Muğla'nın Seydikemer ilçesinde kaybolduktan 56 gün sonra cansız bedeni bulunan Şaban Ataş cinayetiyle ilgili dava, Fethiye 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmeye başlandı. Cinayetle ilgili olarak tutuklanan Şaban Ataş'ın eski eşi Emine Karabulut ve arkadaşı Burhanettin Öztürk, mahkemede olayın detaylarını anlattı.
Ağırlaştırılmış müebbet talebi
Cumhuriyet Savcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, cinayet suçlamasıyla yargılanan tutuklu sanıklar Emine Karabulut (44), oğlu Mert Ataş (23) ve Burhanettin Öztürk (46) hakkında "Tasarlayarak kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi. Sanıklardan Emine Karabulut'un annesi Durkadın Karabulut (85) ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı ve hakkında aynı suçlamayla dava açıldı.
Sanıklar mahkemede ifade verdi
Davanın ilk duruşmasında tutuklu sanıklardan Burhanettin Öztürk ve Mert Ataş SEGBİS aracılığıyla bağlanırken, tutuklu sanık Emine Karabulut ile adli kontrolle serbest kalan Durkadın Karabulut, mahkemeye bizzat katıldı. Mahkemede Şaban Ataş'ın oğlu Mehmet Ataş da hazır bulundu.
Eski eş cinayeti detaylarıyla anlattı
Mahkemede ifade veren Emine Karabulut, 2010 yılında boşandığı Şaban Ataş ile aynı evde yaşamaya devam ettiğini söyledi. Burhanettin Öztürk ile 2006'dan bu yana ilişkisi olduğunu belirten Karabulut, en küçük oğlunun Burhanettin Öztürk'ten olduğunu açıkladı. Olay gününü anlatan Karabulut, şu ifadeleri kullandı:
"Olay günü ben, annem Durkadın ve Mert vardı. Burhanettin 8 gibi geldi. Şaban'la bir yere gideceklerdi. Şaban'ı uyandır dedi. Evimiz dubleks, aşağıda mutfak ütte yatak odaları var. Kahvaltıya oturduk. Kahvaltıda annem, Burhanettin, Şaban vardı. Wifi konusunda tartışma yaşandı. Ben kablo aramaya gittim. O arada Burhanettin'in sesini duydum. Aşağı indiğimde Şaban'a bir şey vurulmuş. Diz üstünde duruyordu. Kan yoktu. Burhan, yukarıda yatan oğlum Mert'i çağırmamı istedi. Mert'i çağırmaya gittim uyanmadı. Yeniden aşağı indiğimde Burhanettin Şaban'ın boynuna ip dolamış sıkıyordu. Burhanettin'i ittirdim, ne yapıyorsun dedim. O da beni ittirdi. Tekrar yukarı çıkıp Mert'i çağırdım. Aşağıya indik. Mert, Burhanettin'in üstüne yürüdü. Onu da ittirdi. Burhanettin, Şaban'ın ceplerini boşaltmamı istedi. Sigara, telefon, para, anahtarları aldım. Cesedi halı örtüsüne sardık. Ben, Mert ve Burhanettin depoya indirdik. Mert taşımak istemedi ona baskı uyguladı."
Karabulut, Şaban Ataş'ın hesabından kendi hesabına 36 bin TL aktardığını da itiraf etti ve cesedi atma süreciyle ilgili şu detayları verdi:
"Seki'ye eşya götürecektik. Cesedi Mert, ben ve Burhanettin koyduk. Daha sonra Mert ve annem araca binmek istemedi. Baskı uygulayarak araca bindirdi. Seki'ye giderken Burhanettin'in belirlediği yere cesedi bıraktık. Üstünü örtmedi. Seki'ye gittik. Diğer eşyaları bıraktık. Gece 04.30'da cesedin yanına gittik ve Burhanettin çapa ile cesedin üzerini örttü."
Diğer sanıklar ne dedi?
Sanıklardan Mert Ataş, babasının cinayet günü elleri arkadan bağlı halde ve boğazında iple hareketsiz yattığını gördüğünü söyledi ve "Emniyete gidip her şeyi anlatmak istedim ama Burhanettin'den annem ve kardeşlerime zarar gelir diye korktum" dedi.
Durkadın Karabulut da benzer bir ifade vererek, "Ben cinayeti gördüm. Burhanettin önce Şaban'a sopayla vurdu, sonra cebinden çıkardığı ip ile boğdu. Bağırsaydım beni de öldürürdü diye korktum" dedi.
Sanık Burhanettin Öztürk ise suçlamaları reddetti ve "Cinayet ile hiçbir alakam yok. Bana iftira atılıyor" diye konuştu.
Mahkeme, sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar vererek duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.