Bu hafta
11-18 Ocak tarihleri arasında “Enerji Tasarrufu Haftası” kapsamında çeşitli
etkinlikler yapılıyor! Bu konuda topluma bilgilendirmelerle, tasarruf
öğretiliyor!
Ama bence
bu enerji fiyatları, hepimiz için gayet öğretici oldu! Bırakın tasarrufu,
neredeyse “Enerji cimrisi” olduk! Elektriği, benzini, mazotu, suyu, neredeyse
cimrilik düzeyinde kullanıyoruz! Zira son gelen zamlarla, adeta çarpıldık! Evde
kazayla elektrik düğmesini kapatmayı unutan, fena halde azarlanıyor! Hepimiz
birbirimizi kontrol eder olduk!
_ Öbür
odadaki ışığı kapattın mı?
_ Klimayı
düşükte çalıştırsana!
_ Suyu
kapattın mı? Yoksa musluk damlatıyor mu?
_ Zırt
pırt arabayla gezmek de ne oluyor! Benzin yakıyor bu, su değil!
_ Tüp
bedava mı? Çayı demlerken çok yakıyorsun ocağı! Diyen eşimin önüne buz gibi çay
koymak geçti aklımdan, ne yalan söyleyeyim, giderek sinirlenmeye başladım bu
tasarruf işine! Hatta bıktım artık!
Hemen
hemen her evde bu tür konuşmalara şahit olabilirsiniz! O yüzden diyorum; enerji
tasarrufunda dünya birincisi olabilecek bir toplum olduk bence! Ama ne kadar
tutumlu, hatta cimri olmaya çalışsak da, olmuyor! Zam dalgalarının altında
boğuluyoruz! Biz böyle şikayet edersek, işsizlerin, asgari ücretlilerin vay
haline!
“ insan
parasını kaybedince fakir, özgürlüğünü kaybedince esir, aşkını kaybedince şair
olurmuş!” Der Özdemir Asaf.
Hepsini
birden kaybedince, varın siz düşünün bu milletin halini!
“ Düşenin
dostu olmaz” derler kimileri. Sanki ayakta olanın dostu çokmuş gibi.” Diyor
Cemal Süreyya.
Bazıları
parası yoktur, borçlarını ödeyemez! Bazılarının parası vardır ama hem korunur,
kollanırlar, hem de borçlarını (paraları varken bile) ödemezler! Size bir fıkra
anlatayım bu konuda:
“ Bir
cimri, arkadaşıyla sohbet ediyormuş;
_ “ Ben
eski borçlarımı asla ödemem dostum!”
_ “ Peki
ya yenileri?” diye sormuş arkadaşı.
_ “Onların
da eskimesini beklerim!”
“ Selam
verdik, borçlu çıktık!” Diyen umutsuzlara da, “insanları sevmekten vazgeçmeyin”
diyorum. Çünkü;
“ Ben
sevmekten hiç borçlu çıkmadım” diyen Özdemir Asaf’a inanıyorum.