İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu ve 106 kişi bu sabah saatlerinde gözaltına alınırken Gazeteci İsmail Saymaz da bugün Gezi Parkı olayları hakkında başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alındı.
Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) konuya ilişkin basın açıklaması yaptı. Yaptığı açıklamada, yaşanan sürecin yalnızca demokrasiyi zedelemekle kalmayıp, hukukun otoriterleşme için bir araç haline getirildiği vurgulandı.
ÇGD, meslektaşları ve üyeleri Gazeteci İsmail Saymaz’ın 12 yıl önceki Gezi Direnişi ile ilişkili bir soruşturma kapsamında gözaltına alınmasının, basın özgürlüğüne yönelik büyük bir tehdit olduğunu belirterek “Bu durum sadece bir gazetecinin değil, tüm basının susturulmaya çalışıldığının göstergesidir” ifadelerine yer verdi.
Açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi
"Son dönemde yaşananlar, iktidarın ülkedeki herkesin bütün haklarının bir anda askıya alabileceğini gösteriyor. Yaşananlar, demokrasinin zedelenmesinin de ötesindedir.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve Cumhurbaşkanı Aday adayı Ekrem İmamoğlu başta olmak üzere birçok seçilmiş, bürokratlar, gazeteciler, yazarlar gözaltına alınırken hukukun otoriterleşme için aparatlaştırıldığı günleri de ne yazık ki yaşıyoruz.
Meslektaşımız ve üyemiz İsmail Saymaz’ın 12 yıl önceki Gezi direnişi ile ilişkili bir soruşturmayla gözaltına alınması, asıl olarak basın özgürlüğünün ve gazeteciliğin varlığına yönelmiş bir tehdittir. Basına ve sosyal medyaya getirilen kısıtlamalar ve baskılar, yaşanan bu hukuksuzluğun boyutlarını gizleme çabasının yanı sıra kişilerin ifade özgürlüğünün ellerinden alınmasıdır. Bununla birlikte, halkın haber alma hakkının temsilcisi ve yürütücüsü olan gazetecilerin gelişmeleri takip ederken karşılaştıkları türlü engellemeler, gerçekleri halktan kaçırma girişimidir.
Demokrasinin tesis edilmesi, ifade ve basın özgürlüğünün sağlanması ve tüm toplumun demokratik haklarının güvence altına alınması ihtiyacı açıktır ve bu yalnızca bugünle değil ülkenin geleceğiyle ilgilidir.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın siyasi rakiplerinin ve muhaliflerinin bu tür operasyonlarla elimine edilmeye çalışılması olarak görünen süreçler Türkiye’nin geleceğine ilişkin karamsarlıkların artmasına yol açmaktadır.
Gazetecileri ve halkın haber alma hakkını hedef alan girişimlere derhal son verilmelidir."