Antalya’da Konyaaltı ilçesi Arapsuyu Mahallesi 12767 ada 10 parselde bulunan ve Bekir Kumbul döneminde yap-işlet-devret modeli ile yapılan Migros AVM’nin 25 yıllık işletme süresi 2023 yılının Aralık ayında doldu. Fuar, park bahçe alanı olarak kamuya ait olan parselin, 2000’li yılların başında yürütmeyi durdurma kararına rağmen yapımı devam etmiş ve intifa hakkı ile güçlendirilerek ticari faaliyete uygun şekle getirilmişti.
Kamuya Devredilmeli
25 Yıllık işletme süresi dolan MİGROS AVM’nin kamuya devredilmesi gerekirken, Antalya’da Büyükşehir Belediyesi mülkiyetindeki fuar alanı üzerinde yapılan Migros AVM’nin 10 yıl süreyle ihale edilmesi için düğmeye basılırken, 29 Şubat 2024 Perşembe günü yapılacak ihale Antalya Barosu’nu ayağa kaldırdı. Başkan Hüseyin Geçilmez, “Bu alan halkın geleceği” derken Baronun avukatı Mustafa Şahin, AVM’nin kaçak olduğuna dikkat çekti
Halkın Geleceğine Sahip Çıkılmalı
Antalya Barosu Başkanı Av. Hüseyin Geçilmez, ihaleye ilişkin olarak “Kentin yararına, Antalya’nın doğasına tarihine uygun bir yaklaşım bekliyoruz. Geçmişte bu olayla ilgili uygulanması gereken bir karar varmış ama uygulanmamış. Orası tarihi bir alan. Bu alan halkın geleceği. Halkın geleceğine sahip çıkalım” diyerek kamuoyundan destek istedi.
Hukuki Dayanağı Yok
Yayınlanan ilanda ilk yıllık kira bedelinin 270 milyon TL+KDV olduğu ihalede geçici teminat tutarı ise 81 milyon TL olarak açıklandı. Konuyu takip eden Antalya Barosu Avukatı Mustafa Şahin, Akdeniz Gerçek’e yaptığı açıklamada, “Buranın ihale edilmesinin hukuki bir dayanağı yok. Yapılacak bu ihalede ticari niteliği olmayan bir alanın ihalesi yapılması planlanıyor. Planında fuar alanı, park bahçe yani kamuya açık kullanımı söz konusu olan ve ayrıca korunması gereken bir alan burası. Su kaynaklarının bulunması, antik kent ile iç içe geçmesi durumunda bunun sürdürülmesi çok açık bir şekilde suçtur. Burası çok bariz şekilde kente karşı işlenmiş suçun anıtıdır. Bu yapı kent suçunun anıtıdır” dedi.
Oldu Bittiye Geldi
Antalya Barosu Avukatı Mustafa Şahin, “Burası daha önce de dava konusu olan bir yer. Antalya Barosu, Antalya Tabip Odası, Kent Gönüllüleri Dayanışması ve Olbia Grubu adı altında davacılar, yap işlet devret modeli yapılıp ihale edildiğinde bir dava açmıştı. Burası aslında bir fuar alanı. Burada tarihi eserler, antik değerler var. Buranın ticari nitelikte bir yapılaşma olması için fuar alanında ticari nitelik kazandırılmış ve bunun iptali içinde dava açılmıştı. Mahkemelerin sonuçlandığı şekli ile bu alan 2005-2006 yıllarında kesinleşmişti. Bu yapı aslında kaçak yapı niteliğinde. Plan hükmüne, kararlara aykırı bir durum var. O dönemde ticari nitelik kazandırılan kararlar ve ticaret ruhsatı iptal edilmişti. Bu şekilde 25 yıl boyunca bu günlere gelmiş olmasının esas neden, oldu bitti, emrivaki yaratarak Migros A.Ş.’ye intifa hakkı tanınmasından kaynaklanıyor” dedi.
Plan Kararlarına Aykırı İhale
Av. Mustafa Şahin, “Bir yandan dava devam ederken inşaatı da hızla bitirip faaliyete başlanılan bu yapıda mahkeme kararına göre, yıkılması halinde kamunun çok büyük zarara uğrayabileceği düşüncesi ve intifa hakkı sebebiyle çok büyük tazminatlar ödeneceği, tapunun 25 yıl boyunca değiştirilmesinin söz konusu olmayacağı gerekçesiyle faaliyetler devam etti. Aralık ayında 25 yıl doldu. Olması gereken, yap işlet devret modeli ile yapılan bu yapıda ya mahkeme kararına uyularak, ticari nitelik olmaması sebebiyle bu yapının yıkılması veya yapının kamunun kullanımına yönelik düzenleme yapılması gerekmektedir. Yani yapılacak bu ihalede ticari niteliği olmayan bir alanın ihalesi yapılması planlanıyor. Planında fuar alanı, park bahçe yani kamuya açık kullanımı söz konusu olan ve ayrıca korunması gereken bir alan burası. Su kaynaklarının bulunması, antik kent ile iç içe geçmesi durumunda bunun sürdürülmesi çok açık bir şekilde suçtur. Buranın ticari nitelikte kullanılmasının düşünülmesi ile tekrar ihale edilmesi, plan kararlarına da plan hükümlerine de aykırıdır. Kaçak bir yapı ihale edilmektedir” ifadelerini kullandı.
Kamu Görevi Kötüye Kullanılıyor
Mustafa Şahin, “Buranın ihale edilmesinin hukuki bir dayanağı yok. Buranın tekrar ticari nitelik kazandırılması mümkün değil çünkü mahkeme kararı ile Hasan Subaşı döneminde, ticari alan kararı iptal edildi. Bu nedenle ihalenin ne hukuki ne de kullanım amacına uygun bir ihale söz konusu. Mahkeme kararına aykırı davranılıyor. Buranın ticari bir alan olmamasına rağmen hala ticari bir alan gibi gösterilerek ihale yapılıyor. İhale yap işlet devret modeli ile burası tahsis edildi. İntifa hakkı ile kuvvetlendirildi. İnşaat için yürütmeyi durdurma kararı alınmasına rağmen, inşaat devam etti ve tamamlandı. Bu oldu bittiye getirilmiş bir yapıdır. Burası çok bariz şekilde kente karşı işlenmiş suçun anıtıdır. Kent suçunun anıtı niteliğinde bir yapıdır. Oldu bittiye getirme durumu söz konusu burada yapılan kılıfına uydurma bile değil. Açıkça bu yapılan korsanlık. Burada kaçak bir yapı var. Burada açıkça bir işgal var. Kamu arazisinde kamusal yetki kötüye kullanılarak sürdürülmek istenen bir işgal var. Hiçbir meşruiyeti yok. Kamu görevi kötüye kullanılıyor. Normalde ihale kanuna göre yap işlet devret modeli ile yapılan yapı süresi dolduğunda kamuya teslim edilir. Kamu faaliyette bulunan işletmelerin ise tahliyesini istemelidir” diye konuştu.
