Antalya Ticaret ve Sanayi Odası(ATSO) Konferans Salonu’nda düzenlenen “Araç Kiralama Sektörünün Dünü, Bugünü, Geleceği” panelinde konuşan ATSO 46. Grup (Taşıt Kiralama ve İlgili Hizmetler) Meslek Komitesi Başkanı Adnan Mazıcı, sektörün içinde bulunulan ekonomiye dayalı olarak çektiği çok büyük sıkıntılar olduğuna değindi.
Bu sıkıntıların pandemi süreciyle birlikte başladığını anımsatan Mazıcı, “Akabinde Rusya-Ukrayna Savaşı ile devam etti. Enflasyonla ilgili mücadelemizden dolayı sektörümüz ciddi bir kan kaybına uğruyor. Pandemide firmalar olarak mantığımız şu oldu. Biranda hiç yaşamadığımız dönemden geçtik, uçaklar durdu. Başka şehirlerden transferler bitti, araçlarımızı il sınırlarından teslim alıp otoparklara çektik. Bu süreç kısa sürmedi. Ardından bir gelir kaynağımız olmadığı için kendimizce çözümle üretmeye başladık. Çoğunluğumuz araçlarımızın bir kısmını satışa çıkardık.İlerleyen aylarda farklı bir konuma geçtik. Araç üretimi pandemiye paralel giderek oda durdu. Bu sefer sattığımız araçları yüksek fiyatlardan malederek bünyemize katmaya çalıştık. Aldığımız her bir sonraki araç daha pahalı olmaya başladı. Öngörülebilirlik tamamen sıfıra indi” diye konuştu.
Mazıcı, bireysel kiralama yapmalarının yanında araçların fiyatının yükselmesiyle büyük filo firmalarının otomotiv şirketlerinin sektöre bir çok araç finanse ettiğini kaydetti.
AKIL ALMAZ İŞLERE İŞTİRAK ETTİK
Otomotivin ilk kez tarihte bir yatırım aracına dönüştüğü süreci yaşadıklarının altını çizen Mazıcı, “ Bizim mutlaka araç alıp bu süreci artıyla kapatmamız gerekmesi yönünde bir algı oluştu. Ülke olarak biz topyekün buna ayak uydurduk. Tam bu süreç devam ederken Rusya Ukrayna savaşıyla tedarikte sıkıntı oldu. O zamana kadar bir çok kişi bu işten ciddi zarar gördü. Akabinde bugünlere geldiğimiz süreçte, ülkemizde yaşadığımız ekonomik sıkıntılar, araç fiyatlarının astronomik yükselişi ve kredi oranlarının artışı araca ulaşmayı imkansız hale getirdi. Fiyat dengesizlikleri ülkemizde araçların matrah artırımının düzenli olmayışı, fiyat çarpanının alım gücünü ciddi oranda etkiledi. Bir örnek verirse, Fiat Egea 2021 Ocak ayında bireysel alıcıya 130 bin TL’ye satılırken bugün 950 bin TL’ye fiyatlandırılıyor. Buda aşağı yukarı 7.5 kat demek. 7.5 kat artan bir fiyatlandırmayı kendi sektörümüzdeki kazanca oranlarsak 2021 yılındaki döviz kuru şuanda 4 misline eşitti. Yaptığımız işteki çarpan düşmüştür. Gelire bakacak olursak, bizler turizm odaklı çalıştığımız için gelirlerimiz avro bazında olur. Dolayısıyla kazançlarımızı biz sadece TL’ye karşı 4 kat arttırıp, demirbaş nezdinde tam 7.5 kat daha fazla para yaptırarak akıl almaz orantısız işler iştirak ettik.” ifadelere yer verdi. Mazıcı, kazançların gün güne azalmasıyla bir çok meslektaşının bu sektörle ilişiğini kesip kepenk kapattığının altını çizdi.
2025 ZOR BİR SENE OLACAK
Türkiye’de ticaret yapmanın zorluğu bir çok kişiyi bu alandan uzaklaşmasına neden olduğuna vurgu yapan Adnan Mazıcı, “Farklı çözümler aramaya yönlendik, 2025 yılı da zor bir sene olacaktır. Şuanda banka kredilerinin aylık 3.80-4 bandındaki yüksek faizle araç alımının gelire istinaden, mantık yürütmediği bir ortamdayız. Yatırım yapacak bir yılda değiliz ancak sezonu karşılayıp, gelecek sürece göre hareket etmeyi planlıyoruz” açıklamasında bulundu.
