Toros Dağları’nın
zirvesindeki obruk, yöre halkı tarafından yiyeceklerin saklandığı doğal ‘soğuk
hava deposu’ gibi kullanılıyor. Soğutucuların, buzdolaplarının bulunmadığı
yıllarda, kavurucu yaz sıcaklarında yiyecek saklanan içi kar dolu obruklar,
yaylaya çıkan Yörükler tarafından kullanılmaya devam ediyor.
KIŞIN BİRİKEN KAR
YAZIN ERİMİYOR
Akseki’nin bin 900
metre rakımlı Çimi Yaylası Kuyu mevkiinde bulunan kar obruğuna ulaşmak için
daha önce sarp kayalardan zorla inilirken, hayırsever bir vatandaş tarafından
yaptırılan 150 basamak merdiven ile ulaşım kolaylaştı. Dışarıda 30-35 dereceyi
bulan sıcaklık karla dolu obruğun içerisinde eksilere düşüyor. Yörükler ise
karı, kazma ve kesici aletler ile keserek çuval ve kovalarla obruktan
çıkarıyor. Obrukta kış boyunca biriken kar, yaz aylarında da erimezken, yiyeceklerin saklandığı doğal buzdolabı
olarak kullanılmaya devam ediyor.
“SOĞUK HAVA DEPOSU”
Her yıl Manavgat
ilçesinden gelip Çimi Yaylası'na çıkan 71 yaşındaki Hasan Arıcı, yaylaya gelen
vatandaşların obruğu yaz aylarında “soğuk hava deposu” gibi kullandığını,
hayvanlardan elde edilen peynir, yağ, çökelek ve yoğurt gibi ürünlerini burada
saklandığını anlattı. Obrukta eski ile
yeni karın birbirine karıştığını ve hiçbir zaman bitmediğini dile getiren Arıcı,
"Burada sıcaklık sıfırın altındadır. Büyükşehirlerde insanlar elektrikli
soğuk hava depolarında yiyeceklerini içeceklerini saklarlarken, Toros
Dağlarında Çimi Yaylası'nda yazın 80 hanede yaşayan insanlarımız ise peynir,
yoğurt, çökelek, hatta etlerini obrukta saklar. Yani soğuk hava deposu gibidir.
Çocukluğumdan beri buraya çıkarız. Ekim
ayı sonlarına, kasım ayı başlarında Manavgat ilçesine döneriz. Peynirimizi,
yağımızı bu obrukta saklarız. Zaten başka çaremiz yok. Aynı zamanda yayladaki evimizde elektrik ve buzdolabı
olmadığı için buradan kar götürüp soğutarak içeriz. Yine pekmez ve bal ile karı
karıştırıp kar aşı yapar yeriz” dedi.
10 METRE CİVARINDA
KAR VAR
Obrukta bulunan
karın hiç erimediğini söyleyen Arıcı, “Burada kar kolay kolay tükenmez. Bu yıl
kar çok yağdığı için şu an yaklaşık 10 metre civarında daha kar var. Biz
buradan karı kazmalar ve kesici aletlerle kesiyoruz. Poşetlerde, çuvallarda
veya saklama kaplarına alıp Akseki, Manavgat ve köylerinde mevlitlerde ve
düğünlerde şenliklerde kullanılmak üzere götürüp vatandaşlara ikram
ediyoruz. Burası eksi derecede. 80
basamak yukarı merdivenleri çıkınca ise 35 derece sıcaklığa çıkıyorsun. Burası
bu kadar farklı insanlara sunulmuş bir yer.
“KAR AŞI” TATLISI YAPILIYOR
Yaz aylarında eşi
ile Çimi Yaylasına çıkan Ayşe Arıcı, "Obruktan aldığımız kar ile sadece
sularımızın soğutulmasında değil, kar aşı da yapıyoruz. Buna şehirlerde karlama
derler. Biz buna kar aşı diyoruz. Kar ile pekmezi karıştırınca mükemmel bir
lezzet çıkıyor. Biz sürekli bunu yapıyoruz. Yaylaya misafirlerimiz gelince
hemen kar obruğundan kar getirir pekmez ile karıştırır kendilerine ikram
ederiz” ifadelerine yer verdi. İHA