Antalya'daki 'Falez katliamı'nı denizden tekne ile yerinde inceleyen İMO Başkanı Oğuz, falezlerdeki kopmalar nedeniyle bir çok otel ve özel yapıların risk taşıdığına dikkat çekti Cem Oğuz,"Kentsel Dönüşüm Yasası çerçevesinde yeni yapıların yapılması gerekiyor, ancak bu yapıları falezler üzerindeki aynı yerlerine yapmak ne kadar doğru olur?" diye sordu.
İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Antalya Şube Başkanı Cem Oğuz, geçtiğimiz haftalarda Akdeniz GERÇEK Gazetesi'ne; 1990'lı yıllardan sonra alınan hatalı imar tadilatları nedeniyle Antalya'nın gerdanlığı konumundaki falezlerin tahrip edildiğini belirterek, ''İlk tahribatı Tayla Otel başlattı ve falezleri katletti. Falez bandına yapılacak yeni yapılar için belediyeler artık ruhsat vermemeli'' diyerek belediyelere çağrıda bulunmuştu. Antalya Valisi Ahmet Altıparmak da İMO Başkanı Oğuz'un çağrısına destek vererek, ''Belediyeler bu konuda cesur olmalı, falezler üzerindeki hiçbir yapılaşmaya izin vermemeli. Antalya'nın gerdanlığı olan falezlerin korunması konusunda herkesin üzerine düşenden fazlasını yapması gerekiyor. Falezlerde tahribat hala devam ediyor. Ramada Oteli'nin yanında bir kurum hala falezleri kırıyor, parçalıyor. Bunlar plan dahilinde yapılıyor. Eskiden ruhsat aldıkları için de yaptırım uygulanması güçleşiyor'' şeklinde gazetemize özel demeç vermişti. Bu gelişmelerin ardından falezler üzerinde yaşanan katliamı ve riskli bölgeler ile yine falezler üzerinde uygulanan doğru projeleri yerinde göstermek için harekete geçen Başkan Oğuz, denizden tekne ile falez kıyı bandındaki yapılaşma hakkında basın mensuplarına bilgi verdi.
"ÇİRKİNLİK ABİDESİ DAVALIK"
Akdeniz Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Yrd. Doç. Dr. Nihat Dipova ile birlikte falezler bandında bulunan Papaz Kayası, Bambus, Kervansaray Plajı, Konserve Koyu, Fener, Karpuzkaldıran, Kumburkaya, China Garden altı, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Parkı altı ve İskele Caddesi üzerinde inceleme yaparak bilgi veren İMO Başkanı Oğuz, falezlerde tahribatın oldukça fazla yapıldığını ve Ramada Otel yanında yapılan ve mühürlü durumdaki inşaatla ilgili sıkıntı yaşandığını belirterek, "Hukuksal bir süreç var. İnşaatın yapıldığı alanın hemen arkasında bulunan malikler dava açtı. Bu binanın denetimi sırasında ben de görev aldım. Falezlerde ilk tahribatı Talya Oteli başlattı ve devamı geldi. Çirkinlik abidesini görüyorsunuz" dedi.
"TALYA OTELİ YIKILIP YENİLENECEK"
Ramada Otel'in hemen yanı başında inşa edilen ve mühürlü yapının ardından Talya Otel'in hemen falezlerde denize sıfır yapılan atıl durumdaki alt kattaki restoranın camlarının kırık olması da gözlerden kaçmadı. Bu alanla ilgili bilgi veren Başkan Oğuz, "Korozyon çok yoğun. Demirler tamamen paslanmış ve bu paslar çok net gözle görülüyor. Sadece Talya'nın alt kısmı değil üst kısımları da sorunlu. Talya Oteli bir rehabilitasyona gidiyor. Oteli yıkıp yeni bir yapı yapacaklar. Ekonomik ömrünü tamamlayan bir yapı. Talya Otel'le ilgili yeni bir proje çalışması yapıldığını duyduk" diye konuştu.
KONSERVE KOYU VE BAMBUS RİSKLİ BÖLGE
Falezler üzerindeki yapıların laboratuar ve arazi deneylerinin çok iyi ve titizlikle yapılması gerektiğini de değinen Başkan Oğuz, "Ancak bu çalışmalar yapılmadı. Bunu çok iyi biliyoruz" dedi. Eski Yalım Müzikhol'un bulunduğu alanın yan tarafında çatlak bulunduğunu da vurgulayan Oğuz sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu çatlak boydan boya. Falezlerdeki en büyük kaya düşmeleri 2010'da yaşandı. Bir ay boyunca yağmur yağdı ve falezler en hassas yerlerinden kopmaya başladı. Artık Bambus riskli. Diğer bir riskin gerçekleştiği yer ise Konserve Koyu göçmüş bir yer. 5 yapıda büyük hasar oluştu. Yapılar sorunlu. Mahkemelik bir konu. Boşaltılması söz konusu olan bölge. Zemin çok zayıf. Suyu ve yükü görünce çökmeler oluştu. Bizim genel önerimiz imar planının revize edilmesi ve yapıların incelenmesi yönünde. Su zemine sızmadan suyu denizle buluşturmalıyız. Üst yolda bölünen ve kopan alan bütün mahallenin suyunu taşımaya çalıştı. Ancak taşıyamadı. Çünkü Konserve Koyu'nun üzerinde bir yapı yükü var. Bu koy zaten bu yükü zor taşıyor"
"KENTSEL DÖNÜŞÜM BU YAPILAR İÇİN DOĞRU MU?"
Adonis Otel'in de falezler üzerinde olmaması gereken bir yapı olduğuna dikkat çeken Başkan Oğuz, "Kentsel Dönüşüm Yasası çerçevesinde yeni yapılar yapılması gerekiyor, ancak bu yapıları falezler üzerindeki aynı yerlerine yapmak ne kadar doğru olur? En riskli yerlerin Bambus ve Konserve Koyu olduğunu söylememiz için elimizde yeterince verdi var. Fener ve Barınaklar'daki çalışma ise oldukça doğru çalışmalar. Bu alanlar park alanı olarak korundu. Ancak falezleri korumak adına yapılan çalışmalar yeterli değil. Falezler imara belirle bir noktadan sonra açılmasaydı, açıldıysa bile çok katlı yapılara izin verilmeseydi, bugün bu sıkıntılar yaşanmıyor olacaktı. Bu alanlarda ruhsat verilmemesi lazım. Falezlere baktığımız da 3 yapının yeni olduğunu görüyoruz" dedi.
"KAÇAK KAT ÇIKMAK YERİNE, KAÇAK KAT İNİLMİŞ"
Akdeniz Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Yrd. Doç. Dr. Nihat Dipova da falezlerin yapısı hakkında basın mensuplarını bilgilendirirken, Cender Otel'in bulunduğu alanın sit alanı olduğunu, ancak duvarlarına istinat yapıldığına dikkat çekti. Karpuzkaldıran'dan Atatürk Parkı'nın bulunduğu alana kadar olan falez bandında çok sayıda mağara bulunduğunu da vurgulayan Yrd. Doç. Dr. Nihat Dipova, "Falezin anlamı aslında bir geometri ifadesidir. Asıl adı 'yalıya'dır. Falez aslında kalsiyum karbonatın çökelmesi ya da kopması ile oluşur. İnsanlar falezler üzerindeki yapılardan korkuyor. Eğer falezler de 10 metre sınırını aşar ve bu kadar öne gelirseniz riskine de katlanırsınız. Falezlerdeki şelaleler kurumasaydı belki çok daha iyi olacak ve bu şelaler kalkan görevi yapacaktı. Falezler üzerinde yapılan bazı yapılaşmalarda çok ilginçtir müteahhitler kaçak kat çıkar genelde, falezlerde bunun tam tersi var. Kaçak kat iniliyor. Şelale çökerleri kopup düşmeye başlamış. Bir dönem Kaleiçi ve Karpuzkaldıran bölgesinde de kaya düşmeleri yaşandı. Bambus ve Konserve Koyu örneği de var. Geçmişte yaşanan bu olayları unutuyoruz ve buna yenileri ekleniyor. Yapıların falezlere verdiği zararları hep birlikte gördük" dedi.
FALEZLERDE ÖZEL ASANSÖR VE RİSKLİ YAPI
Öte yandan yapılan inceleme gezisi sırasında Kadın Yarı bitiminde bulunan bir yapının altında falezlerin düşerek koptuğu ve kalan kısmında ise büyük çatlaklar oluştuğu gözler önüne serildi. Yine Konyaaltı Caddesi'nden Selekler Çarşısı'na uzanan alanda Konuk Apartmanı sakinlerinin denize girmek için falezler içine özel olarak yaptırdıkları asansör ve merdiven gözlerden kaçmadı. Gezinti sırasında denizde yüzen apartman sakinlerinden bir bayanın "Biz yaptırdık. Özel özel. Asansörü de var" demesi dikkat çekti. Kadın Yarı'nın fay hattı olmadığa dikkat çeken Yrd. Doç. Dr. Nihat Dipova, "Alt taraftaki falezlerin sürekli olması Kadın Yarı'nın fay hattı olmadığını gösteriyor. Kadın yarı sonradan ayrılmış. Mağaraların bir kısmında çökmeler var" dedi.
Editör: TE Bilisim