İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, farklı iş kollarından kadınlarla bir araya geldiği iftar programında; “İstanbul ittifakı olarak bu şehrin bütün duygularını, bütün hissiyatlarını, bütün maneviyatını, her şeyiyle, her yönüyle kendi ruhunda taşıyan bir süreci herkesle paylaşan bir belediye başkanınız ve bir belediye başkanı adayı olarak iddia ediyorum ki; bunu hep birlikte, büyük bir ittifak olarak gerçekleştireceğiz. İnşallah bu İstanbul ittifakı, beraber, güçlü bir Türkiye ittifakına dönüşecek ve bu süreçte Türkiye ittifakı olarak da buradaki bu anlayışı ve bu başarıyı, bütün Türkiye’ye hep birlikte yayacağız” dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, farklı iş kollarından kadınlarla bir araya geldiği iftar programında; “İstanbul ittifakı olarak bu şehrin bütün duygularını, bütün hissiyatlarını, bütün maneviyatını, her şeyiyle, her yönüyle kendi ruhunda taşıyan bir süreci herkesle paylaşan bir belediye başkanınız ve bir belediye başkanı adayı olarak iddia ediyorum ki; bunu hep birlikte, büyük bir ittifak olarak gerçekleştireceğiz. İnşallah bu İstanbul ittifakı, beraber, güçlü bir Türkiye ittifakına dönüşecek ve bu süreçte Türkiye ittifakı olarak da buradaki bu anlayışı ve bu başarıyı, bütün Türkiye’ye hep birlikte yayacağız” dedi.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, eşi Dilek Kaya İmamoğlu ile birlikte bugün farklı iş kollarından kadınlarla iftarda bir araya geldi. Beşiktaş’taki bir otelde yapılan iftar öncesinde konuşan İmamoğlu, sözlerine “Çok güçlü, çok sabırlı, bir o kadar da enerjik kadın topluluğunun karşısında olduğumun farkındayım. Benim için de tabii çok itinalı olmak zorunda olduğum bir ortamdayım. Zorlanıyorum şu anda. Daha spontane konuşabilirim ama dikkat edeceğim olabildiğince. Umarım hatasız bitirebilirim” diyerek başladı.

“KADINLAR HAK ETTİKLERİ YERDE DEĞİL”

Cumhuriyet'in 100 yıllık kazanımlarına karşın kadınların hak ettikleri yerde ve konumda olmadığının altını çizen İmamoğlu, “Bu gerçekle yüzleşmeden bir doğru yolu tariflemenin mümkün olmadığını düşünüyorum. Eşitliği şiar edinmiş bir ülkede kadınlara seçme-seçilme hakkını, eğitim hakkını, medeni haklarını çok erken dönemde vermiş bir Cumhuriyet'te karar vericiler olarak bu emanetin hakkını teslim etmek ne kadar çabalasak az ama hak ettiği seviyeye bunu taşıyamadık. Yani dünyada çok öncü hamlelerin kadınlar adına yapıldığı bir ülke olmamıza rağmen geldiğimiz seviye, gurur duyacağımız bir seviye değil. Elbette çok şey yapıldı. Elbette çok kazanımlar elde edildi. Bütün bu kazanımlar için fedakarlık yapan, hayatını ortaya koyan çok değerli insanları, burada hepinizin huzurunda minnetle anıyorum. Hayatını kaybetmiş olanlara rahmet diliyorum” dedi.

“KIZ BABASI SORUMLULUĞUYLA HAREKET EDİYORUM”

Bu anlamda sorumluluk duygusunun olduğuna vurgu yapan İmamoğlu, bunu tetikleyen en önemli unsurların başında kız çocuğu babası olmasının geldiğini belirtti. “Hiçbir kız çocuğunun asla haksızlığa uğramasına tabii ki tahammül edemem” diyen İmamoğlu, “Bugünün dünyasının yetenekleriyle, küçüklüğünden beri görüp büyümesini izlediğim kızıma yeteceğini düşünmüyorum. Dolayısıyla benim kızıma yetmeyen, hiçbir memleket kızımıza yetmeyecektir. Onun için yapacak çok işimiz var diye burada özellikle bu duygumu ifade etmek isterim” diye konuştu.

“KADIN YÖNETİCİ ORANINI YÜKSELTTİK”

İBB’de kadınların hayata, iş gücüne ve karar mekanizmalarına eşit katılımı konusunda değerli işler yaptıklarına dikkat çeken İmamoğlu, şunları söyledi:

“Bir kısmı devrim niteliğinde oldu. Örneğin bizden önce İBB’de 12 meslek dalında bir tek kadın çalışmıyordu. Bu meslekler, fiilen kadınlara kapatılmıştı diyebilirim. İnanın her birini, özenli çalışarak kadınlara açık hale getirdik ve gayet başarılı, çok üstün, güzel işlere imza attıkları alanlarda kadınların varlığını sağladık. Bugün İBB çatısı altında çalışan personel sayısını yüzde 15’ten yüzde 19’a çıkarttık. Tabii bu düşük gibi görünse de 4 puanlık bir artış, artık 100 bine yaklaşan bir sayıda, elbette ciddi bir sayısal değişim. Kadın yönetici oranını ciddi anlamda yükselttik. Mesela burada da genel sekreter yardımcılarımız var. Genel sekreter yardımcısı pozisyonunda bizden önce hiçbir kadın yönetici olmadığını, biz atamaları imzaladıktan sonra öğrendim. Hani, ‘Bizden önce öyle atanmamıştır’ diye bir şey düşünerek o atamaları yapmamıştım ama sonrasında danışmanım bana gelip ‘İlk kez kadın genel sekreter yardımcıları atadınız’ deyince gerçekten şaşırdım.

“İSPARK’TA KADIN ÇALIŞAN YOKTU”

Bizim dönemimizde kadın çalışma arkadaşlarımla bu kente hizmet etme onurunu yaşadık. Bütün bunları lütuf olsun diye değil, gerçekten kadınların iş gücünde ve karar mekanizmalarında yeterince yer almalarını sağlamak, çok önemli bir eşitlik ve adalet sorunu olarak gördüğümüz için yaptık. Zaten kadınları dışlayarak, bir adım geride bırakarak kadınların sesine kulak vermeden insani ve toplumsal kalkınma hedeflerine asla ulaşamayacağımızı biliyoruz. Bunu bildiğimiz için yaptık. Çok şaşırtıcı, çok üzücü verilerle karşı karşıya olduğumuzu ifade etmek isterim. Yani kocaman bir yapımız vardı. Görevi devraldığımızda koca İSPARK kurumunda bir kadın bile çalışmıyor olduğunu duymak, beni şaşkın bir hale düşürmüştü. 2 bine yakın çalışanı olan İSPARK’ta ve genel müdürlüğünün olduğu yerde kadın tuvaleti yoktu örneğin. Yani böyle bir işletmeyi devraldık. Aslında bu, özensizliğin belki de varabileceği en uç noktalarından biri olsa gerek.

“ÇOK ZAMAN KAYBETTİK”

Kadının iş gücüne ve karar mekanizmalarına katılımını ne kadar değerli olduğunu tecrübe etmekte olan bir belediye başkanı olarak söylüyorum. Kadınların insani ve demokratik haklarını kullanmasını fiilen engelleyen, eşitlik fikrinin önünde engel oluşturan tüm sosyal, ekonomik ve siyasi yapıları dönüştürmek için hep birlikte kararlı bir mücadeleyi vermek, bu noktada asla bir milim bile geri adım atmadan atılması gereken adımları da normalin üzerinde daha hızlı atarak bu süreci mutlaka başarıya kavuşturmak zorundayız. Çünkü çok zaman kaybettiğimizi düşünüyorum. Bu noktada İstanbul ittifakı olarak bu şehrin bütün duygularını, bütün hissiyatlarını, bütün maneviyatını her şeyiyle, her yönüyle kendi ruhunda taşıyan bir süreci herkesle paylaşan bir belediye başkanınız ve bir belediye başkanı adayı olarak iddia ediyorum ki; bunu hep birlikte büyük bir ittifak olarak gerçekleştireceğiz. İnşallah bu İstanbul ittifakı, beraber, güçlü bir Türkiye ittifakına dönüşecek ve bu süreçte Türkiye ittifakı olarak da buradaki bu anlayışı ve bu başarıyı bütün Türkiye’ye hep birlikte yayacağız.”

Kaynak: ANKA