İsrail'in Yemen'e Düzenlediği Hava Saldırısında 9 Kişi Öl*ü İsrail'in Yemen'e Düzenlediği Hava Saldırısında 9 Kişi Öl*ü

İsrail-Filistin sorunu, yüzyıllar süren köklü bir çatışmayı ifade ediyor. Ancak bu çatışmanın modern boyutları, 20. yüzyılın başlarından itibaren belirginleşti. 

Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerine dayanan kökenler, bölgedeki uluslararası dinamiklerle birleşerek bugünkü karmaşık yapıyı oluşturdu.

1799 ve Siyonizm Hareketinin Başlangıcı

1799 yılında Fransız General Napolyon Bonaparte, Osmanlı yönetimindeki Filistin'de bir Yahudi devleti kurulması önerisinde bulundu. Bu fikir, 19. yüzyılın sonlarına doğru Siyonizm hareketinin güçlenmesiyle somutlaşmaya başladı. 1879'da Basel’de yapılan Birinci Siyonizm Kongresi, Theodor Herzl’in "Der Judenstaat" adlı eserinden etkilenerek Filistin’de bir Yahudi vatanı kurma fikrini benimsedi. Siyonist göçmenlerin sayısının artması, bölgede yaşayan Arap topluluklarıyla gerilimi artırdı.

Birinci Dünya Savaşı ve Balfour Deklarasyonu

Birinci Dünya Savaşı sırasında İngiltere’nin Arap güçlerinin desteğiyle Osmanlı hakimiyetine son vermesiyle birlikte Filistin’in yönetimi değişti. 1917'de yayımlanan Balfour Deklarasyonu, Filistin’de bir Yahudi vatanı kurulacağını belirtti. Bu deklarasyon, bölgedeki uluslararası anlaşmazlıkların temelini oluşturdu. İngiltere’nin Filistin’i manda yönetimine alması, bu süreci daha da karmaşık hale getirdi.

1929 ve 1936 Çatışmaları

1929 ve 1936 yıllarında yaşanan kanlı çatışmalar, Siyonist göçmenlerin bölgedeki etkisinin artmasıyla Arap topluluklarının tepkilerini şiddetlendirdi. İngiltere’nin önerdiği ve BM tarafından onaylanan 1947 tarihli paylaşım planı, Filistin’i iki devlet arasında bölmeyi öngörüyordu. Ancak Arap temsilcilerinin reddettiği bu plan, çatışmaları daha da derinleştirdi.

İsrail'in Kuruluşu ve İlk Şiddet Olayları

14 Mayıs 1948’de İsrail Devleti’nin kurulmasıyla bölgede büyük bir değişim yaşandı. Bu karar, İngiltere’nin bölgeden çekilmesinin ardından yürürlüğe girdi. Filistinliler, bu günü “El Nakba” yani “Felaket” olarak anıyor. İsrail’in kuruluşu, Arap devletleri arasında rekabete yol açtı ve Filistinlilerin rolü bu dönemde sınırlı kaldı.

1967 ve 1973 Savaşları

5 Haziran 1967’de başlayan Altı Gün Savaşı’nda İsrail, Mısır’dan Gazze ve Sina Yarımadası’nı, Suriye’den ise Golan Tepeleri’ni aldı. Ürdün’ün Batı Şeria ve Doğu Kudüs’ten çekilmesiyle İsrail, topraklarını iki katına çıkardı. 1973 Yom Kippur Savaşı’nda ise Mısır ve Suriye, İsrail’e saldırdı. Başlangıçta ilerleme kaydeden Mısır ve Suriye, İsrail’in karşı saldırılarıyla geri çekilmek zorunda kaldı.

Oslo Barış Süreci ve Filistin Yönetimi

1993 yılında Oslo Barış Süreci, İsrail ve Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) arasında barış görüşmelerinin başlangıcını müjdeledi. Norveç’in girişimiyle yapılan gizli müzakereler, 13 Eylül 1993’te Washington’da imzalanan İlkeler Deklarasyonu ile sonuçlandı. 1994’te Filistin Yönetimi kuruldu, ancak süreçteki zorluklar barış sürecinin ilerlemesini engelledi.

2000 ve Sonrası: İkinci İntifada ve Çatışmalar

28 Eylül 2000’de Ariel Şaron’un Mescid-i Aksa’ya yaptığı ziyaret, El Aksa İntifadası’na yol açtı. Barış görüşmeleri sonuçsuz kaldı ve intihar saldırıları arttı. 2002-2003 yıllarında İsrail, Batı Şeria’nın büyük bir kısmını yeniden işgal etti. Bu dönemdeki operasyonlar, uluslararası tepkilere yol açtı.

2008-2009: Dökme Kurşun Operasyonu

İsrail’in Gazze’ye düzenlediği "Dökme Kurşun Operasyonu", 22 gün süren bir çatışmaya neden oldu. Operasyon sırasında 1.417 kişinin hayatını kaybetmesi ve 4.580 kişinin yaralanması, Filistinli militanların roket saldırılarını durdurmayı amaçlıyordu.

Kaynak: Haber Merkezi