Prof. Dr. Naci Görür, 17 Ağustos 1999 depreminin 25. yılında, Türkiye’nin deprem hazırlıklarında sınıfta kaldığını söyledi, yapılması gereken eylem planını madde madde sıraladı.

17 Ağustos 1999 Depreminin 25. Yılı

Ülkemiz, 21. yüzyıla 17 Ağustos ve 12 Kasım 1999 tarihlerinde gerçekleşen ve kamuoyunda Kocaeli ve Düzce depremleri olarak bilinen depremlerin açtığı yaraları sararak girdi. Ancak aradan geçen 25 yılda, Bingöl, Elazığ, Van, İzmir, Kahramanmaraş gibi Türkiye’nin dört bir yanında gerçekleşen depremlerle sınıfta kalmaya devam ediyoruz.

Uyarılar Dikkate Alınmadı

TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası ve birçok jeoloji mühendisi, sayılan tüm bu depremlerden önce defaatle uyarılarda bulundu. Raporlar hazırlandı ancak bu uyarılar dikkate alınmadı. Prof. Dr. Naci Görür, yaşanan bu durumun sadece ülke coğrafyasında jeolojik bir fay değil, ekonomik, sosyal ve siyasal hayatımızı parçalayan fayları da gözler önüne serdiğini belirtti.

Türk Hava Yollarının 38 Seferi İptal oldu Türk Hava Yollarının 38 Seferi İptal oldu

Jeoloji mühendisleri olarak, yıkıcı afet zararlarına yol açan nedenlerin ülkedeki sosyoekonomik koşullardan ve siyasal tercihlerden bağımsız olmadığını ifade eden Görür, afet güvenliğinin sağlanmasının siyasal bir kararlılık alanı olduğunu vurguladı. Ayrıca, ulusal afet politikasızlığımızı gidermek için stratejik bir deprem planının ivedilikle hazırlanması gerektiğini belirtti.

Prof. Dr. Naci Görür, 17 Ağustos 1999 Depreminin 25. Yılında, Türkiye’nin Deprem Hazırlıklarında Sınıfta Kaldığını Vurguladı. -1

Naci Görür'den Deprem Eylem Planı

Prof. Dr. Naci Görür, yapılması gereken eylem planını madde madde sıraladı:

  • Depreme dirençli yerleşim alanları oluşturulmalı ve tüm yerleşim alanları depreme dayanıklı hale getirilmelidir.
  • Kentlerin mikro-bölgeleme çalışmaları tamamlanmalı, imar ve iskan bu çalışmanın verilerine göre planlanmalıdır.
  • Deprem tehlike haritaları güncellenmeli ve tahmini hasar analizleri yapılmalıdır. Heyelan, çığ ve su baskını gibi diğer doğal afet risk haritaları da üretilmeli ve planlama süreçlerinde kullanılmalıdır.
  • Kentsel ve kırsal altyapı hizmetleri için gerekli jeolojik ve jeoteknik etütler yapılmalı, denetim süreçleri sıkılaştırılmalıdır. Ayrıca, yeraltı suyu kaynakları korunmalı ve doğru yönetilmelidir.
  • Yapı denetim yasasına uygun olarak, yapı denetim kuruluşlarının denetim fonksiyonları etkin bir şekilde yerine getirilmelidir.
  • Jeolojik farkındalık artırılmalı, jeoloji dersi ilköğretimden başlayarak eğitim müfredatına dahil edilmelidir.

Kaynak: Haber Merkezi