Toprak Mahsulleri Ofisi'ne (TMO) her türlü tarımsal ürünü
Kamu İhale Kanunu'na (KİK) tabi olmaksızın, yurt içinden ya da yurt dışından
satın alma yetkisinin verildiğinin açıklanmasının ardındanZiraat Mühendisleri
Odası (ZMO) Başkanı Özden Güngör, zehir zemberek açıklamalarda bulundu.
ÜRETİCİYİ
BİTİRDİLER
Akdeniz GERÇEK’e konuşan Güngör, uygulanan yanlış tarım politikaları nedeniyle üreticinin adeta bitirildiğini iddia etti. TMO’nun bu ayrıcalıklı madde sayesinde soğan, patates ve domates de dahil her türlü tarımsal ürünü ihale yasasının hükümlerine uymaksızın dilediği anda ithal edebileceğini hatırlatan Güngör, "İktidar, dolayısıyla da bakanlık, 2002'den bu yana neoliberal politikaları uyguluyor. Sen üreticiyi yeterli miktarda desteklemez hatta desteklemeyi kesersen, bu adım üreticiyi bitirmek demektir. İktidar, 2006'da çıkarılan Tarım Kanunu ile Gayrisafi Yurt İçi Hasıla'nın yüzde 1'ini çiftçiye verecekti. Ancak bu hiçbir zaman üreticiye verilmedi” dedi.
ÜRETİCİNİN AKP'DEN
ALACAĞI VAR
Her bir üreticinin AKP'den 48 bin lira alacağı olduğunu da iddia eden Güngör, “Üreticiye Gayrisafi Yurt İçi Hasıla'dan verilen hep, binde 4 ile 6 arasında kaldı. Bütçeye 22 milyar lira tarım desteği ayrılmıştı. Buradan düşecek GYİH'yi hesaplarsak, çiftçi kayıt sistemine dahil her bir üreticinin AKP'den 48 bin lira alacağı var demektir. Gizli maliyetler de yüksek, her şey dışarıdan geliyor çünkü. Dolar ve euro hep yükseliyor ve üretici de bunları kullanmak zorunda. Kullanmazsa zarara giriyor. Bu politika doğru değil. Söylenenler hep lafta kalıyor. İster hayvansal ister bitkisel üreticilik yapan üretici olsun. İkisinde de durum aynı” diye konuştu.
BU AYIP BİZE YETER
Türkiye'de birkaç ürün dışında bütün ürünlerin dışarıdan alındığını da ifade eden Başkan Güngör, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “İthal ettiğimiz ürünler arasında ne yazık ki hayvan, saman, buğday, arpa, patates ve soğan bile var. Her türlü ürünü yetiştirebilecek bir ülkeyiz. Üstelik tarım alanlarını da korumuyoruz. 2002'den bu yana işlenebilir tarım arazisi, 26,5 milyon hektardan 23,2 milyon hektara düştü. Meralar da, 16,5 milyon hektardan 10,5 milyon hektara düştü. Bunları korumazsan ekim alanları da daralır, çiftçilerin sayısı da azalır. Kayısı, fındık, üzüm, Antep fıstığı gibi ürünler açısından dünya piyasasına hakimiz. Özellikle fındık ve kuru üzümde. Kayısı da aynı şekilde. TÜİK rakamlarına bakıyorum, fındık, kayısı, kuru üzüm ithal etmişiz. İncirde de dünya lideri sayılırız. ZMO'nun incir raporu var. İncir ithal etmişiz, bu ayıp bize yeter."
TARIM POLİTİKAMIZ YOK!
Ülkemizde bir tarım politikası olmadığının altını kalın
harflerle çizen Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Başkanı Özden Güngör, "İktidar
sürekli TMO'ya ithalat izni veriyor. 17 yılda 60 milyon ton buğday ithal
etmişiz. 16 milyar dolar dışarı ödedik, 17 yılda. Buğday ekim alanı 92 milyon
dönümden 72 milyon dönüme düştü. Geçen yıl buğday kilosunun maliyeti 1 lira 50
kuruştu, devlet üreticiye 1 lira 35 kuruş verdi. Türkiye ithalat cenneti haline
geldi. TMO'ya sürekli ithalat yetkisi veriliyor. Ülkemizde bir tarım politikası
olmalı ve bakandan bakana değişmemeli" diyerek tepkisini dile getirdi. Kubilay ELDEMİRCİ