Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Döşemealtı İlçe Örgütü Danışma Kurulu Toplantısı, 26 Aralık Perşembe günü gerçekleştirildi.
Döşemealtı Belediye Başkanı Menderes Dal, CHP Antalya İl Başkanı Nail Kamacı ve CHP Döşemealtı İlçe Başkanı Veli Çot ve çok sayıda partilinin katıldığı toplantıda CHP Döşemealtı Eğitim Komisyonu Başkanı Suna Ülger, göç sorunu ve insan hakları sunumu yaptı.
Suna Ülger’den Çarpıcı Tespitler
Suna Ülger, toplantı yaptığı sunumda, göç sorununu insan haklarıyla bağlantılı bir şekilde ele alarak şu ifadeleri kullandı:
"Hiçbir insan yurdunda evinde mutlu mesut yaşarken geçmiş anılarını evini birikimlerini vatanını bırakıp bir başka ülkeye sığınmayı mecbur olmadıkça tabii ki istemez. Maalesef son 30 yıl içinde önce Afganistan arkasından Irak Bulgaristan Makedonya bölgesi ve en sonunda komşumuz olan Suriye'den mecbur kalıp ülkemize gelmek zorunda kalan göçmen veya mültecilerle ve onların sorunları ile karşı karşıya bulunmaktayız.
öncelikle çoğunuzun bileceği üzere iltica etmekle mülteci geçici göçmen konumunda olmak birbirinden farklıdır bunu kısaca açıklamak isterim iltica etmek bulunmuş olduğu ülkede hayatını sürdürme konusunda büyük şüpheler olan kesinleşmiş idam kararı olan veyahut da yaşamını sürdürme imkanı bulamayacak kişilerin geçerli mazeretlerini iltica etmek istediği ülkeye sunarak kabul gördükten sonra o ülkenin vatandaşı olma koşuluyla kendi ülkesinin vatandaşlığından çıkarak kabul göreceği ülkeye sığınan kişi demektir.
Mülteci veya geçici göçmen konumunda olan kişiler ise ülkelerinde sağlıklı yaşama ve çalışma imkanları rafa kalkmış olan hayatlarından endişe duyan kişilerin komşu ülkelere veya başka ülkelere geçici olarak gitmeleri söz konusu olan kesim için kullanmaktayız.Biz de şu anda bir hesaba göre tam net olmamakla beraber 10 milyona yakın belli bir hesaba göre devlet kurumlarının vermiş olduğu hesaba göre 4-5 milyon civarı bu pozisyonda geçici misafirlerimizin olduğunu bilmekteyiz öncelikle ilk sorun bakın bu sayıların bile tam birbiriyle tutarlı olmamasıdır. İnsan hakları ve evrensel beyannamesinde insanın yaşaması esastır ve yaşatılması dolayısıyla yaşaması ve yaşatılması amacıyla ülkemize gelmiş olan dağınık bu göçmenlerin önce sağlıklı bir şekilde kayıt altına alınması gerekirdi. Bu maalesef düzenli bir şekilde yapılamadı.
Ben burada öncelikle ülkemizde bulunan Suriyelilerden bahsetmek istiyorum başta genel başkanımız olmak üzere tüm CHP'lilerin ortak görüş ü şudur ki şu anda Suriye'de bu göçmenlerin büyük bir çoğunluğunun geldiği ülkede şu anda bir istikrar sağlanmış buraya geliş sebepleri olan demokrasiyi inşa edememiş olan beşer Esad'ın ülkeyi terk etmesiyle beraber daha rahat ve daha huzurlu yaşanabilecek bir ülke haline gelmiş olabileceği düşünülmekle geri dönüşlerinin de sağlıklı bir şekilde yapılması gerektiği kanaatindeyim.
Ama asıl şu anda değinmek istediğim konu Kısmet olursa inşallah 2026 yılında yapılacak olan bir erken seçimde iktidar olacağımız kesindir buna öncelikle bizlerin inanması lazım ki seçmenlerimizi oy verecek olan kesimi de inandırabilirim bundan kesinlikle şüphemiz de yoktur."
Göç Sorununa Çözüm Önerileri
"Cumhuriyet Halk Partisi yönetiminde mevcut göçmenler ve bundan sonra muhtemel başka komşu ülkelerden gelebilme ihtimali olan göçmenler için nasıl bir politika yürüteceğimiz üzerinde düşünmemiz lazım." diyen Suna Ülger, göçmenlerin ve mülteciler için şu önerilerde bulundu:
"1. Henüz daha sınır kapılarından ülkemize girecek olan göçmenlerin önce sağlıklı kayıtlarının tutulması, ilk önce onlara ayrılmış müstakil sağlıklı kamplar oluşturulması eğitim sağlık ülkeye oryantasyonların sağlanması ile ilgili sosyal sorumluluk projelerinin düzelmesi.
2. Bu gelen göçmenler içinde yaşı 18 yaşın altında olup evli olanların mutlaka aile planlanması konusunda bilgilendirilmesi ileride doğurganlıklarının fazla olması dolayısıyla ülkemiz için demografik yapının değişmesi tehlikesi yönünde tedbirler alınması elzemdir.
3. Okul çağındaki çocukların kendi ana dillerinde eğitim alırken bir yandan da ülkemizin önce dilini ve ülkemizde uyum içinde yaşayabilmeleri için ülkemizin ayrıntılı şekilde tanıtılması gerekir. Kültürümüzün öğretilmesi gerekir.
4. Şayet tercih hakkımız var ise öncelikle kadınlar çocuklar ve yaşlı erkekler alınmalı geç genç erkeklerin kendi ülke savunmalarında bulunmak üzere alınmaması gerektiği kanaatindeyim şayet alınacak ise bu gelecek olan erkeklerin ne iş yaptıkları konusunda varsa eğitim ve meslekleri konusunda sadece onların beyanlarına güvenmeyip onları kendi dillerinde sınavlara tabi tutmak uygulamalı sınavlara tabi tutmak gerekir.
5. Günümüzde yaşamış olduğumuz bazı acı tecrübeler gelen bu göçmenlerimizin kendi beyan etmiş olduğu mesleklerin doğru olup olmadığı ile ilgili yazılı veya uygulamalı sınavlara tabi tutulması gerektiğini inanıyorum çünkü uygulamada görüyoruz ki art niyetli bazı kişiler ülkelerinde ben şu meslekte görev yapıyordum şeklindeki yalan beyanlarıyla ülkemizde de maalesef sahte diploma veren sitelerden beyan etmiş olduğu diplomayı alarak bunların denkliğini ilgili kamu kuruluşlarımıza yaptırarak bu meslekleri icra ederken cinayetler işlediklerini biliyoruz.
6. Ülkemize ekonomik bir yük olmalarını azaltmak için ülkemizde artı değer kazandırmaları yolunda istihdam ihtiyacı olan yerlerde uygun yasal işlemler ve kayıtları tutulduktan sonra çalıştırılabilir.
7. Kayıt altına alınmadan resmi kurumlara kaydı yapılmadan ucuz istihdam olarak görülüp kaçak çalıştırıldıklarında hem kendileri için bu iş yerlerinde iş kazalarında pisi pisine ölmelerine sebep olanların yargılanamaması gibi bir alternatifin doğmasına hem de kendi ülkemizde bir yığın işsizimiz var iken ucuz iş gücüne ikame olarak görülmesine önüne geçilmesi gerekir.
8. İş yeri açmak gayrimenkul edilmeleri belli sınırlı tutulması kayıtlarının ve kriterlerin iyi belirlenmesi gerekir ülkemiz insanından ayrıcalıklı olarak artı imkanlar sunulmasının ülkemiz insanlarına haksızlık olacağını düşünüyorum örnek verilmesi gerekirse vergi mükellefiyeti vesaire.
9. Geçici kamplara yerleştirilmiş olan yabancıların daha sonra yerleşik yaşama geçtiklerinde her ile eşit oranda dağıtılması böylece demografik Yapı belli bir ilde çoğalıp o ilde memleketçilik yapılması birleşip kriminal olaylara sebep verebilme ihtimalinin ortadan kaldırılması.
10. Sınır girişinde ister geçici ister yerleşik amaçla gelmiş olan tüm yabancıların mutlaka parmak izlerinin alınması ileriki dönemlerde herhangi bir kriminal olayla karşılaşıldığında tespitte kolaylık yönüyle değerlendirilmesi gerekir.
11. Özel iş yeri açmış konumda bulunan yabancıların mutlaka iş yerlerinin takip edilmesi çalıştırmış oldukları elemanların özellikle kendi milletlerinden olup olmadığına dikkat edilmesi ve gerekirse bunların önüne geçilmesi çalıştıracağı elemanın belli bir yüzdesinin mutlaka Türk vatandaşı olmasının kriter olarak getirilmesi.
12. Bağlı bulunmuş oldukları ilin dışında başka bir yerde kamu hizmeti özellikle sağlık hizmeti almak istediklerinde buna engel olunması böylece herkesin kendi bulunduğu il içinde kalması sağlanarak diğer iller arası geçiş hızının azaltılması.
13. Sağlık hizmetlerinde ve diğer kamu hizmetleri alırken kamuya ödenmesi gereken ücretten daha azı bunlardan alınmaması.
14. Eğitim hizmetleri alırken özellikle de üniversite sınavlarına girişlerde bizler yabancı ülkelerde aynı durumda bulunduğumuzda nasıl ki bulunduğumuz ülkeler kendi vatandaşlarıyla artı bir tolerans tanımıyor ise biz de kendi öğrencilerimizden ayrıca onlara artı bir tolerans tanımamamız gerekir.
15. Girişte mutlaka ülkemizin kanun kurallarına uyacaklarına özellikle hızlı nüfus artışının önüne geçebilmek için aile planlaması uygulamaları yönünde onlara mutlaka bir sözleşme imzalatmalı ve dekleri edilmelidir.
16. Tarihte biliyoruz ki Gazi Mustafa Kemal'in özellikle Hatay'a ne kadar değer verdiğini ve sınırdaki ay ismini verdiğini biliyoruz özellikle Hatay o bölgedeki yaşayan insanların nüfus sayımıyla çoğunluğu konusu beklere edildikten sonra ülkemize katılmıştır yarın bir gün aynı durumu yabancılar lehine yaşamamamız için belli bölgelerde nüfus yoğunluğunun artmasına engel olmamız gerekli ve nüfus artış hızının düşürülmesi gerekir.
17. Herhangi kriminal bir olaya karışmış özellikle sağlık hizmetleri alırken aşı reddi vesaire gibi tedaviyi reddetme durumunda olan kişi veya kişiler ailelerin sınır dışı edilmesi ve bir daha girişine izin verilmemesi çünkü ulusal sağlığımızı ve ulusal huzur huzurumuzu tehdit edici durumlarda müsamaha gösterilmemesi.
18. Eğitimde çocukların öncelikle Türkçeyi öğrenmesi öncelenmeli ve sınıflara dağılımı yapılırken kaynaştırma öğrencileri benzeri her sınıfa eşit oranda dağıtılması gerekir.
19. Ülkelerindeki şartların düzelmesinden sonra geri dönüş aşamasında girişteki gibi mutlaka kayıtların tutulması sağlıklı bir şekilde kontrol edilmesi gerekir ki ülkemizde bulunan bu yabancıların ne kadarının kaldığı konusunda sağlıklı veri elde edilebilsin.
20. Belediyelerimizin altyapı çalışmaları bulundukları ildeki nüfusla orantılı oranda olması dolayısıyla belli bir ilde sayının fazla tutulması o bölgedeki altyapı hizmetlerinin ve belediye hizmetlerinin durma noktasına getireceğinden demografik olarak eşit oranda illere dağıtılması elzemdir."
