Jeotermal alanların önemine dikkat çeken Prof. Dr. Ahmet Ercan, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, bu alanların depremlerle ilişkisine vurgu yaptı. Ercan, 7 büyüklüğündeki depremi işaret ederek, Afyon, Germencik, Nazilli, Aydın, Denizli, Buharkent, Salihli, Bursa, Balıkesir, Simav, Dikili, Gümuldür, Erzincan, Erzurum, Ladik ve Bolu gibi bölgeleri örnek gösterdi.
Jeotermal Alanlar ve Depremler Arasındaki Bağlantı
Prof. Dr. Ahmet Ercan'ın paylaşımında belirttiği üzere, jeotermal alanlar genellikle depremlerle ilişkilendirilir. Bu alanlar, yer altındaki enerji kaynaklarının etkileşimiyle sık sık depremlere sahne olabilirler. Ercan, özellikle Türkiye'nin çeşitli bölgelerindeki jeotermal potansiyeli yüksek alanlara dikkat çekerek, bu bölgelerin deprem riskine karşı daha hassas olabileceğini vurguladı.
Her Deprem Yeni Bir Enerji Kaynağı mı?
Ercan'ın paylaşımında yer alan önemli bir nokta da, her depremin yeni bir enerji kaynağı yarattığına dairdi. Jeotermal alanlardaki depremlerin, yer altındaki enerji dengesini değiştirerek yeni jeotermal kaynakların ortaya çıkmasına neden olduğunu belirten Ercan, bu durumun jeotermal enerji potansiyelini artırabileceğini ifade etti.
Prof. Dr. Ahmet Ercan'ın uyarıları, jeotermal alanların ve depremlerin incelenmesi gereken önemli bir konu olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Bilimsel araştırmaların, bu alanlardaki jeotermal aktivitelerin yanı sıra deprem riskinin de belirlenmesinde kritik bir rol oynayabileceği unutulmamalıdır.