Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş'in öldür*lmesiyle ilgili yürütülen soruşturma kapsamında 22 şüpheli hakkında hazırlanan iddianamenin ayrıntılarını ortaya çıkardı.

Sanıklar Hakkında Ağırlaştırılmış Müebbet Talebi

141 sayfalık iddianamede, Sinan Ateş'in öldür*lmesi eyleminin failleri olarak gösterilen tetikçi Eray Özyağcı ve onu olay yerine getirip kaçıran Vedat Balkaya ile Suat Kurt hakkında, eylem üzerinde ortak hakimiyetle ve müşterek fail olarak toplu halde işlenen 'tasarlayarak kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi.

Organizatörler Hakkında Ağırlaştırılmış Müebbet Cezası İsteniyor

Ayrıca, silahlı eylemi organize ettiği iddia edilen Doğukan Çep ve eski Ülkü Ocakları yöneticisi Tolgahan Demirbaş hakkında da suça azmettirme suçundan toplu halde işlenen 'tasarlayarak kasten öld*rme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep ediliyor.

Yardım ve Yataklık Suçlamaları

17 şüpheli hakkında ise 'cinay*te yardım' suçlamasıyla dava açıldı. Bu isimler arasında Zekeriya Asarkaya, Hakan Saraç, Ufuk Köktürk, Mehmet Yüce, Mustafa Uzunlar, Aşkın Mert Gelenbey, Murat Can Çolak, Osman Bayraktar, Caner Güney, Umut Ersoy, Çağlar Zorlu, Aytaç Ataç, Emre Yüksel, Serdar Öktem, Erdem Karadeniz, Alper Atay, Mustafa Ensar Aykal bulunuyor. Bu şüphelilerin toplu halde işlenen 'tasarlayarak kasten öld*rme' suçundan cezalandırılmaları talep ediliyor.

Adli Sicil Kaydı Olan Şüphelilerin Durumu

22 şüpheliden 13'ünün adli sicil kaydı bulunuyor. Aytaç Ataç, Caner Günay, Doğukan Çep, Eray Özyağcı, Erdem Karadeniz, Hakan Saraç, Mehmet Yüce, Osman Bayraktar, Suat Kurt, Ufuk Köktürk, Umut Ersoy, Vedat Balkaya ve Zekeriya Asarkaya hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanması isteniyor.

Soruşturma devam ederken, adli kontrolle serbest bırakılan 17 şüpheli hakkında da işlemlerin sürdüğü belirtildi.

145 Sayfalık İddianame

145 sayfalık iddianamede tetikçi Eray Özyağci ile onu olay yerine getiren ve kaçıran Vedat Balkaya ile Suat Kurt hakkında eylem üzerinde ortak hakimiyet ile müşterek fail olarak Sinan Ateş'e yönelik toplu halde, iştirak halinde 'tasarlayarak kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi.

Sanıklar Hakkında Ne İsteniyor?

Ayrıca şüphelilerden silahlı eylemi organize ettiği iddia edilen Doğukan Çep ve eski Ülkü Ocakları yöneticisi Tolgahan Demirbaş'ın suça azmettiren olarak maktüle yönelik toplu halde, iştirak halinde tasarlayarak kasten öldürme suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi.

Selman Bozkurt: Beni de Öldürebilirdi

İddianamede; olayda yaralanan ve olay anında Sinan Ateş’in yanında bulunan Selman Bozkurt’un ifadesi de yer aldı. Bozkurt ifadesinde, 'Sinan Ateş benim yaklaşık 2 metre önümde, ben de arkada yürüyorduk. Tam olay yerine geldiğimiz esnada saat 13.30 sıralarında sağda bulunan park halinde aracın önünden bir şahıs Sinan Ateş'in önüne geçerek elinde bulunan siyah renkli tabanca ile art arta ateş etmeye başladı. Sinan Ateş vurularak yere düştü. Ben Sinan'ın yanına gelip müdahale edecekken bana da 2 el ateş etmesiyle ben de yaralanarak hemen kendimi solda bulunan bir aracın arkasına atarak sipere geçtim. Bu esnada bize ateş eden şahıs tekrar ateş ederek yaya vaziyette kaçmaya başladı. Ben de belimde Sinan Ateş'in vermiş olduğu tabanca ile kaçan şahsın arkasından havaya doğru 4-5 el ateş ettim. Bize ateş eden şahıs kısa bir müddet sonra yaya olarak kaçıp gözden kayboldu. Bu şahıs Sinan Ateş'e 7- 8 el ateş ettikten sonra silahın namlusunu bana çevirerek 2-3 el de bana ateş etti. Ben sırtımdan yaralandım. Bu şahıs bana hedef göstererek ateş etmiştir, beni de öldürebilirdi' dedi.

'Bir Haylaz Arkadaşımız Var Uyaracağız'

Eski Ülkü Ocakları yöneticisi Tolgahan Demirbaş'a Sinan Ateş’in konumunu gönderen eski MİT mensubu Çağlar Zorlu’nun ise 2015 yılında hakkında açılan soruşturma nedeniyle Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü’ne naklen atamasının yapıldığı ortaya çıktı. Zorlu'nun ifadesinde Tolgahan Demirbaş’ın kendisine hitaben 'bir haylaz arkadaşımız var, uyaracağız ama bulamıyoruz, adresine ihtiyacımız var' dediği iddiasında bulundu. Olay olduğu gün ise şüphelilerden Aytaç Ataç’ın kendisine, 'Sinan Ateş öldürüldü, sana onunla ilgili bir şeyler sorulmuştu ya, onların hepsini sil' dediğini öne sürdü.

Vedat Balkaya: Onlarla Uyuşturucu Kullanıyorduk

Şüphelilerden Vedat Balkaya ise savcılık ifadesinde uyuşturucu kullandığını itiraf etti ve 'Doğukan Cep ve Eray Özyağcı’yı cezaevine girmeden yaklaşık 1 yıl kadar önce kız arkadaş ortamından tanıyorum, birlikte uyuşturucu alıp kullanıyorduk, bu şekilde de samimiyetimiz oldu' dedi.

Olaydan 3 Gün Önce tetikçi Sinan Ateş'i Beklemiş

Balkaya ifadesinde olay gününden üç gün öncesine ilişkin şu beyanlarda bulundu:

'Eray kendisinde bir konum olduğunu o konuma gideceğimizi söyledi. Ben bu konumda ne olduğunu sorduğumda ‘husumetli’ olduğu şahsın bu konum civarında ikamet ettiğini söyledi ve o konuma doğru yola çıktık. Konuma yaklaştığımızda Müslüm Kebap isimli lokantanın sokağına girdik, o sokakta bulanan büfenin önünde kendisini indirmemi, ‘sen buralarda dolaş, işim bitince ben seni ararım, beni ana caddeden alırsın’ dedi. Ben de yaklaşık iki saat kadar oralarda dolaştım, bir büfeden abur cubur aldım, onları yedim, iki saatin sonunda Eray beni aradı, ana cadde üzerinde bulunan bir otoparkın hemen yanında cadde üzerinde bekledim, Eray da yanıma geldi, motora bindi, sonra tekrar Aydınlıkevlerdeki eve doğru gittik. Sorduğumda bana hasmı ile karşılaşmadığını, dolayısıyla kafede oturup hasmını beklediğini, gelmeyince de kafeden ayrıldığını söyledi. Ayrıca öğrendiğim kadarıyla hasmım dediği kişi o kafeye takılırmış, o yüzden orada beklemiş.'

Sinan Ateş’in öldürüldüğü güne dair de beyanda bulunan Balkaya, 'Yaklaşık 30-40 dakika kadar sonra Eray koşarak bulunduğum yere geldi, motosiklete bindi, acelemizin olduğunu ve hızlıca gitmemiz gerektiğini söyledi ve telefonundan bir konum açtı, konum gördüğüm kadarıyla önüme çıkan ilk sağa dönüp yolun bitiminden tekrar sağa ana artere doğru idi. Ben Eray’ı beklerken herhangi bir silah sesi duymadım, ancak Ankara’ya geldiğim ilk günden itibaren Eray’ın normalinden daha uzun şarjörlü siyah renkli bir tabancasının olduğunu gördüm ve biliyorum' dedi.

Suat Kurt Günlerce Keşif Yapmış

Şüphelilerden Suat Kurt savunmasında Doğukan Cep’ten Ankara’ya gitmesini istediğini ve bunu kabul ederek Sinan Ateş’in ofisinin olduğu yerde günlerce keşif yaptığını ve Cep’e Sinan Ateş’in ofise kaçta girip kaçta çıktığını bildirdiğini anlattı ve şu iddialarda bulundu:

'Bana Dövüleceği Söylendi'

'Ben Eray Özyağcı isimli şahsın kime saldırıda bulunacağını önceden bilmiyordum. Olaydan iki gün önce Doğukan Çep kime yönelik eylem yapılacağını söyleyerek isim verdi. Eray Özyağcı bana şahsın dövüleceğini söyledi. Şahsa ateşli silahla saldırıda bulunacağını bilmiyordum. Kasten adam öldürme suçunu işleme niyet ve kastım olmamıştır. Üzerime atılı suçlamayı anlattığım şekilde kabul ederim.'

Çayırhan'da 500 Madenci 3 Gündür Yeraltında Eylemde! Çayırhan'da 500 Madenci 3 Gündür Yeraltında Eylemde!

Doğukan Çep Keşfi Kabul Etmedi

Şüpheli Doğukan Çep ise savcılıkta verdiği ifadede bir başka dosyadan 35 yıl hapis cezası olduğu ve bu suçtan dolayı kaçtığını itiraf ederek Vedat Balkaya ile uyuşturucu kullandığını reddetti ve hiçbir görüşmesinin olmadığını öne sürdü.  'Sinan Ateş ve yanında bulunan şahısları tanımam, olayla herhangi bir alakam yoktur, kimseye husumet beslemedim, kimseye de husumetim yoktur. Böyle bir olayın olacağını bilmiyordum' dedi. Çep öte yandan Suat Kurt’un kendisi hakkındaki iddialarını da reddetti ve 'Suat Kurt isimli şahsın Ankara’ya gelmesi yönünde herhangi bir telkinim ve ya talebim olmadı, beyan ettiği gibi herhangi bir araba veya ofis tarif etmedim, kendisinden iddia ettiği gibi keşif yapması ve bana bilgi vermesi yönünde bir talebim olmadı, başkasının ismini vermemek için benim ismimi vermiş olabilir, ne yaşadığını bilmiyorum, benim hakkımda neden böyle bir beyanda bulunduğu hususunda bir fikrim yok' iddiasında bulundu.

Tolgahan Demirtaş İddiaları Kabul Etmedi

Eski MHP Milletvekili Olcay Kılavuz'un evinde yakalandığı belirtilen şüpheli Tolgahan Demirbaş da hakkındaki iddiaları reddederek 'Ben Milliyetçi Hareket Partisinin üyesi değilim, partide resmi veya özel hiçbir görevim yoktur. Herhangi bir organik, doğrudan veya dolaylı bağım bulunmamaktadır. Bu süre zarfında sosyal medyada ve bazı görsel basında ifade edildiği gibi bir milletvekilinin evinde de yakalanmadım' dedi.

Eray Özyağcı: Ona Husumet Besledim

Şüphelilerden Eray Özyağcı da savcılıktaki ifadesinde hakkındaki kesinleşmiş cezalar nedeniyle yakalama kararı bulunduğunu ve yaklaşık 3 yıldır firari olduğunu söyleyerek olayla ilgili 'Ben sadece Vedat Balkaya’ya kişisel bir husumetim var, bir hesabım var dedim. Suat Kurt’a hiç bahsetmedim' dedi. Özyağcı, Sinan Ateş ile arasındaki husumetin nedeni hakkında ise 'Maktul Ülkü Ocakları Başkanı iken ben kendisini arayarak tanıştım. Birkaç defa telefonla görüştüm. 2020 yılıydı. Ben kendisine bir vefa gösterdim. Karşılık görmedi. Bu yüzden ona husumet besledim' beyanında bulundu.

'Onlar Bana Daha Çok Ateş Ettiler'

'Amacım Sinan Ateş’i bacaklarından vurmaktı' iddiasını öne süren Özyağcı 'İlk önce ben ateş ettim. Sinan ATEŞ tam yere düşmed isallandı. O sırada yanında esmer olan şahıs silahını çekti. Ona da ateş ettim. O da bana ateş etti. Toplam 10-11 el ateş ettim. Bu atışlardan 4-5 tanesi kaçarken, hedef gözetmeden yaptığım atışlardır. Onlar bana daha çok ateş ettiler. Ama vuramadılar. Bence onlar beni öldürmek için ateş ettiler. Ben maktulün bacaklarına ateş ettim. Amacım onu yaralamaktı. Ancak düşerken ve sendelerken önüme doğru düşünce amacımın dışında mermiler bacaklarının dışındaki bölgelere isabet etti' ifadelerini kullandı.
 

Kaynak: ANKA