İlgezdi'nin açıklamalarına göre, 2013 yılından bu yana çıraklık ve stajyerlik gibi eğitim amaçlı programlara katılan çocukların sayısında ciddi bir artış yaşanıyor. Özellikle Sosyal Güvenlik Kurumu'nun verilerine göre, son 10 yılda çırak sayısında 232 bin 604'lük bir artış gözlendi ve bu rakam 553 bin 344'e ulaştı. Benzer şekilde, stajyer ve kursiyer sayısında da dikkate değer bir artış yaşandı ve bu durum çocuk işçiliğinin yaygınlaşmasına neden oldu.
İktidarın Yaklaşımı: Çocuk İşçiliği Mi?
CHP'li İlgezdi, yazılı açıklamasında, iktidarın ve Milli Eğitim Bakanlığı'nın çocuk işçiliğini meşrulaştırdığını vurguluyor. Eski Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer'in 2023 yılında yaptığı açıklamaya göre, merkezi eğitim merkezlerine kayıtlı öğrenci sayısının 1 milyon 405'e ulaştığı ifade ediliyor. Ancak İlgezdi, bu övgülerin altında çocuk işçiliğinin yattığını ve bu durumun kabul edilemez olduğunu belirtiyor.
MESEM'ler: Eğitim Merkezi mi, İş Gücü Kaynağı mı?
CHP'li İlgezdi'ye göre, Merkezi Eğitim Merkezleri (MESEM'ler) adı altında yürütülen programlar, aslında çocuk işçiliğini meşrulaştırmak için kullanılıyor. Bu merkezlerde eğitim alan öğrenciler, staj adı altında ucuz iş gücü olarak kullanılıyor ve iş cinayetlerine maruz kalıyor. İlgezdi'nin vurguladığı gibi, çıraklık ve stajyerlik kavramları artık eğitim araçları olmaktan çıkmış, ucuz iş gücü kaynağına dönüşmüş durumda.
İş Cinayetlerinin Gölgesinde Çocuklar
İş Sağlığı ve Güvenliği Meclisi'nin verilerine göre, 2013-2023 yılları arasında en az 671 çocuk işçinin iş cinayetlerinde yaşamını yitirdiği belirtiliyor. Bu rakamlar, MESEM'lerdeki öğrenci sayısının artmasıyla iş cinayetlerinin de arttığını gösteriyor. Özellikle yoksulluk ve geçim sıkıntısı nedeniyle çocukların ucuz iş gücü olarak çalıştırıldığı ve bu durumun denetlenmediği vurgulanıyor.