Türkiye Komünist Partisi (TKP) üyesi gençler, Ankara Sakarya Caddesi’nde hükümetin gençlik politikalarını protesto etti. Eğitim sisteminden ekonomik eşitsizliğe, müfredattan tarikat yurtlarına kadar birçok sorunu gündeme taşıyan gençler, “Eşit, laik, bağımsız bir Cumhuriyet için buradayız” mesajı verdi.
Sakarya Caddesi’nde “Boyun Eğmeyen Gençler” Buluşması
TKP Gençlik üyeleri, 13 Nisan 2025 Pazar günü Ankara’nın merkezi noktalarından biri olan Sakarya Caddesi’nde toplandı. “Geleceksiz değil, gelecek biz olacağız” yazılı pankart önünde yapılan basın açıklamasının ardından öğrenciler, “Boyun Eğme” pankartı açarak hükümetin gençlik politikalarına karşı tepkilerini dile getirdi.
“Siyasi Bir Kuvvet Oluşturmanın Vakti Geldi”
Protesto sırasında TKP Parti Meclisi Üyesi Umut Araz basın açıklaması yaptı. Araz, Türkiye’nin dört bir yanındaki üniversite ve liselerde öğrencilerin ayağa kalktığını belirterek şu sözleri kaydetti:
"Meydanları dolduran ve boyun eğmeyen gençlerin ortak bir hayali var. Eşit, laik, bağımsız bir Cumhuriyet kurmak. O Cumhuriyet'i kurmak için haftalardır sokaklara döktüğümüz öfkeyi büyütmenin, siyasi bir iradeye dönüştürmenin, bu düzenden hesap soracağımız bir siyasi kuvvete dönüştürmenin vakti. Biz bu ülkenin boyun eğmeyen, direnen gençleriyiz" ifadelerini kullandı.
Protesto Gerçekleşti
Sakarya Caddesi'nde bir araya gelen TKP) üyesi öğrenciler protesto eylemi yaptı. "Geleceksiz değil, gelecek biz olacağız" yazılı pankart önünde basın açıklaması yapan öğrenciler, açıklamanın sonunda "Boyun Eğme" pankartı açtı. Eylemde öğrenciler, eğitimdeki sorunlara, gelir eşitsizliğine ve hukuksuzluklara dikkati çekti. Açıklamanın ardından grup, Sakarya Caddesi'nden "Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz” "Şeriata, faşizme, karanlığa geçit yok", "Boyun eğme, memlekete sahip çık" sloganları atarak Konur Sokak'a yürüdü.
Açıklama Yapıldı
TKP adına açıklama yapan Parti Meclisi Üyesi Umut Araz, şunları söyledi:
"Türkiye’nin dört bir yanında, üniversitelerde, kent meydanlarında, liselerde öğrenciler ayağa kalktı. Bu kadar genç haftalardır neden sokakta, onu anlatacağız. Anlatacağız ki görsünler. Bazıları, ‘Bu gençlerin kökü dışarda. Bu gençler, bu memleketin gençleri değil’ diyorlar. Bu memleketin sahibinin kim olduğunu hep birlikte sokaklarda anlatacağız. Bu memleket bizim; ne tarikatların ne de holdinglerin. Bu ülkenin dört bir yanında tarikatlar yuvalanmış, gençleri zehirlemeye çalışıyorlar. Gençler, tarikat yurtlarında can veriyor. Bu ülkenin gençliğini işsizliğe mahkum edenler, bu ülkenin utancıdır. Üniversitelerde kurtlu yemekler, önünde saatlerce beklediğimiz yemekhane ve otobüs sıraları var. Bugün bu üniversiteleri öğrencilere dar edenlerden hesap sormak için buradayız. Liselerdeki müfredatın içi boşaltılmış, bilimsel temellerden yoksun hale getirilmiştir. Liseleri tarikatlara açtılar, içeride adım adım yuvalanıyorlar. Çocuk işçiliğinin adını ‘MESEM’ koydular, çocuk işçiliği yasallaştırmaya çalışıyorlar. Bu kadar kısa sürede bile 12 öğrenci can verdiler. Haftalardır meydanları dolduran öfkenin kaynağında bu ülkenin gençlerini adım adım geleceksizliğe sürükleyen tarikat ve holding düzeni var. Meydanları dolduran ve boyun eğmeyen gençler belki çok farklı memleketlerden, üniversitelerden, liselerden bir araya geldiler ama onların ortak bir hayali var. Eşit, laik, bağımsız bir Cumhuriyet kurmak. O Cumhuriyeti kurmak için haftalardır sokaklara döktüğümüz öfkeyi büyütmenin, siyasi bir iradeye dönüştürmenin, bu düzenden hesap soracağımız bir siyasi kuvvete dönüştürme vakti. Biz bu ülkenin boyun eğmeyen, direnen gençleriyiz."