DEM Parti Eş Başkanı Tuncer Bakırhan Mardin’de kayyum atamalarına şöyle tepki gösteren Bakırhan, "Seyit Rıza, Şeyh Sait, Sakineler ne yaptıysa Kürt halkı da onların yaptığını yapacaktır." ifadelerini kullanmıştı. Açıklama sonrasında siyasi arena ve sosyal medya üzerinden büyük tepki topladı. Bakırhan’a sosyal medya üzerinden eleştiri yağdı. Eleştirilerden birisi Demokrat Parti Genel Başkan Yardımcısı Cemal Enginyurt’tan geldi. Enginyurt, "Seyit Rıza ne yaptıysa,Şeyh Saitler ne yaptıysa, Kürt halkı da onların yaptığını yapacaktır." diyor. Sizden korkan sizin gibi olsun. Kuyruk acın ne büyükmüş Tuncer. Aynısı size olacak. YA DEVLET BAŞA,YA KUZGUN LEŞE” dedi.
“BÖLÜCÜLÜĞE BİLEREK HİZMET ETMEK DEMEKTİR”
27. Dönem Adana Milletvekili, İYİ Parti Genel İdare Kurulu Üyesi İsmail Koncuk sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, “Türkçesi, isyan edeceğiz, baş kaldıracağız, demektir. Maalesef, son günlerde konuşulan, sözde çözüm süreci, açılım vb yaklaşımlar, bunların ayarını iyice kaçırmış, anlaşılan. Kürdistan hayali ile yatıp kalkan bir yapıya, verilecek her taviz, o zihniyeti çok daha canlı tutacak, çok daha fazlasını isteyecektir. Bölücü Kürtçülüğü tetikleyecek her tavır, her adım ihanetle eş değerdir. Bu gerçeği idrakten yoksun, siyaset yaptığını zannedenler, hangi görüş, hangi siyasi tarafta olursa olsun, bu milleti temsil edemez, temsil hakkı verilemez. Hangi etnik kökenden olursak olalım, bizim geleceğimiz, huzurumuz bir ve beraber olmaktan geçer. Bu sebeple, temelini Ulu Önderimiz Atatürk'ün temelini attığı, milli, üniter devlet anlayışını tavsatacak her adım, bölücülüğe bilerek hizmet etmek, demektir” ifadelerini kullandı.
“İÇ İSYANA DAVET DEMEKTİR”
Zafer Partisi Genel Başkan Yardımcısı Fikret Bayır sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada DEM Parti Eş Başkanı Tuncer Bakırhan’ın söylemlerinin iç isyana davet etmek olduğunu ifade ederek şunları söyledi:
Bu mesaj, "iç isyana" davet demektir. Atatürk, Şeyh Sait ve Seyit Rıza'ya ne yaptıysa, bugün Devletimiz "hukuk içinde" gerekeni/benzerini yapar, yapmalıdır! Aslında burada, elinde mikrofon tutan DEM'li müptezeli kimin konuşturduğunu görmek gerekir:
-AKP Çözüm süreci başlattığında, terör artmaktadır, çünkü silah tutan hain eli kırmazsanız, sizden "toprak ve devlet" ister, 1'nci Açılım sürecinde de böyle oldu,
-AKP hukuk dışı kayyım işlemi yaparak, terörü kışkırtmakta, CHP'yi yine DEM ile birlikte olmaya iterek, siyasi avantaj sağlamaya çalışmaktadır.
-MHP yönetimi, sürecin ilk hamlesini yaparak zaten konum ve istikametini göstermiştir.
-CHP, Atatürk ilkeleri tersine, etnik temelli "Siyasal Kürtçü" tutum takınmakta, bölücü DEM ile kol kola girerek, tarihi mirasına savaş açmaktadır.
-Gelinen noktada, sözde Çözüm Süreci ile iç siyasette artan gerilim ve yükselen terör/şiddet, milletimizi kutuplara bölmeye, birlik ve kardeşliği yıkmaya devam ediyor.
AKP+MHP+CHP'nin oluşturduğu bu siyasi kurgu, "Çözüm" yerine "Çözülmeye" hizmet ediyor!
İç siyasette, kişisel siyasi hesaplar uğruna kurgulanan bu "siyaset-terör sarmalı" Apoyu Meclis'e davet ve Anayasa değişikliği ile millî üniter devletimizin siyasi varlığını hedef almakta ve "özerklik/federasyon/konfederasyona" dönüşüm ve Suriye kuzeyindeki PYD terör örgütünün siyasi tanınması ile Emperyalizme hizmet ediyor!
Zafer Partisi olarak, bu tehlikeli kurgunun tam olarak karşısındayız!
Siyasal İslamcı ve Siyasal Kürtçü politikaların teröre neden olduğunu ve bekâ sorununa dönüştüğünü görüyoruz.
Etnik/mezhep temelli siyasete karşıyız! Anayasa 66'ncı madde, "vatandaşlık bağı" ile herkesi kapsamakta ve kucaklamaktadır.
Çözüm; Atatürk ilkeleri ve cumhuriyetimizin kurucu değerleri doğrultusunda millî üniter devletimizi korumak, birlik ve kardeşliği yüceltmektir!