Bolu Kartalkaya’daki otel yangınının tüm yönleriyle araştırılması amacıyla kurulan Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Araştırma Komisyonu, çalışmalarını sürdürüyor. Komisyonun on birinci toplantısında, yangın sonrası bilirkişi raporunu hazırlayan İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) akademisyenlerinden oluşan heyet dinlendi.
"Yangın Başladığında Alarm Çalsaydı, Herkes Kurtulabilirdi"
Komisyonda teknik bulguları paylaşan Prof. Dr. Servet Timur, yangının başladığı anda yangın alarm sisteminin devreye girmemesi nedeniyle can kayıplarının yaşandığını belirtti. Timur, "Yangın başladığında alarm çalmış olsaydı, yaklaşık 7 dakikalık bir kaçış süresi vardı. Herkes çıkabilirdi" dedi.
Ayrıca bazı odaların yangından etkilenmediğini ve dumanın sınırlı kaldığını belirten Timur, insanların refleks olarak ıslak havluyla kapıları kapattıklarını ancak bu önlemlerin bu büyüklükteki bir yangında yetersiz kaldığını vurguladı.
"Denetim İnsandan Bağımsız Hale Getirilmeli"
İTÜ Bilirkişi Heyeti Koordinatörü Dr. Hikmet İskender, raporlarının tamamen bilimsel verilerle hazırlandığını belirtti. Sabotaj ve patlayıcı ihtimallerine yönelik araştırmalar da yaptıklarını ifade eden İskender, “Mevzuat açısından bir eksiklik yok, ancak uygulamada ciddi sıkıntılar var. Denetim mekanizmaları insandan bağımsız çalışmalı” dedi.
"İmar Planlamasında İtfaiye Erişimi Göz Ardı Ediliyor"
Heyette yer alan Doç. Dr. Nuri Serteser, itfaiyenin yangın anında binaya erişemediğine dikkat çekerek, şehir planlamasında bu tür teknik unsurların yeterince değerlendirilmediğini söyledi. Denetimin sadece yapı ruhsatı aşamasında değil, bina ömrü boyunca sürdürülebilir şekilde yapılması gerektiğini vurgulayan Serteser, “Yetkilendirmenin yalnızca yeni binalar için değil, mevcut yapılar için de yeniden ele alınması gerekiyor” dedi.
"İl Özel İdarelerinin Kapasitesi Yetersiz"
Komisyonda söz alan Prof. Dr. Ramazan Çağlayan ise mevzuatta çeşitli karışıklıklar bulunduğunu ve yerel idarelerin kapasite sorunu yaşadığını belirterek, “İl özel idaresi bu tür denetimler için yeterli donanıma sahip değil. Bu sadece Bolu’ya özgü bir sorun değil, ülke genelinde yaşanıyor. Mevzuatın derlenip toplanarak sorumlulukların netleştirilmesi gerekiyor” diye konuştu.