Milliyetçi Meslek Adamları Birliği’nin(MİLMAB) iftar
programında konuşan Meral Akşener, 16 Nisan referandumda sandıkların çok iyi korunduğunu
vurgulayarak, Yüksek Seçim Kurulu’nu (YSK)
suçladı, “ Ama biz hakemin hırsız ve sahtekar olduğunu bilemedik” dedi.
Akşener, “Milletimizi önce etnisite,
sonra mezhep olarak bölmeye çalıştılar. Başarılı olamayınca Cumhuriyeti
sevenler, Osmanlı'yı sevenler diye ayrıştırmaya çalışıyorlar” diye konuştu...
MHP’den ihraç edilen muhalif kanadın lider isimlerinden
Meral Akşener, Milliyetçi Meslek Adamları Birliği’nin(MİLMAB)The Marmara
Oteli’ndeki iftar programına katıldı. Bin civarında davetlinin katılıdığı iftar
programının konukları arasında Akşeher gibi MHP’den ihraç edilen Isparta
Bağımsız Milletvekili Nuri Okutan, Merkez Bankası eski Başkanı Durmuş Yılmaz,
MHP’li eski milletvekilleri eski il,ilçe ve ocak başkanları, eski belediye
başkanları ile CHP’li Konyaaltı Belediye Başkanı Muhittin Böcek yer aldı.
MHP’liler tamamı kadınlardan oluşan protokol masasında oturan
Meral Akşener’le fotoğraf çektirmek için yarıştılar.. MİLMB Başkanı Musa
Ertugan’ın açış konuşmasından sonra kürsüye gelen Akşener, 16 Nisan
referandumuna ilişkin çarpıcı açıklamalar yaptı. Referandum öncesinde
yaptırdığı ankette yüzde 54 hayır, yüzde 46 evet çıktığını söyleyen Akşener, oy
kullanma ve oyların sayım ve dökümü sırasında sandıkların korunması konusunda
iyi organize olduklarını, böylece önceki seçimlerde olduğu gibi oyların sandığa
girişi ve çıkışında çalınmasına mani
oldukları belirtti.
YÜKSEK SEÇİM KURULU ŞİKE YAPTI
Referandumu Yüksek Seçim Kurulu’nun(YSK) şike yapması nedeniyle kaybettiklerini öne
süren Meral Akşener, şunları söyledi : Amla biz bilemedik ki hakem sahtekarmış,
hırsızmış. 1950’de oyların güvenli kullanılması ve sayımı için kurulan YSK’nın
sahtekarılğı yüzünden kaybettiğimiz referandumun meşruluğu tartışılıyor”
Akşener, "1 Kasım seçimlerinden sonra 'MHP bu oy
oranını hak etmiyor, biz bir değişiklik yapılmasının doğru olduğunu düşünüyoruz
ve olağanüstü kongre yapalım, pek çok aday arkadaşımız vardı ve hangimiz
kazanırsa MHP'ye iktidar yolunu açacak bir iddialı projenin etrafında yol
yürüyelim" dediklerini belirterek, “Dediğimiz günden itibaren başımıza
gelenler herhalde pişmiş tavuğun başına gelmemiştir" dedi.
EYY BAHÇELİ İÇİN HİÇ SIZMAMAZ IM ?
‘Hayır’ kampanyasını yürütürken teröristlikle, vatan
hainliği ile, FETÖ’cülükle suçlandığını
hatırlatan Meral Akşener, 16 Nisan referandumunda sandıktan ‘evet’
çıktığı andan itibaren Türkiye’nin uçacağını; kaçacağını, terörün bitip,
ülkenin heryerinin güllük gülüstanlık olacağını söyleyenlerin yüzlerinin
kızarıp kızarmadığını merak ettiğini söyledi. Akşener sözlerini şöyle sürdürdü
: “Bugün bu aziz Türk milletini yanıltmış olmaktan acaba utanıyorlar mıdır? O
günden bugüne şehit sayısını söylemeye kalbim el vermiyor. Ve dün bir
arkadaşımızın kızı, Aybüke öğretmen şehit edildi. Ve hapishaneden çıkan bir
hanımefendi kadar konuşulmadı. Songül Yarbay, bir Türkmen kızı, Yörük kızı,
Songül Yarbay namusuyla şerefiyle oynanarak bir kumpas sonucu vardı ya, kumpas
mahkemeleri ordudan atıldı. Aynı helikopterde biri FETÖ terör örgütünün
kumpasıyla, hani o günün başkanını savcısıydı ya, o kumpasla mesleğinden atılan
Songül Yarbay ve sonra kendisine iftira atılan ve hala denetimli serbestlikle
imza vermek durumunda olan Aydoğan Paşa aynı helikopterde beraber şahadet
şerbeti içtiler. Buradan sormak isterim; Songül Yarbay için utanmadan havuz
medyasında övgü düzenler, utanmıyorsunuz? Siz aynı hanımefendinin namusuna dil
uzattınız. Allah sizi kahretsin. Bugün ağıt yakıyorsunuz. Birisi çıktı 'asker
eşleri, sevgilileri, kızları soyunsunlar' dedi. Utanmıyor musunuz bugün ağıt
yakmaya, yüzünüz yere düşmüyor mu?
CUMHURİYETİ VE OSMANLI'YI SEVENLER AYRIŞMASI
MİLMAB Başkanı Musa Ertugan’ın açış konuşmasında kendisi
için ’son umut’ benzetmesi yaptığını belirten Akşener, “ Eve dönmüyorum,
babaanne olmuyorum. Hiç birimiz eve dönmeyeceğiz. Andım olsun şaibeli, kirli
referandumunun hesabını sormazsam namertim. Bundan sonra seçim sonuçlarının da
garanti altına alınması için de elden gayreti göstereceğim. Milletimizi önce
etnisite, sonra mezhep olarak bölmeye çalıştılar. Başarılı olamadılar
Cumhuriyeti sevenler, Osmanlı'yı sevenler diye ayrıştırmaya çalışıyorlar. Osmanlı ile Cumhuriyet. Osmanlı da bizim,
Cumhuriyet de bizim. Cumhuriyet de bizim, demokrasi de bizim. Bu aziz Türk
milleti de bizim, dolayısıyla dün etnisite, mezhep üzerinden bölemeyenler,
sandıkta, her alanda, ev ev, kapı kapı gezilerek gerçek Osmanlı tokadını işte
buradakiler atacak" dedi.(İbrahim
AKKAYA)