Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Antalya Şubesi, Akdeniz Üniversitesi Hastanesi ve bakanlığa bağlı sağlık kuruluşlarında yıllık izinlerin iptal edilmesi başta olmak üzere, ek ödeme adaletsizliği ve diğer hak kayıplarına dikkat çekmek için basın açıklaması gerçekleştirdi. Akdeniz Üniversitesi Hastanesi önünde toplanan SES üyeleri alkış ve ıslıklarla Akdeniz Üniversitesi Hastanesi yönetimini ve Sağlık Bakanlığını protesto ettiler.
Öte yandan DİSK
Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu da üniversite yönetimiyle gerçekleştirdiği
toplantı sonrasında DİSK’e bağlı Devrimci Sağlık-İş Sendikası üyesi
sağlıkçılarla bir araya gelerek değerlendirmelerini paylaştı. Tüm bunlar
yaşanmadan birkaç saat önce sağlık çalışanlarının cep telefonuna gelen mesaj
ise görenleri şaşırttı. Buna göre önce izinleri iptal edilen sağlık
çalışanlarına Üniversite yönetimi tarafından ‘belirli koşullar altında’ ve
amirleri izin verdiği durumda 5 günlük yıllık izin kullanabilme hakkı
verileceği ifade edildi.
‘VAKA ARTIŞININ SORUMLUSU DEĞİLİZ’
Sağlık Emekçileri Sendikası (SES) Antalya Şube Başkanı Şükran İçöz şu ifadeleri kullandı:
“Haziranda kademeli, 1 Temmuz’da tamamen normalleşme politikalarıyla
birlikte artan covid-19 vakalarının sorumlusu biz sağlık emekçileriymişiz gibi
ilimizde yıllık izinlerimiz iptal edildi, izinde olanlar da işe geri çağrıldı. Pandemi
döneminde tüm sağlık personeline ek ödeme yapılacak diyen Sağlık Bakanlığı
bırakın pandemi ödemesi yapmayı normal ödemeler için bile kaynak bulamamış,
genelgeler çıkartarak istihdam şekli ve çalışma süresine göre komik rakamlarla
sus payı şeklinde ödemeler yapmıştır. İş barışını ve motivasyonu bozan bu keyfi
uygulamalardan derhal vazgeçilmelidir. Covid-19 pandemisinde yaşanan vaka
artışlarının sorumlusu sağlık emekçileri değildir. Pandeminin başından beri
uygulanan yanlış politikaların bedeli biz sağlık emekçilerine ödetemezsiniz.”
‘MASADA OTURARAK SORUNU ÇÖZEMEZLER’
Antalya Tabip
Odası Başkanı Nursel Şahin yaşanan süreci şöyle değerlendirdi:
“Akdeniz Üniversitesi’nde sağlıkçılar bir tarafından salgınla savaşıyorlar, bir taraftan da özlük haklarının peşindeler. Burada izin hakkındaki haksızlığı dile getirirken, Devrimci Sağlık-İş’e üye arkadaşlarımız toplu görüşme sonrası sorunlarını birlikte değerlendiriyorlar. Yorgunuz, kovid salgınıyla savaşmaktan tükendik, yorulduk. Bir taraftan da yöneticilerin halden anlamaz tavırları ile uğraşıyoruz. Geçtiğimiz Temmuz’da birden önlemler kaldırılınca yaşadığımız gerçek şu; Antalya’da tüm hastanelerde kovid nedeniyle yatar hastalarda rekor artış var, yoğun bakımlarımız dolmuş durumda.
Yoğun bakım üniteleri açmak ve
ventilatörler sağlamak için uğraşıyoruz. Hemodiyaliz ünitelerini yoğun bakıma
dönüştürüyoruz. Bütün bu sorunlara çözüm için yöneticiler sadece sağlık
çalışanlarının izinlerini iptal ettiler. Biz zaten 1.5 yıldır aralıksız,
özveriyle çalışıyoruz. Bu dayanılmaz iş gücüne ve haksızlığa yeni sağlık
çalışanlarını göreve alarak, yeni güvenli çalışma ortamları oluşturarak çözüm
bulmalıyız. Yöneticilere sesleniyoruz; sadece masada oturarak sorunu
çözemezler. Tüm muhataplarıyla birlikte bu sorunların üstesinden gelmek için
sağlık çalışanlarıyla birlikte olun diyoruz.”
DİSK GENEL BAŞKANI AKDENİZ’DE
Toplu Sözleşme ve Üniversite Hastanesi’nde yaşanan haksızlıklara, kötü çalışma koşullarına karşı sağlıkçıların taleplerini Üniversite yönetimi ile konuşmaya gelen DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, görüşme sonrasında çalışanlarla bir araya gelerek bilgilendirme toplantısı yaptı. Çerkezoğlu işçilere şöyle seslendi:
“Sözleşmeyi imzalamış sendikanın üyesiydiniz. Dolayısıyla o Mayıs’a kadar taraf sendikanın üyesi olma sıfatıyla oradan istifa edip dayanışma dilekçesini verdiğiniz tarihten itibaren dilekçeyle sözleşmeden yararlanan işçi sıfatıyla bu sözleşmenin bütün hükümlerinden, geriye dönükler de dahil olmak üzere yararlanacaksınız. Yasa bunu çok açık bir şekilde söylüyor, Murat hocamızla da böyle konuştuk. Biz şuanda Türkiye barajını geçmiş olsaydık, tüm hastanelerde bize karşı 40 tane oyun oynanmamış olsaydı biz Eylül ayının başında yeni toplu sözleşme için bakanlıktan yetkiyi alacaktık. Biz şuanda da yetkili olsak yapacağımız sözleşme 1 Ocak’tan itibaren geçerli olacaktı.
Biz şuanda Akdeniz Üniversitesi’nde bir geçiş dönemi yaşıyoruz. Belki Aralık’ta biz barajı geçmiş olacağız ancak istatistiğin yayınlanmasını beklemek zorundayız. Ocakta barajı geçtiğimiz anda başvurumuzu yapacağız, yetkiyi alacağız. Dolayısıyla sizin herhangi bir kaybınız olmayacak. Toplu Sözleşme masasındaki gücümüzü belirleyen şey bizim örgütlülüğümüzdür.
1 Ocak’tan itibaren
başlayacağımız görüşmelerde burada ne kadar çok işçi arkadaşımız sendika üyesi
olursa o kadar güçlü oluruz, biz gücümüzü işçi arkadaşlarımızdan alıyoruz. Kapalı
kapılar arkasında sizin bilginiz olmadan hiçbir şeye imza atmayız. O masada
1800 işçinin de iradesi olacak. İki isteğim var, birincisi tüm üye olmayan
arkadaşlarımız sendikaya üye olsunlar. İkincisi de sözümüze güvenin.
Yapamayacağımız bir şeyi söylemedik, söylediğimizi de yapmak için elimizden
geleni yaptık.”
NE OLMUŞTU?
Daha önce Üniversite Hastanesi bahçesinde yüzlerce sağlık çalışanı sessiz protesto yürüyüşü gerçekleştirmek istemiş, izin verilmemişti. Buluşmada konuşan DİSK’e bağlı Dev Sağlık-İş Sendikası Antalya Bölge Başkanı Erol Şahin şöyle konuşmuştu:
“1 tane
personel 68 yatağa bakıyor. Şimdi 23’ten sonra bu personelin hem temizlik
yapması hem de hastaları bakması isteniyor. Nasıl verimli çalışılacak? Biz bu
hastaneye ömrümüzü verdik. Çalışarak hakkımızı alamadığımız gibi dizlerimizde
sorun çıktı, boyunlarımızda fıtık oldu, sağlığımızı da kaybettik. Paramızı da
kaybettik, 3 yıldır aynı parayı alıyoruz. Türkiye’de sözleşme yapmayan tek
hastaneyiz, bunu hak etmiyoruz! Biz çalışmaktan kaçan personeller değiliz ama 2
bin 900 TL maaş alıyoruz, bununla nasıl geçinmemiz bekleniyor? On aydır
bitmeyen bir toplu sözleşme süreci yürütülüyor. Enflasyonun altında eziliyoruz,
açız. İdare bizimle görüşmeyi kabul etmediği sürece bu eylemler devam edecek.”
Özgür Cem Boynueğri