Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Millet İttifakı’nın İzmir mitinginde, “14 Mayıs’taki seçim, aslında bir referandum. İki tercih var önümüzde. Otoriterlik mi, demokrasi mi? Keyfilik mi, hukuk mu? Baskı mı, özgürlük mü? Tek akıl mı, ortak akıl mı? Korku mu, umut mu? Öfke mi, sevgi mi? Kriz mi, hukuk mu? Yoksulluk mu, zenginlik mi? Kara kış mı, bahar mı? Biz demokrasi diyoruz, zenginlik diyoruz, huzur diyoruz, özgürlük diyoruz. Millet olarak bunu istiyoruz ve bunu almak da en doğal hakkımız. Bahar diyoruz, bahar” dedi.
Millet İttifakı, bugün İzmir’de miting düzenledi. Cumhurbaşkanı Adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal ile Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu mitingde birer konuşma yaptı.
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, mitingde şunları söyledi:
“SİZLERE BİR GENÇLİK BORCUMUZ VAR, FARKINDAYIZ: Bu iktidar, ‘İş var ama gençler iş beğenmiyor’ diyor. Beğenmediğiniz ne varsa haklısınız. Bugünkü hayatınız çocukken hayal ettiğiniz hayata benzemiyorsa, bu ülkede yarınlarınızı göremiyorsanız elbette beğenmeyeceksiniz. Biz de beğenmiyoruz. Genç arkadaşlarıma sesleniyorum; bu ülkenin sizlere bir gençlik borcu var. Sizlere bir gençlik borcumuz var, farkındayız.
TÜRKİYE, EN YÜKSEK STANDARTLARI HAK EDİYOR: Bizim hedefimiz, her alanda Türkiye’yi Avrupa standartlarını yakalamış bir Türkiye. Çünkü Türkiye, her alanda en iyisini hak ediyor. Demokraside, temel hak ve özgürlüklerde, hukukun üstünlüğünde, ekonomide, eğitimde, sağlıkta, sanatta, hayatın her alanında ülkemiz en yüksek standartları hak ediyor.
Türkiye, dünyadan koptu, içine kapandı. 13 Mayıs’ta Avrupalı gençler Eurovision şarkı yarışmasını konuşacak. Türkiye katılmıyor bile. 2003 yılında Sertab Erener, ‘Everyway that I can’ diyerek bize büyük bir gurur yaşatmıştı. Birinci olmuştu. Yine aynı gururu yaşayacağız. Madonna’yı, Metallica’yı, Rammstein’ı, Roger Waters’ı, Rihanna’yı, U2’yu ve çok sayıda müzisyeni kendi ülkemizde ağırladık. Hepsi geldi Türkiye’ye. Türkiye, düzgün yönetildiğinde bütün Avrupa ve dünyanın gözbebeği oluyor. Yine dinleyeceğiz.
GENÇLER ALIP BİNSİN DİYE İMKÂN YARATACAĞIZ: TOGG hayali olan gençler, hayalinizdekilerin en iyisine layıksınız. İktidar ‘İşte ürettik’ diyor ama vatandaşlarımız uzaktan seyrediyor. Biz, gençler alıp binsin diye imkân yaratacağız. Telefon almak, bilgisayar almak, araba almak, ev almak hayal olmaktan çıkacak. İnanın, bütün bunlar çok çabuk gerçekleşecek.
İKİ TERCİH VAR: KARA KIŞ MI, BAHAR MI? BİZ BAHAR DİYORUZ: 14 Mayıs’taki seçim, aslında bir referandum. İki tercih var önümüzde. Otoriterlik mi, demokrasi mi? Keyfilik mi, hukuk mu? Baskı mı, özgürlük mü? Tek akıl mı, ortak akıl mı? Korku mu, umut mu? Öfke mi, sevgi mi? Kriz mi, hukuk mu? Yoksulluk mu, zenginlik mi? Kara kış mı, bahar mı?
Tüm Türkiye İzmir’i duysun, cevap net, tercih net. Biz demokrasi diyoruz, zenginlik diyoruz, huzur diyoruz, özgürlük diyoruz. Millet olarak bunu istiyoruz ve bunu almak da en doğal hakkımız. Bahar diyoruz, bahar.
İzmir, şimdi sizden bir söz almak istiyorum. 14 Mayıs’ta oy pusulasını önünüze aldığınızda, o oy verme kabinine girip de vicdanınızla baş başa kaldığınızda Sayın Kılıçdaroğlu’nun 13. Cumhurbaşkanı olmasına ‘evet’ diyecek miyiz? İkinci pusulada ister DEVA ister Saadet ister Gelecek isterse CHP için, CHP’nin oy pusulasının altına ‘evet’ diyecek miyiz? Söz mü? Ben sözümü aldım. İnanın hep beraber derin bir nefes alacağız. Nefes almamız kolaylaşacak millet olarak. Bu seçimi emekliler, işçiler, memurlar, gençler, esnafımız, çiftçimiz kazanacak. Bu seçimi, otoriter ittifakın görmezden geldiği milyonlar kazanacak. Bu seçimi tüm Türkiye kazanacak. Hazır mıyız? Haydi berekete. Haydi özgürlüğe. Haydi zenginliğe.”
ANKA