda vardı. Pandemiden önce 2035’i öngörüyorduk fakat pandemi sürecinde topladığımız veriler önümüzü çok açtı ve en geç 2029 da gerçekleşeceğini düşündüğümüz bir teknolojik tekillik süreci var. Bu sürece giderken en hızlı ivmeyi sağlayan gelişme yapay zekâ. Biz yapay zekâya ne kadar hükmedebilirsek varlığımızı o kadar sürdürebileceğiz diye düşünüyoruz" ifadelerini kullandı.
"Yapay zekanın temeli insan davranışlarıdır"
Eğitim Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi Serap Uğur, yapay zekânın gelişimi sırasında insan davranışlarından beslendiğine dikkat çekerek, "Yapay Zekaya Sufle Vermek" başlıklı seminerde şu sözlere yer verdi: “Yapay zekâya verdiğimiz her suflenin nasıl işleyeceğini de bilmemiz gerekiyor, doğru komutu vermek doğru yanıtı almanın en temel ve kesin yoludur."
Seminer, Dr. Öğr. Üyesi Serap Uğur’un uygulamalı örnekleri paylaşmasıyla devam etti. Seminerin sonunda Eğitim Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Handan Deveci, Dr. Öğr. Üyesi Serap Uğur’a teşekkür belgesi takdim etti.