Muratpaşa Belediyesi tarafından hayata geçirilmek istenen Akıllı Şehircilik TEKMER Projesi, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’na bağlı KOSGEB tarafından reddedildi. Antalya’nın girişimcilik ve teknoloji potansiyelini artırmayı hedefleyen bu proje, belediye tarafından kapsamlı iş birlikleriyle desteklenmişti. Ancak, gerekçesiz bir ret kararıyla proje engellendi.
“Siyasi Müdahale Antalya’nın Kalkınma Yolunu Kesti”
Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, alınan kararın ardında siyasi saiklerin olduğunu savundu. Uysal, “On yıldır Antalya’nın buluş ve girişimcilik iklimine katkı sağlayan, ihracatçı girişimcilere ev sahipliği yapan İnovasyon Merkezimiz, bu önemli adımıyla engellenmiştir. Bu karar, yalnızca Muratpaşa için değil, tüm Antalya için kaybedilen büyük bir fırsattır” dedi.
Gerekçesiz Ret Tepki Çekti
Projenin reddedilmesine gerekçe olarak herhangi bir teknik neden sunulmadığına dikkat çeken Başkan Ümit Uysal, KOSGEB Başkan Yardımcısı Bilal Kendirci ve KOSGEB Antalya Müdürü İbrahim Uğur Erkış’ı işaret ederek, kararın siyasi bir müdahale sonucu alındığını iddia etti.
Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal’ın Açıklaması:
"TEKMER Projemiz Reddedildi Antalya’nın teknoloji ve inovasyon odaklı kalkınma yolundaki büyük bir adımının, Belediyemizin büyük bir umutla başlattığı yeni ve önemli bir girişiminin siyasi saiklerle engellenmesini kamuoyuyla paylaşmak zorunluluğu doğmuştur. Belediyemizin Akıllı Şehircilik TEKMER Projesi, Antalya'nın teknoloji ve inovasyon odaklı kalkınması için çok önemli bir adımdı. Ancak, proje Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’na bağlı KOSGEB tarafından, hiçbir geçerli gerekçe sunulmadan reddedilmiştir. On yıldır şehrimizin buluş ve girişimcilik iklimine büyük katkı sağlayan, ihracatçı girişimcilere ev sahipliği yaparak ülkemize döviz kazandıran İnovasyon Merkezimizin bu büyük atılımı engellenmiştir. Bu karar, Antalya için kaybedilen büyük bir fırsat olarak kayıtlara geçmiştir. Akıllı Şehircilik TEKMER Projesi, Antalya’nın girişimcilik ve teknoloji ekosistemini geliştirmek amacıyla başlattığımız çok önemli bir girişimdir. ASSİM yerleşkesinde modern bir altyapı inşa edilmesi için kapsamlı bir çalışma başlattık. Proje, Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO), Akdeniz Üniversitesi, ANSİAD gibi güçlü yerel iş birlikleriyle desteklenen ve KOSGEB’in katkılarıyla kalkınma sağlanması planlanan bir projeydi. Ancak, KOSGEB Başkan Yardımcısı Bilal KENDİRCİ ve KOSGEB Antalya Müdürü İbrahim Uğur ERKIŞ'ın gerekçesiz olumsuz tutumu sonucu, proje bütün koşulları sağlamış olmamıza rağmen reddedilmiştir. Antalya, yıllardır girişimcilik, inovasyon ve teknoloji alanında potansiyelini en üst seviyeye çıkarmaya çalışan bir şehir olmuştur. Halihazırda TEKMER projesi için tahsis ettiğimiz alanda, girişimcilerimiz yurtdışına yazılım satarak döviz kazandırmaktadır. Bu noktada, teknoloji merkezi statüsüne kavuşarak, girişimcilerimize vergi teşviki sağlamak, yerel kalkınmayı desteklemek ve ülkemizin dijital dönüşümüne katkıda bulunmak istemiştik. Ancak KOSGEB’in olumsuz tutumu, bu potansiyeli engellemiş ve Antalya'nın kalkınmasına darbe vurmuştur. Bu kararın teknik gerekçe sunulmadığına göre, özellikle siyasi saiklerle alındığı kanaati oluşmaktadır. Bilal KENDİRCİ ve İbrahim Uğur ERKIŞ gibi bürokratların kararları, kalkınma projelerinin siyasetin kurbanı olmasına yol açmaktadır. Siyaset, önemli bir fırsatı engellemeyi tercih etmiştir. KOSGEB, bu olumsuz tutumuyla, Antalya'nın girişimcilerinin uluslararası pazarlarda daha rekabetçi hale gelmelerine engel olmuş, ülkemizin girişimcilik ekosistemini olumsuz yönde etkilemiştir. Bu yaklaşımın sonucudur ki, Türkiye ihracatının 255 milyar dolar, ithalatın ise 361 milyar dolar olduğu negatif dengede ekonomik varlık mücadelesi vermektedir. Oysa, teknolojik kalkınmaya yapılacak her yatırım, sadece Antalya’ya değil, tüm Türkiye’ye döviz kazancı sağlayacak ve ülkemizin dış ticaret açığını azaltacaktır. Milli menfaatler adına hayata geçirilen her projeye karşı gösterilen bu engellemeler, ülkemizin kalkınma yolundaki en büyük tehditlerinden biridir. Tarihi fırsatlar, siyasi çekişmelerin ve dar görüşlülüğün kurbanı olmaktadır. Bu tür kararlar, sadece Antalya'nın değil, tüm Türkiye'nin geleceği için kaybedilen fırsatlar anlamına gelmektedir. Bizler, bu projeyi savunmaya devam edeceğiz. Hukuk yolu ile hakkımızı arayacak, yaşanan haksızlıkların, siyasi müdahalelerin burada rol oynayan figüranların takipçisi olacağız."
