Eşinin arkadaşı genç bir kadını yanağından öpen adam, 'sarkıntılık suretiyle cinsel saldırı' suçundan aldığı hapis cezasının Yargıtay tarafından değerlendirilmesi sonucunda, yanağından öpme eyleminin kısa süreli, ani ve kesintili olduğu gerekçesiyle verilen cezanın fazla bulunduğunu ortaya çıkardı.
L.Z. adlı kadın, kızını arkadaşının evine bıraktıktan sonra S.T. adlı şahsın kendisine yaklaşıp yanağından öperek "yanağın tatlıymış" dediğini ifade etti. Genç kadının şikayeti üzerine S.T. hakkında 'cinsel saldırı' suçundan dava açıldı. Mahkeme, sanığın suçu işlediğine dair vicdani kanaat oluşturarak, Türk Ceza Kanunu'nun ilgili maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay hapis cezasına hükmetti.
Sanık avukatı, eylemin gerçekleşmediğini, olay yerinin ve zamanının suçun işlenmesine imkan vermediğini, keşif yapılmadığını, sanığın önceden benzer suçlardan sabıkasının bulunmadığını, tanıkların görgüye dayalı bilgisi olmadığını ve somut delil bulunmadan mahkumiyet kararı verildiğini iddia ederek kararı temyiz etti. Yargıtay 9. Ceza Dairesi, sanığa verilen cezanın çok olduğuna hükmederek, "Tüm dosya çerçevesine göre sanığın, olay günü reşit mağdureyi tutarak yanağından öpmesi şeklinde sübuta eren eyleminin kısa süreli, ani ve kesintili gerçekleşmesinden dolayı 5237 sayılı Kanun'un 102'nci maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesinde düzenlenen sarkıntılık suretiyle cinsel saldırı suçunu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması neticesinde fazla ceza tayini hukuka aykırı bulunmuştur. Sanık müdafiin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün oy birliği ile bozulmasına karar verilmiştir" denildi.
