Cevat Dündar adlı bir vatandaş, Kumluca’nın Adrasan
Mahallesi Üçbük mevkiinde bulunan otelinin haksız bir şekilde yıkıldığını iddia
etti. Dündar, uzun yıllar Almanya‘da öğretmen olarak çalıştığını ve yurt dışında
yapmış olduğu tasarruflarla Adrasan Mahallesi’nde tapulu bir arazi satın alarak
1988 yılında geçici olarak 10 adet bungalov ve bir adet betonarme bina
yaptığını kaydetti. Geçen yıllar içinde Adrasan Mahallesi için ilgili
belediyelerce 3 kez imar planları hazırlanmasına rağmen bu planların o zamanki
yetkili belediyelerin görevlerini kötüye kullanmaları, taraflı ve adil olmayan
düzenlemeleri sonucu tatbik edilemediğini vurgulayan Dündar, şöyle konuştu: “Her
defasında akraba, eş-dost kayırmacılığı ve kişisel çıkarların ön plana
çıkarılmış olmasından ötürü, hakkaniyete ve hukuka aykırı uygulamalar yapıldığı
yasal haklarını korumaya çalışan mağdur vatandaşların mahkemeler nezdinde açmış
oldukları itiraz davaları kapsamında sabit görüldü ve bu tespit planların iptalini
beraberinde getirdi.”
“İMAR BARIŞI” UMUT
OLMUŞTU!
“Sahibi olduğum taşınmaz üzerine yapmış olduğum 10 adet
Bungalov ve betonarme bina 1988 yılındaki inşasından bugüne kadar geçen 33
yıllık süre zarfında iklim ve tabiat şartlarına maruz kalarak yıpranıp,
eskimesi nedeniyle tamir, onarım ve yeniden düzenlenme çalışmalarının yapılması
kaçınılmaz bir hal almıştı. Hükümetimiz tarafından yasallaştırılan ve Çevre ve
Şehircilik Bakanlığımız tarafından uygulamaya konulan İmar Barışı/Affı
Düzenlemesi benim için bu açıdan yeni bir umut kaynağı oldu. Bu düzenleme sayesinde
mevcut olan yapılarımı doğal afetlere karşı daha dayanıklı hale getirebilecek
ve turizm faaliyetlerinde kullanılabilirlik verimliliğini daha da
artırabilecektim.”
DANIŞMANLAR ‘SORUN
ÇIKMAZ’ DEDİ
Bu düşünceler ışığında, İmar Barışı/Affı Düzenlemesinden
yararlanabilmek için e-devlet hesabı üzerinden Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na
yapı kayıt izin belgesi almak için başvuruda bulunduğunu kaydeden Dündar, “Dilekçem
onaylandı ve yaklaşık 60 bin TL tutarındaki gerekli bedeli ödeyerek yapı kayıt
izin belgelerimi aldım. Buna ilaveten, gerek Çevre ve Şehircilik Bakanlığı
çalışanları gerek Antalya Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ndeki görevli
danışmanlar ile bizzat yaptığım görüşmelerde durumu izahat ettim ve yapacağım
tamirat, onarım ve yeniden düzenleme ve yenileme çalışmaların sonucu bir sorun
çıkmayacağına dair sözlü güvence aldım. Ancak Kumluca Belediyesi, İmar
Barışı/Affı Düzenlemesi kapsamda yapmış olduğum düzenleme ve çalışmaları, kasıt
ve kötü niyetim olmamasına rağmen, kaçak yapılaşma teşkil ettiği gerekçesiyle, mevcut
yapıların yıkılmasına, Kumluca Ziraat Bankası’ndan çektiğim kredilerle 60 bin
TL tutarındaki bedelini ödediğim imar barışı düzenleme izin belgelerimin
iptaline, 54 bin TL para cezasına ve mevcut yapıların 15 Şubat 2019 tarihinde
yıkılmasına karar aldırmıştır” dedi.
BELEDİYECİLERİN DE
YERLERİ VAR
Adrasan’da Kumluca Belediyesi üst düzey yöneticilerinin
ve kendilerinin yakın akrabalarının da sahibi olduğu 500’e yakın kaçak bina ve
tesisin olduğunun bilindiğini de iddia eden Dündar, şöyle devam etti: “Adrasan
Köybük mevki kıyı kenar içerisinde bulunan arazilerin alınıp satıldığı herkesin
bilgisi dâhilindedir. Ayrıca Kumluca Belediye sınırları içerisinde bulunan
Antik Olympos, Karaöz, ve civar yerleşim birimlerinde sayısız kaçak yapılaşmaya
son hızla devam edilmektedir. Hatta Kumluca yöresindeki Tarihi Antik Ceneviz Koyu
bile kaçak yapılaşma sonucu şu anda işgal altındadır. Ancak yukarıda ismi geçen
yerleşim birimlerinde yapılan kaçak yapılaşmalar ve işgaller karşısında Kumluca
Belediyesi kılını kıpırdatmadan sessiz kalmayı ve üç maymunları oynamayı tercih
etmekte, 1988 yılından beri özel tapulu mülkiyetim üzerinde bulunan yapıları
hukuka ve hakkaniyete aykırı bir şekilde yıkmakla tehdit etmektedir.”
BENİMKİLERİN
DIŞINDA HEPSİ KAÇAK
“Benim tapulu taşınmazım üzerindeki yapıtlarım hariç,
Adrasan Koyu’nda bulunan yapı, bina ve tesislerin tamamına yakını tarım
arazileri üzerlerine ve kıyı kenar çizgileri içerisinde kalan alanlara inşa
edilmiş, Kıyı Kanunu’na aykırı çarpık gecekondu yapılaşmalardır ve bu suretle yaklaşık
olarak yüzde 100´ü kaçaktır. Her ne kadar Kumluca Belediyesi 1986 yılından
itibaren sahibi olduğum tapulu arazim üzerinde bulunan yapı ve binalar
üzerinde, İmar Barışı Düzenlemesi çerçevesinde yapmış olduğum tamirat/onarım ve
yeniden düzenleme çalışmalarına karşı haksız, adaletsiz ve hakkaniyete uymayan
bir şekilde yıkım kararı aldırmış olsa da, Adrasan’da, Olympos’da ve Karaöz’de
son zamanlarda artarak devam eden kaçak yapılaşmalara göz yummakta, tarım
arazileri üzerine inşa edilen 4-5 katlı kaçak yapılara dahi hiç bir yasal
girişimde bulunmamaktadır. Bu ihlaller karşısında Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü
de sessizliğini korumaktadır.”
ART NİYET
GÖRÜYORUM
Uğradığı haksızlık ve yaşadığı mağduriyet karşısında,
Kumluca yöresindeki her türlü hukuksuzluğu ve talanı görmemezlikten gelen
yetkili mevki ve makamların, kendi üzerine haksız yere ısrarla gelmelerinin art
niyet taşıdığını vurgulayan Dündar, “Yetkili mercilerce 1988’den beri tapulu
arazim üzerinde bulunan ve ‘İmar Barışı’ kapsamında yapmış olduğum düzenlemeler
ve çalışmalar sebebiyle kaçak yapılaşma teşkil ettiği iddiasıyla yıkım kararı
verilip, para cezası kesilen mevcut binalarım için reva görülen uygulamalar
hakkaniyete ve hukuka uygun olduğu düşünülüyor ise bölgedeki tüm kaçak bina ve
yapıları kapsayıcı bir şekilde genel bir yıkım kararının alınmasına ve bu kararın
ilk olarak benim taşınmazım üzerinde bulunan yapı ve binalara tatbik edilmesine
bir itirazım olmayacaktır. Ancak ayni şekilde, hakkaniyete ve eşitlik ilkesine
uygun bir şekilde, Kumluca Belediyesi sınırları içerisinde bulunan tüm kaçak
yapı ve binaların yıkılmasını beklemekte benim en doğal hakkımdır” diye
konuştu.
ZARARLARIMDAN
BELEDİYE SORUMLU
Cevat Dündar, açıklamasının sonunda ‘İmar Barışı
Düzenlemesi’ çerçevesinde bulunduğu eylemlerin hiç birinde kasıt ve kötü niyet
olmadığını ve hiç kimseye zarar vermeyi kendine hedef edinmediğini kaydederek
şöyle konuştu: “Sadece sahip olduğum yapıların verimliliğini ve dayanıklılığını
artırarak, turizm sektörüne sunabileceğim hizmetin kapasitesini ve verimliliği
artırabilmeyi hedefledim. Bundan ötürü belediyenin benim tapulu arazim üzerinde
bulunan bina ve yapıların yıkılması yönünde yaptırmış olduğu hukuki işlem
kanuna, hukuka, adalete ve hakkaniyete aykırıdır. Herhangi bir yıkım halinde
doğabilecek maddi/manevi tüm zararlardan şahsen ve birinci derecede Kumluca
Belediyesi bizzat sorumlu olacaktır. Yaşadığım maddi ve manevi mağduriyetlerin
giderilmesi için yardım ve duyarlılığınızı saygıyla arz ediyorum.” GÖRKEM DELLAL