Türkiye’de derinleşen yoksulluk yurttaşın belini bükmeye devam ederken Antalya’da barınma krizi de büyüyor. AKP iktidarının yanlış ekonomi politikaları her geçen gün hız kazanırken, emekçinin barınma sorunu da aynı ivme ile hareket ediyor. Antalya’da kurulan Kiracılar Yardımlaşma Platformu yaptıkları birçok yürüyüş ve basın açıklamasına ek olarak barınma krizi ile ilgili adım atılmazsa Ankara’ya yürüyeceklerini açıklamıştı. Attalos Meydanı’nda yaptıkları eylem ile birlikte ‘Rota Ankara’ diyen kiracılar siyasilerden barınma krizine yönelik kapsamlı bir çalışma yapılmasını talep etti. 

“MÜLTECİLER, TÜRK VATANDAŞININ ÜZERİNDE Mİ?”

Yapılan eylemde konuşan Kiracılar Dayanışma Platformu Kurucu üyesi Cengiz Kul, “Öncelikle konuya ülkemize mağdur gibi gelmiş, kendi ülkesini savunmaktan, korumaktan kaçmış aslında olmayıp Türk halkını mağdur etmiş mültecilerden bahsetmek istiyorum. Ülkemde Suriyelisi, Ukraynalısı, Rus’u, Arap’ı kimseye ucuz vatandaşlık verilmesini istemiyorum. Bizim ülkemiz değerli bir ülkeyken kendi ülkemize halk olarak sahip çıkamıyor bizler mülteci konumuna getiriliyoruz. Ülkemize savaş mağduru olarak gelen yabancılar artık bizleri istemiyor, bizlerin karısına kızına, çoluğuna çocuğuna, işine, evine göz dikiyorlar. Önce geçim derdi sonra mülteciler artık Türk halkının kâbusu oluyor. Yabancılar oturdukları sitelerde Türk halkını istemiyor, çocuklarımız okullarda sanki yabancı bir ülkedeymiş gibi dışlanıyorlar. Nereye kadar bu durum bu şekilde devam edecek kimse bu durumlara ülkemize döviz giriyor diye müdahale etmeyecek mi? Dar gelirli vatandaşlar olarak bizler size sorunla değil çözüm önerilerimizle geliyoruz” ifadelerini kullandı.

“HUZURUMUZ KALMADI”

Cengiz Kul, “Ülkemize gelen mülteci ve sığınmacıları göndermek, vatandaşlık verilirken şartların daha ağır olması, tahliye taahhütnamesinin kaldırılması, taban tavan fiyat uygulaması, belediyelerde denetim komisyonunun kurulması, bakanlığa bağlı şikayet hattı oluşturulması ve takibi, kiraların yalnızca ev sahiplerinin şahsi hesabına atılması, uymayanlara ciddi yaptırımlar getirilmesi, sokağa atılan, atılmak durumunda kalan vatandaşa sahip çıkılması, Türkiye geneli kira fiyatlarında rayiç bedel üzerinden asgari ücreti baz alınarak güncellenmesi ve yasalaştırılması ve daha birçok çözüm önerimiz bulunmaktadır. Artık iktidar partisinin bize ulaşarak veya biz ulaştığımızda bizi dinliyormuş gibi yapıp bir daha telefonumuzu açmayarak uyguladığı sistemin değişmesini devletimizin halkının yanında olmasını istiyoruz. Bizler bizlerin dertlerini dert edinen bir yönetim anlayışı bekliyoruz. Artık göz ardı edilmek istemiyoruz. Çünkü barınma konusu yüzünden sağlıkta huzurda kalmadı. Bu saatten sonra ilk rotamız Ankara olacaktır” diyerek siyasilere çağrı yaptı.

“KİRACILAR SOKAKTA”

Kiracılar Dayanışma Platformu üyesi Seda kul, “Bugün burada dünyanın en güzel şehri olan Antalya’da Türk halkının aç olduğundan, eğitim hakkının elimizden alındığından, paramız olmadığında sağlığımızda baktıramadığımızdan bahsetmek istiyorum. Evet az öncede dediğim gibi Türk halkı zor durumda, emekli, öğrenci, memur ve asgari ücretli çalışanlar aldıkları maaşın tamamını şuan ev kiralarına verdikleri gibi birde kirayı tamamlayabilmek için ek iş yapmak zorundalar. hastalandığımızda önceden hastane önlerinde kuyruk olurken şuan sadece evlerde kendi imkanlarımızla iyileşmeyi bekliyoruz. Kiracı olan vatandaşların büyük bir çoğunluğu zenginlerin bağışladığı askıda ekmeklerden alabilmek için ekmek kuyruklarında bekliyor. Öğrenciler bir emekle kazandıkları okullara kayıt yaptıramıyor çünkü barınma sorunu burada devreye giriyor. Hal böyle olunca geleceğe dair umutlarda tükeniyor. Asgari ücretin 11 bin 400 TL olduğu ülkemizde eşi çalışamayan, iki üç çocuklu bir ailenin 10 bin TL kira verip kalan bin 400 TL ile de hem çocuk okutup hem geçinmesi bekleniyor. Emekli olan yaşlılarımızın 7 bin 500 lira alıp hem kira, hem beslenme, hem sağlık dertleriyle uğraşıp bir de emekliliğin tadının çıkarılması bekleniyor. Emekli bir vatandaş evinde ayağını uzatıp oturamıyor ,tersine hastada olsa çalışmak zorunda bırakılıyor. Aynı sorunlarla dul yetim aylığı alanlar kısacası ülkemizde belli bir kesim dışında herkes zor durumda! Bizler artık o belli bir kesimin yemeseydiniz, gezmeseydiniz sizde ev sahibi olurdunuz baskısından çok bunaldık” diye konuştu.

Kapanan Yolda Halay çekerek yardım beklediler Kapanan Yolda Halay çekerek yardım beklediler

“ARABULUCULUK ÇÖZÜM DEĞİL”

Kiracılar Dayanışma Platformu üyesi Şerife Yavuz ise “Bugüne kadar hiçbir şekilde siyasi kanallardan bizlere bir ulaşım olmadı. Ancak bizler kendilerine ulaşmak için her gün bir yere savruluyoruz. Şu an iktidar olan parti milletvekillerine hiçbir şekilde ulaşamıyoruz. Halkın seçtiği milletvekili halkının yanında olmuyorsa, kendisi ulaşılamaz olarak kalıyorsa bizler halk olarak neden oy kullanıyoruz? Bize sorunlardan haberdar olduklarını söylüyorlar fakat biz bir senedir bu konuda verdiğimiz mücadelemizde hiçbir olumlu faaliyet göremiyoruz. Çözüm olarak getirilen arabuluculuk sisteminin büyükşehirlerde özellikle Antalya, İstanbul, Ankara ve İzmir de çokta etkili olmadığını tersine daha fazla ev sahibinin davaya yöneldiğine şahit oluyoruz. En başından beri yüzde 25’in arabuluculuğun çözüm olmadığını dile getiriyoruz. Fakat nedense ısrarla kimse bizi görmüyor, duymuyor. Yara bandı değil yasa istiyoruz” açıklamasını yaptı.

Editör: Kamer Durdu