Antalya Eski Emniyet Müdür Yardımcısı Akif Aktuğ, milletvekillerine, emekli olanlar da dahil olmak üzere trafik cezası yazılmaması konusuna dikkat çekti. Bu duruma tepki gösteren Aktuğ, adalet vurgusu yaptı.
Antalya Eski Emniyet Müdür Yardımcısı Akif Aktuğ, sosyal medya hesabından, trafik kurallarının istisnasız uygulanması gerektiğini vurgu yaparak kamu görevlileri ve siyasetçilere tanınan imtiyazları eleştirdi. Aktuğ, kural ihlallerine karşı polis memurlarının baskı altına alınmamasını ve hukukun herkese eşit uygulanması gerektiğini ifade etti.
"Yakınları Dahil Herkese Ceza Uygulanmalı"
Aktuğ, trafikten sorumlu emniyet müdür yardımcısı olarak görev yaptığı süre içerisinde, kendi yakınları da dahil olmak üzere herkese eşit muamele ettiğini şu sözlerle anlattı:
"Antalya'da trafikten sorumlu emniyet müdür yardımcısı olarak görev yaptığım bir tarihte bir akşam telefonum çaldı. Bir polis memuru hız sınırını aşan bir sürücüye ceza yazmak üzereyken soyadı benzerliğinden dolayı sürücüye beni tanıyıp tanımadığını sormuş. Abim olduğunu öğrenince de beni aramış ve “Nasıl ceza yazayım ben şimdi?” diye sormuştu. Ben de polise, abime neden durdurulduğunu anlatmasını ve eğer bir daha hız sınırını aşmayacağına söz verirse, plakasını alıp ceza yazmadan bırakmasını söyledim. Abim bu duruma çok sevinmiş ve benimle gurur duymuştu. Ancak, abim ayrıldıktan sonra ekibe, talimatım gereği plakasına trafik cezası yazıp makbuzu bana getirmelerini söyledim. Ekip şaşırmıştı ama emri yerine getirdiler. Abimin trafik cezası ödendi. "
Siyasetçilerin Ayrıcalık Talebi Baskı Yaratıyor
Bazı nüfuzlu kişilerin ve milletvekillerinin trafik cezalarından muaf tutulmak istediklerine dikkat çeken Aktuğ, "Bu olay, en yakınım dahil olmak üzere, kuralları istisnasız bir şekilde uygulamamız gerektiğini ve ekip arkadaşlarımın bu kararlılığı bilmesi gerektiğini göstermesi açısından önemliydi. Ancak, abim gibi farklı statülerde ceza yazılmasını istemeyenler de vardı. Özellikle, bazı nüfuzlu kişiler ve milletvekilleri, trafik kurallarını ihlal ettiklerinde ceza almaktan muaf tutulmak istediler. "Sen benim kim olduğumu biliyor musun?" veya "haritadan yer seç" gibi ifadelerle polis memurlarımızı sindirmeye çalıştılar. Hatta, bir milletvekilinin kural ihlali sonucu ceza yazılmak istendiğinde, "Benim aracımı nasıl tanımazsınız, konuşurken uzak dur tükürüklerin aracıma geliyor" dediğini bile televizyonda gördük. Bu durum, polis memurlarımızın moralini bozuyor ve görevlerini yapmalarını zorlaştırıyordu. Bu tür sorunlarla başa çıkmak ve trafik güvenliğini sağlamak amacıyla, o dönemdeki iktidar partisinin il başkanıyla görüştüm. Durumu kendisine anlattım ve siyasi destek istedim. İl başkanı da anlayışla karşıladı ve bize destek vereceğini belirtti. Gerçekten de uygulama süresince herhangi bir siyasi zorlukla karşılaşmadık. Türkiye'de kuralları istisnasız uygulamak zordur. Siyasiler ve etki grupları gerçeği vardır. Önceden onların onayını aldık ki, istisnasız kuralı uygulayabildik." dedi.
Milletvekillerine Trafik Cezası Yazılmaması Gündemde
Son dönemde milletvekillerine, emekli olanlar da dahil olmak üzere, trafik cezası yazılmamasını ve tartışmalara neden olan düzenlemeyi eleştiren Akif Aktuğ şu ifadeleri kullandı:
"Şimdi ise milletvekillerine, emekli olanlar da dahil olmak üzere, ceza yazılmaması gibi bir durum gündemde. Hukuktan bu kadar uzaklaşılabilir mi? Neden ayrıcalıklı olsunlar ki? Bu durum, demokratik bir ülkeye hiç yakışmıyor. Herkesin eşit olduğu bir hukuk devletinde, milletvekillerinin trafik kurallarını ihlal etme ayrıcalığı neden olsun ki? Demokrasi kurallar ve kurumları ile yaşar."
"Trafik Kazalarının Önlenmesi İçin Kurallar Tavizsiz Uygulanmalı"
Meslek hayatı boyunca trafik kazalarının en büyük nedenlerinin hız ihlali ve emniyet kemeri kullanımı eksikliği olduğunu kaydeden Aktuğ, "Meslek hayatım boyunca, ölümlü ve yaralamalı kazaların en büyük nedenleri arasında emniyet kemeri kullanımının azlığı ve hız sınırının aşılması olduğunu gördük. Hız ihlali ve emniyet kemeri kullanmaksızın araç kullanımından savaşlardan daha fazla insanımızı kaybediyoruz. Yaralama sonucu kalıcı hasarlar oluşuyor. Manevi boyutu ile birlikte maddi kaybın incelenmesinde (Adnan Kahveci, Recep Yazıcıoğlu ilk aklıma gelenler ve yaralamalı kazaların sonucu tıbbi masraflar, işgücü kaybı) sonuç daha iyi anlaşılıyor. Almanya’da araç sayısı neredeyse bizim iki katımız ancak ölümlü-yaralamalı kazalarda bizim kayıplarımız onların iki katı. Bu kazaları önleyebilmek için trafik kurallarının etkin bir şekilde uygulanması gerekir. Ceza adaletinin sağlanması için, kuralları ihlal eden herkese istisnasız bir şekilde ceza uygulanması gerekir." dedi.
"Adalet, Ya Herkes İçindir Ya da Hiç Kimse İçin"
Gustav Radbruch'un "Adalet, ya herkes içindir ya da hiç kimse için" sözüne de atıfta bulunan Akif Aktuğ, "Bu söz, adalet ilkesinin evrenselliğini ve herkes için eşit uygulanması gerektiğini vurguluyor. Trafik kuralları da bu ilkeye tabidir. Herkesin can güvenliği eşit derecede önemlidir ve kuralları ihlal edenlerin ayrıcalıklı olması kabul edilemez. Direksiyon başında olan kişinin ismi "sürücüdür" statüsü ne olursa olsun kurallara uymak zorundadır." diyerek sözlerini noktaladı.