CHP listelerinden seçilen Gelecek Partisi’nden istifa ettikten sonra AKP’ye katılarak MKYK üyesi olan Antalya Milletvekili Serap Yazıcı Özbudun, siyasi geçişiyle ilgili ortaya atılan iddialara karşı sessizliğini bozdu. CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in partisinin grup toplantısında yaptığı açıklamaya yanıt veren Özbudun, sürecin detaylarını kamuoyuyla paylaştı.
Özgür Özel’den Çarpıcı Açıklamalar
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin grup toplantısında, Özbudun’un daha önce CHP’ye katılmak istediğini, ancak partisinin grup düşme riski olduğu için kendisini kabul etmediklerini ifade etti. Konuyla ilgili açıklamasında Özel, şu sözleri kullandı:
"Antalya milletvekilimize gitti. 'Tek adam rejimine itiraz benim partimde yeterli değil. Cumhuriyet Halk Partisi'ne geçmek istiyorum' dedi. Antalya milletvekilimizle birlikte bana geldiler. Ben kendisine, 'Partinizin bir grubu var. İstifanızla grubunuz düşebilir. Grubu düşüren olmayın. Biz o grup düşmesin diye o gruba milletvekili veren partiyiz' dedim. 'Partinizden ayrılsanız bile uzunca bir süre geçmeden alamayız. Çünkü biz bir başka partinin milletvekiline göz koyan bir parti değiliz' dedim. 'İstifa etseniz de, bize gelme iradenizi söyleseniz de ben partinizin genel başkanına bir telefon açmak, durumdan haberdar etmek zorundayım' dedim, şahitlerin huzurunda konuştum. Bu kişi bizden gitti, sonra Adalet ve Kalkınma Partisi'ne geçti."
Serap Yazıcı Özbudun Sessizliğini Bozdu
Özel’in sözlerine sosyal medya üzerinden uzun bir açıklama yaparak yanıt veren AKP Antalya Milletvekili Serap Yazıcı Özbudun, Özel’in iddialarını yalanladı. CHP’ye katılmak gibi bir düşüncesinin hiç olmadığını belirten Özbudun, yaşanan süreci detaylarıyla anlattı.
“Gelecek Partisi'nde Devam Edersem Siyasette Hiçbir Geleceğim Olmayacağını Söyledi”
CHP’li isimlerin kendisiyle iletişime geçtiğini ve partiye katılması için davet aldığını söyleyen Özbudun, “CHP Genel Başkanı Sayın Özgür Özel'in bugün hakkımda yaptığı gerçek dışı beyanlara cevabımdır. 9 Ekim 2024'te Antalya'da katıldığım bir fuar açılışında Gelecek Partisi eski üyelerinden, şu anda Antalya Kepez Belediye Meclisi CHP üyesi Sayın Berna Polat'la karşılaştım. Kendisiyle Agora Antalya AVM'de bir kafede oturduk ve sohbet ettik. Bu sohbete danışmanım da dâhildi. Berna Hanım, Gelecek Partisi'nde kalmaya devam edersem siyasette hiçbir geleceğim olmayacağını söyledi. Ben de kendisine böyle bir kaygımın olmadığını, bir mesleğim olduğunu, dönemin bitiminde bir üniversitede en azından part-time bir iş bulabileceğimi, evimde kitap yazarak entelektüel tatminimi sürdürebileceğimi ifade ettim.” dedi.
“Partinizle Aramda Bir Doku Uyuşmazlığı Var”
Özgür Özel ile yaptığı görüşmeye dair detayları paylaşan Özbudun, CHP Genel Başkanı’nın kendisini partiye katılmaya davet ettiğini, ancak kendisinin reddettiğini öne sürdü. Özbudun, "Sayın Genel Başkan, öncelikle davetiniz için teşekkür ederim." dedim. "Ancak Partinizle aramda bir doku uyuşmazlığı olacağını düşünüyorum. Ne dersiniz?" diye karşılık verdim. Bu doku uyuşmazlığının gerekçelerini aşağıdaki biçimde sıraladım. Birincisi ve en önemlisi, 367 krizini yarattınız. Biz bu krizin Anayasaya aykırı olduğunu Ergun Hocamla beraber hararetle savunduk. Yarattığınız bu kriz, sonuçta 2007 Anayasa değişikliğine yol açtı. Bu değişiklikle Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesini sağlayan kural kabul edildi. Bu Anayasa değişikliği ise bugün yakınmakta olduğumuz Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin zeminini hazırladı. Ben de lâiklik ilkesinin önemine inanıyorum. Çünkü bu ilke, gerçekte din hürriyetinin güvencesidir. Ancak bir kadını lâikliği koruduğunuz gerekçesiyle din hürriyeti ve eğitim hürriyeti, din hürriyeti ve çalışma hürriyeti arasında tercihte bulunmaya zorlayamazsınız. Dindar bir erkek hem din hürriyetine hem de eğitim-öğretim ve çalışma hürriyetine aynı anda sahip olduğuna göre bir kadın bu haktan mahrum edilemez. Bu noktada da sizden ayrılıyoruz. 2007 yılında Ergun Hocamın başkanlığında hazırladığımız Sivil Anayasa Taslağı'nı okumadan bizleri şeriatı ve federalizmi getirmekle suçladınız. Böylece Türkiye'nin önündeki çok büyük bir fırsatı engellediniz. Sayın Genel Başkan, bu taslağı hiç okumuş muydunuz?" ifadelerini kullandı.
“Son Noktayı Koydum”
Konuşmaları sırasında AKP’den bir teklif geldiğini ifade eden Özbudun, “Özgür Özel aramızda bu diyalog cereyan ederken görmediğim için fark etmeyeceğimi zannederek bir yandan elindeki cep telefonundan yazışmalar yapıyordu. Aslında bu diyaloğa tam olarak konsantre değildi. Bu, şahsıma yönelik büyük bir saygısızlık olduğu için 'Sayın Genel Başkan sizin yarın İstanbul seyahatiniz varmış. Benim de Genel Kurulda olmam gerekiyor' dedim. 'O nedenle izninizi rica ediyorum' diye ekledim. Üstelik 'Sayın Genel Başkan, bana Ak Parti'den de bir davet var. Henüz kararımı vermedim.' diye son noktayı koydum.” ifadelerini kullandı.