-Hafriyat
yönetmeliğinin değişmesi hafriyatçılarla müteahhitleri endişelendirdi. Antalya
İnşaat Müteahhitleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Karataş,
hafriyatçının sisteme henüz hazır olmadığını belirterek, kontak kapatılmaması
için Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin bu konuda ek süre vermesini istedi.
-Süleyman
Gezer adlı bir hafriyatçı da, tüm atıkların Kızıllı’ya dökülmesinin kendilerine
dayatılmasına tepki göstererek, “Kimse bize hafriyatlarımızı Kızıllı’ya
dökmemiz için zorlamasın. Ayrıca Kızıllı’dan gelecek bu paralar Antalyaspor’a
gidecekmiş. Antalyaspor, Real Madrid mi? Bu kadar para çok değil mi?” dedi.
1 Mart 2018 tarihi itibariyle ‘hafriyat
yönetmeliği’nin değişmesi hafriyatçılarla müteahhitleri endişelendirdi. Konuyla
ilgili Antalya Şoförler Odası Düğün Salonu’nda yapılan toplantıya Tüm İnşaat
Müteahhitleri Federasyonu Genel Başkan Vekili ve Antalya İnşaat Müteahhitleri
Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Karataş, Muratpaşa Müteahhitleri Derneği
Başkanı Adnan Saraç, Kepez Müteahhitleri Derneği Başkanı Mehmet Ali Ünal ve
300’e yakın hafriyatçı katıldı. Hafriyat yönetmeliğinin ve bundan sonra ne
yapılacağının konuşulduğu toplantıda zamana zaman seslerin yükseldiği de
görüldü.
HİÇBİR
ARAÇTA SENSÖR YOK
Antalya İnşaat Müteahhitleri Derneği
Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Karataş, yaptığı konuşmada
1 mart itibariyle hafriyatın Kızıllı’daki
depolama alanına götürülmesinin zorunlu hale geldiğini belirterek, “Bütün
hafriyatların Kızıllı alanına götürülmesi, kaçak döküm olmaması içinde araç
takip sistemlerinin ve sensörlerin damperlerin arka kapaklarına takılması
suretiyle araçların takip edilmesi gündemde. Ancak henüz bu yönetmeliğe
hafriyatçıların hazır olmadığını görüyoruz. Toplantıda 300 tane hafriyatçı
vardı. Bunların hiçbirinin aracında sensör yok. Hiçbirinde JPRS takılı değil.
Dolayısıyla sisteme entegre olmuş değiller. Bunun için ek bir süre zorunlu hale
gelmiştir” dedi.
KIZILlI
DAYATILMASIN
Hafriyat depolama alanının olmasından muzdarip
olmadıklarını kaydeden Karataş, “Hafriyat bizlere bir yerde lazımken diğer
tarafta atık malzemesi oluyor. Yani siz binanın oturum alanını kazıyorsunuz,
kalıpçının çalışması için orada yer ayırıyorsunuz, daha sonra binayı yol
seviyesine getirmeniz için tekrar bir daha hafriyata ihtiyacınız oluyor.
Dolayısıyla bu hafriyatı bir müteahhit o gün bertaraf etmesi gerekirken, diğer
müteahhidin buna ihtiyacı var. Biz de diyoruz ki, ‘tüm hafriyat Kızıllı’ya
gitmek zorunda kalmasın. Burada nakliye sorunu doğuyor ve depolama için ton
başına 3 buçuk lira ek maliyet doğuyor. Ama bizim için bu hafriyatın yüzde 70’i
engel teşkil etmiyor. Ancak gerek kentsel dönüşümde çıkacak olan betonlu,
asbestli (yani içinde zehir olan) atıkların depolanması için buralara ihtiyaç
var. Yani normalde yüzde 70’ini kendi aramızda çözebildiğimiz bu soruna yüzde
30 ihtiyaç olunan noktada önlem almak gerekirken, tamamını Kızıllı olarak
dayatma edildiğini görüyoruz” diye konuştu.
KONTAK
KAPANABİLİR
Hafriyatçının kontak kapatmaması için ek
sürenin verilmesini isteyen Karataş şöyle konuştu: “Bu süreyi de Antalya
Büyükşehir Belediyesi verecektir. Zaten vermezse de hafriyatçılar, ‘biz bu işi
yapamayacağımıza göre şahıs başına 52 bin lira, firma başına da 153 bin lira
işin cezası olduğuna göre biz zaten kontak kapatmak zorundayız’ diyorlar. Çözüm
ortaklarımız bu noktada haklılar. Sistemin oturması için ek bir süreye ihtiyaç
var. Önemlisi şehir içerisinde kaçak döküm yapılmadan hafriyat şirketlerinin
müteahhit firmalar arasında gidip gelinmesine yani müteahhitlerin kendi
aralarında hafriyatlarını aktarabilmesine ihtiyaç var. Bunun önünü kesmemek
gerekir. Aksi halde Topallı’daki hafriyat alanını siz bizim önümüze dayatma
olarak koymuş olursunuz. Böyle bir dayatmayı müteahhit de, hafriyatçı da istemiyor.
Biz hafriyatın gelişi güzel dökülmesine karşıyız. Çevrenin kirlenmesine
karşıyız. Biz kendi içimizde hafriyatı eritelim, eritemiyorsak Topallı’ya
götürelim.“
“EK
MALİYETE KARŞIYIZ”
“Ek maliyete karşıyız” diyen Karataş
sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz beton artıkları olan kentsel dönüşümden çıkmış
olan çevreye zarar verecek olan kötü atıkları Kızıllı’da depolayalım. Bunda
hiçbir sorun yok. Bunun bedelini de ödeyelim. Ancak toprak ve benzeri temiz
malzemelerimizi de kendi içimizde birbirimize verelim. Burada ki temel nokta;
çevre kirliğinin önüne geçmek. Yoksa hafriyatın tamamını bir noktaya depolayıp
tamamını oradan alıp da ek maliyet getirmek değildir. Nitekim şuanda mevcut 10
daireli bir arsanın eskiye göre hafriyat bedeli 60 bin lira artmaktadır. Bu ne
demektir? 10 dairede 60 bin liraya böldüğünüz zaman her daire için 6 bin lira
daha vatandaşa ek bir yük gelmektedir. Biz buna karşıyız.”
REAL
MADRİD BENZETMESİ
Toplantıda söz alan Süleyman Gezer adlı bir hafriyatçı da yaptığı konuşmada, tüm
atıkların Kızıllı’ya dökülmesinin kendilerine dayatılmasına tepki gösterdi.
Gezer, şöyle konuştu: “Kimse bu belgelerin alınmasına karşı değil. Hepimiz
alalım ama kimse bize hafriyatlarımızı Kızıllı’ya dökmemiz için zorlamasın. Bu konuda
dayatma olmasın. Kızıllı’dan gelecek bu paralar Antalyaspor’a gidecekmiş. Tamam
bir itirazımız yok ama Antalyaspor, Real Madrid mi? Bu kadar para çok değil mi?
Bu yük hafriyatçının omuzlarından alınsın, daha makul düzeye indirilsin.” Kubilay ELDEMİRCİ