Antalya Ticaret ve Sanayi Odası'nın (ATSO) Şubat Ayı Olağan Meclis Toplantısı'nın ardından meclis üyeleri, sektörel konularının görüşüldüğü bölümde sorunlarını dile getirdi. Bolu Kartalkaya’daki otel yangının ardından, yangın güvenliği ve oda kapılarının uzun süreli alevlere dayanması yönünde düzenlemeler olmuştu. Türkiye’nin turizmde dünyaya açılan kapısı konumundaki Antalya’da ise özellikle kent merkezinde 50’den fazla otel denetimlere takılmış ve kapanmıştı. Yaklaşan sezon öncesi kapı ve ek vergilerin gelmesinin turizmi olumsuz yönde etkilediğine dikkat çekildi.
36. Grup Otel ve Benzer Konaklama Yerleri Meclis Üyesi Emir Gündal, son günlerde Bolu Kartalkaya’daki otel yangınıyla alakalı sezonunun açılmasına bir ay kala kötü bir süreç içine girdiklerini bildirdi.
"Kapıları Yapacak Ne Firma Ne de Bütçe Var"
Kültür ve Turizm Bakanlığından genelgeler geçirildiğini dile getiren Gündal, “Burada özellikle birkaç noktada otelleri zor durumda bırakacak adımlar var. Otelleri taramaya başladılar. Zaten birçok otel kapandı. Özellikle ruhsat sorunu olanlar kapatıldı. Mevcut ruhsatlı olanlarla ilgili de mevzuat değişikliğine gidildi. Özellikle bir konunun altını çizmek istiyorum. Oda kapılarının yangına dayanıklı hale getirilmesiyle ilgili mevzuat. Bir fiyat topladım. Bunu zorunlu kılıyorlar bunun için bir süreç bütçe katkı yada teşvik söz konusu değil. Teşvik kanununda bile yangın kapıları geçmiyor, öyle bir durum var. 3000 bini aşkın otelin bulunduğu bir yerde her otelde 700-800 kapı var. Bunu sağlayacak ne bir tedarikçi nede bir bütçe var.” diye konuştu.
"Turizmcilerin Dayanmaya Gücü Kalmadı"
Turizm sektörünün 49 komitenin 48’ini sübvanse eden bir sektör olduğuna değinen Gündal, “Bununla ilgili olumlu adımların atılması lazım. Maliyetlerimiz de ciddi bir artış söz konusu. Her 7 bin 500 ödediğim gıdayla ödediğim bir mevzuda fatura 28 bin TL gelmiş. Gerekçesinde iki tane bilmediğimiz devlet katkılı direk devlete giden madde konmuş. Bunların toplamı 15 bin TL tutuyor ve bunu kendi otelim için söylüyorum. Böyle görünmez sürekli olan giderler turizmi olumsuz yönde etkiliyor. Sanırım beklentiye karşılık vergi oranı arttırılıyor yada ekstralar çıkıyor. Turizmcilerin buna dayanmaya gücü kalmadı. Bir çok otel kapanıyor. Sıkıntı yaşayan oteller var. Belki de turizm yangın mevzusundan dolayı çok büyük bir darbe yiyecektir.” görüşlerine yer verdi.
"Kaos Ortamı Yarattı"
24.Grup (Elektrik Enerjisi Üretim, Dağıtım ve İlgili Hizmet Faaliyetleri) Meslek Komitesi Meclis Üyesi İsmail Ekmekçioğlu, binaların yangından korunması yönetmeliğine göre oda kapılarının 30 dakika yangına dayanmasının istendiğini bildirdi.
Mevcuttaki denetim geçiren otellerin büyük çoğunluğunun eski yapılar olduğunu aktaran Ekmekçioğlu, “Güncel yönetmeliğe uygun yapılmadığı için yaşanan ciddi bir afet söz konusu. Devlet kanalları zamanında yapmadığı, gerçekleştirmediği bazı şeyleri hoş görerek, belgelendirme yapıp müsamaha tanıdıkları konularda, şuanda daha duyarlı hale geldiler. Buda bir kaos ortamı yarattı. Söz konusu tedarik zincirinde en kapasiteli firmalardan biri olmamıza rağmen ciddi bir kaos ortamı yarattı. Çünkü talep çok fazla ve karşılanabilmesi de mümkün görünmüyor. Hali hazırda şuanda otellerin açılış dönemi, ne kadar tahammül edebileceği edileceği de muamma. Denetimlerden sonra bizim otelimiz kapanacak mı yada ne kadar süre verilecek gibi ayrı soru işareti. Alınması gereken önlemlerin yanında tedarikçilerinde ciddi denetimden geçirilmelidir. Bizim yangın güvenliğine hizmet eden firmaların belge kriterleri ve standartları çok düşük kalıyor. Buda yanlış işlerin yapmasına sebep verebilen etkenlerden biridir.” ifadelerine yer verdi.
"Firmalar da Denetlensin"
Gözaltında olanlardan biriside yangın firmasının sahibi olduğunu aktaran Ekmekçioğlu, “İşini ciddi yapmaya ihtiyacı olan bir sektör, yeni olan firmaların bile 10 tanesinden 9’unun yanlış, standartlara uygun olmayan belgesiz ürünlerle yaptığı yanlış uygulamaların olduğunu görüyoruz. Yönetmelikten sonra mevcut binaların daha sık ve doğru denetlenecek ve yatırımcıların da bunu planlı şekilde iyileştirme yapılabilecekleri zamana yayılması gerekir. Bu talep hem karşılansın hem de yatırımı planlanabilsin.” ifadelerine yer verdi.
