AKP’li Menderes Türel’in Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde 254 milyon TL’ye yapılan ve işletmesi Alkoçlar’a verilen işletmelerin turizm sezonunun başlaması ile sahillere kurulan plaj işletmelerinin işgali her yıl yaşanıyor. Sahillerde yer alan 6 metrekare büfe izinli ticari işletmelerin lüks kafelere döndürülmesi ve metrekare kullanımının onlarca kat aşıldığı bilinirken, yaz aylarında halkın olan sahil işgal ediliyor.
2025 yaz sezonunda yıllardır süren işgal görüntülerinin olmaması için suç duyurusunda bulunan Şehir Plancıları Odası Antalya Şubesi, hem metrekare aşımı olan büfe işletmelerini hem de yaz sezonunda kurulan plajları şikayet etti. 3621 Sayılı Kıyı Kanunu’nun Genel Esaslar başlığının 5. maddesinde kıyılar ile ilgili genel esaslar arasında “Kıyılar, Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Kıyılar, herkesin eşit ve serbest olarak yararlanmasına açıktır, Kıyı ve sahil şeritlerinden yararlanmada öncelikle kamu yararı gözetilir” hükmünün belirtildiği suç duyurusunda, usulsüzlükler yer aldı. Daha önce de İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Antalya Şube Başkanı Mehmet Soner Akdoğan, Konyaaltı Sahili Alan Yönetim Denetleme Kurulu toplantılarına kaçak işgallerin kaldırılmaması sebebiyle katılmayacağını açıklamıştı
USULSÜZLÜKLER TESPİT EDİLDİ
Şehir Plancıları Odası Antalya Şubesi tarafından yapılan incelemeler sonrası şu değerlendirme yapıldı:
“Akdeniz Bulvarı üzerindeki büfelerin, projede 6 m² olduğu halde, yerlerinde en az 100 m² alan işgal ettikleri ve projede olmayan kapalı mekanlar oluşturulduğu, Büfelerin kullanım amaçlarının dışına çıkılarak, aykırı bir şekilde restorana dönüştürüldüğü, Proje içerisinde bulunan yaya yolu ve yeşil alanlar üzerine işletmeler tarafından aykırı bir şekilde masa ve sandalye konulduğu, çim olması gereken alanlarda farklı zemin malzemeleri döşenip, sabit ve üstü kapalı mekanlar oluşturulduğu, Sahilde kumsal üzerinde aykırı bir şekilde servis büfeleri ve kabinlerin yapılmış olduğu, işletmelerin sahil bölgesinde kullandıkları üzerinde farklı logo-marka olan eşyalar ve reklam panosuna dönüşmüş objelerin proje standartlarına uymadığı ve sahilde görüntü kirliliğine sebep olduğu, Her işletme için belirlenen şezlong sayısının arttırıldığı ve sahilde kiralanmış alanların izinsiz büyütülmüş olduğu görüldü. Sahilde işletmelerin şezlong koyması gereken yerlerde sökülür-takılır üstü kapalı localar oluşturulduğu ve aykırı işgallerin olduğu, büfelerin ön ve yan cephelerinde tezgah ve bulaşık yıkamak için eviye ilavelerin yapıldığı hatta bazı yerlerde depo amaçlı kapalı mekanların oluşturulduğu, büfe işletmelerinin yaya yolu kenarına dondurma ve mısır satış arabaları vb. koydukları için yaya geçişlerini engellediği, sahilde taş ve kumlarla kot farkı oluşturulduğu, aykırı platformların yapıldığı ve bu da yetmeyerek masa-sandalye alanları oluşturabilmek için beton dökülerek doğal sahil yapısının acımasızca bozulduğu, sahilde yapılan taş-kum taşıma, doğal sahil yapısının bozulması işlemlerinden dolayı Konyaaltı sahilinin sınırlarının kıyı erozyonu tehlikesi içinde bulunduğu tespit edilmiştir.”
"Sebepsiz Zenginleşme Var"
Suç duyurusu ile ilgili ise Şehir Plancıları Odası Antalya Şube Başkanı Funda Yörük, “Konyaaltı Sahili’nde yapılan izinsiz uygulamalar göz önüne alındığında; izinsiz uygulamaların kamu yararını içermediği, sebepsiz zenginleşmeye yol açtığı, aykırı ve kaçak yapılaşma sebebiyle işgale sebep olduğu, kıyı alanlarında tahribat yarattığı düşünülmekte olup yetkililer tarafından bu durumlar şimdiye kadar göz ardı edilmiştir. Sonuç olarak Antalya Büyükşehir Belediyesi, Antalya İl Milli Emlak Müdürlüğü, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’nce etkin denetim yapılmamış, yasaların öngördüğü yaptırımları uygulanmamış olup yapılan usulsüz uygulamalar, aykırı kullanım alanları için ecrimisil bedellerini tespit edilip, bedel alınması sureti ile işgaller yasal hale getirilmiştir. TMMOB Şehir Plancıları Odası Antalya Şubesi olarak doğayla barışık, yaşanabilir kentler oluşturmak, kıyılarımızı korumak ve kamusal alanlara sahip çıkmak için mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğimizi bu bağlamda; Antalya Büyükşehir Belediyesi, Milli Emlak Müdürlüğü Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü hakkında suç duyurusunda bulunulmuştur” dedi.
Halk Canından Bezdi
Anayasa ve kanunlara göre halkın olan sahillerde ki işgaller bu yıl da başladı. Konyaaltı Sahil bandında bulunan işletmelerin sahile ‘beach’ adı altına şezlong, şemsiye ve çardak yerleştirmesi ile işgal edilen halk sahilinde fahiş fiyatlar da dikkat çekiyor. Konyaaltı sahilindeki plaj işletmelerinin her geçen gün rantı büyürken, görüntü ve gürültü kirliği, işgal, fahiş fiyatlar halkı canından bezdirmişti. Alkoçlar Grup ALGE tarafından işletilen Konyaaltı sahilindeki plajlarda fahiş fiyatları bulunan işletmeler yerli turiste çok fazla hizmet veremezken, işletmelerde üniversite öğrencilerinin de sigortasız ve düşük ücretlerle çalıştırıldığı ifade ediliyor.
Yönetim ile İşletme Sahipleri Birbirine Girmişti
Türel döneminde Büyükşehir Belediyesi’nin düzenleyerek Alkoçlar’a verdiği, Alkoçlar’ın ise kiraya verdiği kaçak plaj işletmelerine halkın isyanı büyürken Alge ile işletme sahipleri geçtiğimiz aylarda kira tartışması yaşamıştı. Sahili işgal eden işletme sahipleri Alkoçlar’a ait Alge yönetiminin 2 milyon TL’den 8-10 milyon TL’ye çıkarılmak istenen kira fiyatlarına ve ortalama 100 bin Lira olan aidatlara işletmeciler tepki gösterdi. İşletme sahipleri alınan aidatların Büyükşehir Belediyesi’ne ödendiği kiraların ise Alge yönetimine kaldığını belirtmişti. Alge yönetiminin kendilerine mobing yaptığını belirten işletme sahipleri isyan etmişti.
