Türkiye'de SİAD'ların en üst kuruluşu olan Türk Girişim
ve İş Dünyası Konfederasyonu'nun (TÜRKONFED) genel kurulunda ikinci kez yönetim
kuruluna seçilen Antalyalı işadamı Ali Eroğlu, Akdeniz GERÇEK’e verdiği özel
röportajda ekonomik anlamda çok ciddi uyarılarda bulundu. Dövizdeki yüksek
orandaki artış nedeniyle özellikle ithalat yapan şirketlerin zor günler
geçirdiğini kaydeden Eroğlu, “Piyasalarda çok ciddi tedirginlik var. Ekonomisinde
alarm zilleri çalıyor” dedi.
BELİRSİZLİK KORKU
YARATIYOR
Eroğlu, şöyle konuştu: “Dövizin özellikle son bir ay
içerisindeki çıkışı ve çıkış trendi iş çevrelerinde ciddi anlamda bir
belirsizlik ve korku yaratıyor. Dünyaya baktığımız zaman bizim gibi gelişmekte
olan ülkelerde bu durum yaşanıyor. Onların kendi paraları da değer kaybediyor
ama bu durum Türkiye’de biraz daha farklı değer kaybediş var. Bu durum
Türkiye’nin biraz daha iç dinamikleriyle ilgili. Belki bu seçim süreciyle
alakalı bir durum. Globaldeki olumsuzluklarda doğal olarak etkiliyor. İş
dünyası açışımdan en büyük zorluk, özelikle ithalatı olan firmaların dövizi
nasıl fiyatlayacaklarıyla ilgili belirsizlik. Örneğin ben bugün bir ürün ithal
ettim ve bunu 5 ay vade ile satacağım. Peki ben dövizi hangi fiyattan hesap
edeyim?”
BUNDAN DAHA KÖTÜSÜ
YOK
Antalya'da, birer dönem Antalya Sanayici ve İşadamları
Derneği (ANSİAD) ile Batı Akdeniz Sanayici ve İşadamları Federasyonu (BAKSİFED)
başkanlıkları görevini de üstlenen Eroğlu, yılbaşından bu yana dövizde yaklaşık
yüzde 25’e yakın bir yükseliş olduğunu hatırlatarak, “Türkiye hep geçmişte de
bu durumları yaşadı. Radikal ekonomik krizlerini, döviz yükselişini
durduramamakla ilgili yaşamıştır. Yani 2001 krizine baktığımız zaman döviz-faiz
birbiriyle hareket ettiği anda faiz bir yandan paraya ulaşmayı zorlaştırıyor,
döviz bir yanda Türkiye gibi ithalatçı olan ülkelerin maliyetlerini yukarı
doğru çıkarıyor.
Bu durumda da kötü yakalanmış firmalar da istenilmeyen
durumlar ortaya çıkıyor. Özellikle sektör tolere etmeye maksimum gayret ediyor.
Ama biraz daha üstünde nasıl dayanılacak onu bilmiyorum. Dayanma gücü artık
kalmadı, çok zorlaştı. Yani şu seviyede stabilize etsek bir an evvel herkes
‘tamam zarar ettik ama hiç değilse bu stabil noktadan sonra geleceğimizi bunun
üzerine kurgulayacağız’ diyecek. Ama o da yok. Çok ciddi bir tedirginlik var
piyasada. Yani alarm zilleri çalıyor. Bundan daha kötüsü yok” dedi.
HÜKÜMET HAREKETE
GEÇMELİ
Hükümetin ya da Merkez Bankasının bir an evvel gidişi
görünür hale getirebilmek için harekete geçmesini de isteyen Eroğlu, “Bunu
siyaseten söylemiyorum ama yaşananları kimse görmezden gelemez. Ben ekonomi
ritüelinde konuşuyorum. Dünyaya bakıyoruz, dünyada olan bitene bakıyoruz,
Türkiye’ye bakıyoruz. Türkiye’de biraz daha olumsuz gidiyor bu şeyler. Bu
olumsuzluklar iş dünyasını Türkiye ekonomisini belirginsizleştirmeye
çalışmıştır. Artık Hükümet ya da Merkez Bankası bir an evvel bu gidişi görünür
hale getirebilmek için harekete geçmelidir. Bunları yaparken çözümlerim de
finans piyasaların ve global dünyanın ritüellere ve metotları içerisinde olması
gerekiyor. Yani ‘ben döviz alış ve satışı yasakladım’la da olmaz. Bunun sonunun
ne olacağını kimse bilemez. Bunun için kahin olmak lazım. Bunu bilen olsa zaten
sorun çözülecek” diye konuştu. Kubilay
ELDEMİRCİ