Antalya’da Phaselis Antik Kenti, Antalyalı Mehmet Nuri Ersoy’un yönetimindeki Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından ihale edilerek ranta açılmıştı. 1. Derece Sit alanındaki yapılaşmaya kamuoyundan büyük tepki gelmişti. Yapılan eylemler ve açılan davalar sonucunda yürütmeyi durdurma kararı çıkmış ama bakanlık yargının kararına uymayarak alanda çalışmalarına devam etmişti. Yolsuzluk ve rant iddialarının gündeme geldiği konuda gece saatlerinde inşaat çalışmalarına dahi devam edilmişti. Konuya ilişkin açılan davada bilirkişi raporu kent ve kamu lehine verilirken bakanlığın yaptığı tahribatın kaldırılarak alanın eski haline getirilmesi isteniyor.
BAKANLIK YARGIYI DİNLEMEMİŞTİ
İhale sonrası tepkilere rağmen süren inşaat ile ilgili çevreciler mücadelelerini sürdürürken ortaya atılan yolsuzluk iddiaları da Kültür ve Turizm Bakanlığı’nı köşeye sıkıştırmıştı. 1’inci derece doğal sit alanı olan Phaselis Antik Kenti’nde Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın ihale ile verdiği inşaat çalışmaları yürütmeyi durdurma kararına rağmen hukuksuz şekilde devam etmişti.
YOLSUZLUK İDDİALARI VE İSTİFA İDDİASI
Süreç devam ederken TURAŞ’ın eski Genel Müdürü Tayhan Şimşek ise büyük bir yolsuzluk iddiasında bulunarak 22-25 milyon TL arasında ihale bedeli olduğunu ancak 48 milyon TL’ye yakın bir ihale bedeli ile verildiğini belirterek istifaya zorlandığını kaydetmişti. Yürütmeyi durdurma kararına ve yolsuzluk iddialarına rağmen Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un koyda açılış yapması da ‘Yasadışı açılış’ olarak gündeme gelmişti. Hatta bakanlık yürütmeyi durdurma kararını gece de çalışmalarına devam ederek delmişti. Mahkemenin atadığı bilirkişi raporu halkın lehine.
ŞARTNAMEYE AYKIRIYDI
Konuyla ilgili açıklamada bulunan Şehir Plancıları Odası Antalya Şube Başkanı Funda Yörük, “Antalya İli Kemer İlçesi Çamyuva-Tekirova Mahalleleri Beydağları Sahil Milli Parkında ve kısmen kıyıda, Phaselis Ören Yeri kapsamında yapılması planlanan Phaselis Antik Kenti Ören Yeri ve Bütünleyici Kıyı Alanları Çevre Düzenlemesi projesi ve alanda yapılan uygulamalar incelenerek; Alacasu- Cennet Koyu ile Bostanlı Koyu için Kültür Bakanlığı Yatırım ve İşletmeler Genel Müdürlüğü Proje İnşaat Daire Başkanlığı tarafından çizilmiş ve ihale edilmiş projede taşıma kapasitesinden fazla yapı planlanmıştır. Günlük kullanımın 500 kişiyi geçtiği ve bu sayının taşıma kapasitesinin üstünde olduğu, bu yoğun kullanımla birlikte endemik bitki türlerine, bölgenin habitatına, faunasına zarar verileceği, alan içinde bulunan tarihi dokunun zarar göreceği ve kısa vadede alanın tüm doğal, tarihi dokusunun bozulacağı yönündeydi. Alanda yapılan inşaat çalışmalarında mevcut toprak yolun genişletilmesi çalışmalarında ağaç ve bitkilere zarar verilirken, morfolojik yapının da bozulduğu, WC-İdari bina, günübirlik tesisler, su deposu, mescit vb. yapılar için yapılan kazıların derin ve kontrolsüz yapıldığı, alan içinde dökülen betonların toplam inşaat alanın yüzde 20 sini oluşturduğu, inşaat çalışmalarının peyzaj mimarı, inşaat mühendisi, mimar, arkeolog gibi uzman teknik insanlar tarafından kontrol edilmediği bu durumun genel şartname ve teknik şartnameye aykırı bir durum olduğu tespit edilmişti” hatırlatmalarında bulundu.
DAVA KAZANILDI AMA TAHRİBAT BÜYÜK
Başkan Funda Yörük, “Tüm bu tespitler ve uygun olmayan durumların ışığında bölgede yapılan projeye TMMOB Şehir Plancıları Odası Antalya Şubesi olarak açtığımız dava, TMMOB Peyzaj Mimarları Odası Antalya Şubesi’nin de aralarında bulunduğu diğer davalar ile birleştirilmiş olup Antalya 3. İdare Mahkemesi’nin atadığı bilir kişi heyetinin raporu doğrultusunda projenin iptalini bekliyoruz. Bilirkişi raporu her ne kadar lehimize olsa da yerinde maalesef yapılaşmaların tamamlanmış olması üzücü olup dava sonucunun gereğinin yapılması ve bundan sonra tarihi/doğal yapısı korunması gereken alanlarda Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın ve diğer ilgili kurumların gerekli hassasiyeti göstermesine vesile olmasını temenni ediyoruz” dedi.