Doğada herşey zincirleme. Geldiğimiz noktada Antalya, yılın 300 günü, enerjiye çevrilecek güneşe sahip. Son yıllarda ısına ısına alıştığımız küresel iklim krizi ile birlikte daha çok güneşimiz, daha az yağmurumuz var.

Işık ülkesi Likya'dan güneş şehri Antalya'ya

Yulardan gelmeyen yağışlar, ısındıkça buharlaşan sular, plansız, vahşi sulama ile tarıma heba edilen yeraltı suları tehdit altında. Daha düne kadar hem sulamayı, hem elektrik enerjisini barajlar ile sudan elde eden ülkemizde sistem nereye gidiyor?

Yakın gelecekte kuruyan dereler nehirleri beslemediğinde, nehirlerdeki barajlar susuzluktan tribünleri döndüremeyip elektrik enerjisi üretmediğinde ne yaşayacağız?

Bu yazıda, çok değil 15 yıl önce dalga geçilen güneşten elektrik elde etme çalışmalarının geldiği boyutu, sektörün sorunlarını, işleyiş ve Pazar seçeneklerini, kamunun sektördeki yerini irdeliyoruz.

Işık ülkesi Likya'dan güneş şehri Antalya'ya

Güneş enerjisi nedir?

Güneş enerjisi, güneşin içindeki nükleer füzyon yoluyla yaratılan yenilenebilir bir enerjidir. Dünyaya elektromanyetik radyasyon şeklinde ulaşır ve insanlar tarafından güneş radyasyonu olarak kullanılabilir. Almanya'da her yıl metrekare başına yaklaşık 1.000 kilowatt saat enerji dünyaya ulaşıyor. Bu radyasyona küresel radyasyon denir.

Çeşitli fiziksel işlemler kullanılarak güneş enerjisi ısıya (güneş termal enerjisi) veya elektriğe (fotovoltaik) dönüştürülebilir. Güneş neredeyse sınırsız miktarda bir enerji kaynağı olarak mevcut olup, ışınımı sürdürülebilir elektrik ve ısı üretimi için kullanılabilir.

'Güneş' ne anlama geliyor?

“Güneş” sıfatı, 19. yüzyıl biliminde Latince 'solaris' kelimesinden türetilmiş olup, 'güneşle ilgili' anlamına gelmektedir. Güneş pilleri veya güneş enerjisi gibi bileşiklerde 'güneş' tanımlayıcı bir kelime olarak hizmet eder, böylece terimler 'güneşten güç alan hücre' veya 'güneşten yayılan enerji' olarak çevrilebilir.

Güneş enerjisi kullanmanın maliyeti nedir?

Tipik olarak 20, 30 yıl veya daha uzun hizmet ömrüne sahip olan PV sistemleri genellikle uzun yıllar boyunca neredeyse bedava elektrik sağlar. Temizlik ve bakım için devam eden maliyetler vardır, ancak bunlar nispeten düşüktür.

Gelişmiş dünya, iklim krizi gibi küresel ve doğal bir gelişme karşısında topyekün harekete geçmişken, evlerin aydınlanması, ısınması, seraların bahçelerin sulanması bile güneşten sağlanan enerji ile elde edilirken, daha önceki yazı dizimizde ele aldığımız kurakçıl peyzaj gibi 'susuz' alternatifler ortaya çıkarken, konuya biraz daha detaylı bakalım dedik. Taa! 2006 yılına gittik.

Belek Belediyesi’nde Basın ve Halkla ilişkiler Müdürü olarak çalıştığım dönemdi. Belek Beach Park’ı açmıştık. Bir gün ofise 2 kişi geldi. Kısa boylu tonton konuşkan biri, yanında devasa bir adam, o suskun. Kuveyt’liymiş suskun olan. Güneş enerji şirketi varmış, Ülkemizde henüz uzak olduğumuz, 'Hoca'nın 'Güneşev' yapmasından bile çok önce.

Konuşkan olan arkadaş, Beach Park’ı gördüğünü, gerekli incelemeyi yaptığını, eğer kabûl edersek, tanıtım amaçlı çok hesaplı bir şekilde bura sistem kuracaklarını, tesisin kendi elektrik enerjisini üreteceğini, 2 yıl kadar sonra maliyet masrafının da bitip enerjinin bedavaya geleceğini söyledi.

O günden bende kalan en önemli ayrıntı ise adını 'Soner' olarak hatırladığım misafirimin, 'Belediye binanızın cephesi çok uygun. İsterseniz binanın cam cephesine film kaplayarak ta güneşten elektrik üretebilirsiniz' demesiydi. Zamanın yöneticilerine bırakın anlatmayı, dinletemedik bile.

Işık ülkesi Likya'dan güneş şehri Antalya'ya

Aradan 5 yıl geçmiş.  NTV internet sitesinin 16 May 2011 tarihli haberi ile o güne dönelim mi?

Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından yaptırılan güneş enerjisinin kullanımını yaygınlaştırmak amacıyla yaptırılan Güneşev Ekolojik Eğitim Merkezi, düzenlenen kokteyl ile tanıtıldı.

Kokteylde konuşan Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın, eski Belediye Başkanı Selahattin Tonguç'un Antalya'ya 35-40 yıl önce güneş teknolojisini getiren belediye başkanı olduğunu söyledi. Akaydın, kendisinin de güneşten direk elektrik enerjisi üreten projeyi Antalya'ya getirdiğini anlatarak, ''Tesadüfe bakın ki iki belediye başkanı da sosyal demokrat belediye başkanı. Güneşev projesi Selahattin Tonguç'un projesinin tamamlayıcısıdır'' dedi.

Türkiye'de İkinci Rahim Nakliyle Doğan Özlenen Bebek 2 Yaşına Girdi Türkiye'de İkinci Rahim Nakliyle Doğan Özlenen Bebek 2 Yaşına Girdi

Aynı yılın ekim ayı. Antalya Gazeteciler Cemiyeti ile Nürnberg Basın Kulübü arasındaki kardeşlik köprüsü projesi kapsamında Almanya’dayız.

Ausburg’a gidiyoruz. Orada güzel bir şato var. Yarısı devletin idare ofisi, yarısı müze. Ama benim takıldığım ise içinden geçtiğimiz köyün hemen her damında bulunan güneş panelleri. Bize rehberlik yapan sevgili meslektaşım Volkan Altınordu’ya “nedir bu işi bu kadar cazip kılan?” diye sormuştum.

'Devlet destek veriyor. Üretilen enerjinin yüzde 30’unu kendisi kullanıyor. Diğerini devlete piyasa fiyatına satıyor. Aldığı kredi bitince devlet serbest bırakıyor, kendi pazarını kendisi bulacak.'

Çok hoşuma gitmişti.

Bu yazının tam burasında Volkan Altınordu’ya ulaştım.

Kendisi Karadeniz’li ama Almanya’ya yaşıyor, bilgili adam. Bana birkaç link yolladı. Sadece Almanya değil, Avrupa Birliği’nin hem mevcut durumu, hem de gelecek stratejisi ile ilgili müthiş veriler vardı. Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin konuyla ilgili bürokratlarıyla yapacağım görüşme öncesi gelen bilgilerle söyleşiye gitmek elimi güçlendirdi.

Şurada bir özet bilgi geçelim mi? İlgili linklerden birini de verelim hatta.

https://www-solarwatt-de.translate.goog/ratgeber/solarenergie?_x_tr_sl=de&_x_tr_tl=tr&_x_tr_hl=de&_x_tr_pto=wapp#:~:text=Die%20Entwicklung%20der%20Solarenergie%20in%20Deutschland

Muhabir: Nizamettin ÖZMEN