İbradı’nın eko turizm açısından çok önemli ilçelerden birisi olduğunu kaydeden Şahin, “Torosların tepesinde olağanüstü doğası, tarihi, zengin su kaynakları ve bozulmamış dokusuyla insanı adeta büyüleyen bir cazibe merkezidir İbradı.  Yol üzerinde Ali Paşa Konağı ve Lama çiftliğinden başlayan yolculuk İbradı’nın merkezi ve köylerinde eşsiz diğer güzellikleriyle devam etmektedir. İbradı Konakları (Yörükali konağı, Koçak konağı, Duru konağı), Unesco tarafından dünya mirası listesindeki Ormana köyü tarihi düğmeli evleri, turkuaz sular içindeki Altınbeşik mağarası ve Milli parkı, Eynif ovasındaki yılkı atları bunlardan bazılarıdır. İbradı mezarlığında Osmanlı alimlerine ait mezar taşları da yörenin tarihi önemleridir” dedi.

Antalya ve Çevre İllerde Güneşli Sıcak Bir Gün Olacak Antalya ve Çevre İllerde Güneşli Sıcak Bir Gün Olacak

 

KARDELEN’İN İKİNCİ ANAVATANI

Tüm bunların yanında İbradı’nın bulunmaz özelliklerinden birisinin de yüzlerce doğal bitki ve hayvan türlerinin yayılış alanı olduğunu hatırlatan Şahin, şöyle konuştu: “1500 metre yükseklikteki Gembos yaylası, Sülek, Karamıklı mevkiinde çok sayıdaki doğal çiçek soğanı türünden dolayı ‘geofit cenneti’ olarak da anılan doğal bir botanik bahçesi konumundadır. Çok sayıdaki bu türlerden en önemlisi olan Kardelen’in Akseki’den sonraki ikinci anavatanıdır. 13 yıldır bu yöremizde Kardelen festivali düzenlenmektedir. CITES antlaşması (Nesli Tehlike Altındaki Yabani Bitki ve Hayvan Türlerinin Uluslararası Ticaretini Düzenleme) ile ülkemizde Bakanlık tarafından kotalarla korunan kardelen yanındaki diğer önemli soğanlı bitki türleri olarak Sarı Kar çiçeği Manisa lalesi, Çiğdem, Yıldız sümbülü, Sıklamen, Arap sümbülü, Lale, Ağlayan gelin, Acı çiğdem Düğün çiçeği, Süsen, Kılıç çiçeği ve salepleri örnek verebiliriz.

 

DÜNYADA EŞİ BENZERİ YOK

“Bu bölgedeki ormanlar (Toros sediri, Boz ardıç, Çınar, Kestane) WWF (Dünya Doğayı Koruma Vakfı) tarafından Avrupa’daki 100 orman sıcak noktasından birisi olarak belirlenmiştir. Yıllara meydan okumuş anıt ağaç niteliğinde ve İbradı içerisinde yer alan 1000 yıllık Arapastı Kestanesi ağaçları bunlardan biridir. Altınbeşik mağarasındaki 605 bitki türünden de 69’u (yüzde 11.40) endemiktir. Yöre yabani hayvanlar açısından da oldukça zengindir. Dünyada eşi benzeri olmayan yaban geyikleri yanında, Tosbağa, Dikenli keler, Karayılan, Yarı sucul yılan, Şeritli engerek, Ak leylek, Kınalı keklik, Ak kuyruksallayan, Kara tavuk, Tavşan, Sincap, Tilki, Boz ayı, Sakar porsuk, Yabandomuzu,  Yabankoyunu bulunmaktadır.”

 

OCAKLARA RUHSAT VERİLMİŞ

Gelecek nesiller için paha biçilmez bir miras konumundaki İbradı’nın son dönemlerde yaşanan olaylara siyaset boyutu katmadan değerlendirme yapılmasını isteyen Vural Şahin, “Geçen yıl bu yöremizde Manavgat Irmağı ve kolları üzerinde 29 adet HES projesi yapılmak istenmiş, ÇED olumlu raporuna rağmen İbradı Belediyesince mahkeme kararı ile bu proje iptal ettirilmiştir. Şimdi ise bu bölgede son 10 gündür ortaya çıkan diğer bir tehlike İbradı Belediyesi’ne haber verilmeden Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın onayı doğrultusunda maden ocakları ruhsatının verilmiş olmasıdır. İbradı'ya açılması planlanan 8 maden ocağından üçü için ‘ÇED gerekli değildir’ kararı verirken, 5 maden ocağı için değerlendirmelerin sürdüğü ve şimdilik kardelenlerin bulunduğu Geofit Cenneti diye anılan Karamıklı ve Sülek yaylalarında izin alındığı bildirilmekte” dedi.

 

YANLIŞA GÖZ YUMAMAYIZ

Maden ocaklarının bölgeye yapılması halinde bölgeyi büyük tehlikelerin beklediğini iddia eden Şahin sözlerini şöyle sürdürdü: “Bölgenin yakınındaki Altınbeşik mağarasının suyu kuruyacak, Toros sedirlerinin bulunduğu alan tahrip edilecektir. Mermer tozundan birçok bitki örtüsü zarar görecektir. Mermer tozunun kanserojen etkisi yöre halkının sağlığını tehdit edecektir. Torosların nadide çiçeklerinden kardelenler başta olmak birçok soğanlı bitkiyi bünyesinde barındıran Geofit cenneti yok olacaktır. Yine diğer endemik ve doğal türler, yabani hayvan türleri de bu olumsuz durumdan gereken payını alacaktır. Kısacası geleceğimiz yok olacaktır. İbradı Belediyesi ve halkı ayaklanmış durumda. Biz de Ziraat Mühendisleri Odası Antalya Şubesi olarak geleceğimizi yok edecek bu yanlışa göz yumamayız. HES’lerin, maden ocaklarının yapımıyla doğal dengenin bozulmasına ve turizme balta vurulmasına asla izin vermeyiz. İbradı ile ilgili üzerimize düşecek sorumluluk ve görevler için hazırız. Yönetimler yanında tüm insanlığı bu konuda duyarlı olmaya çağırıyoruz. Çok acil olarak bu sorununu çözülmesini istiyoruz.”  Kubilay ELDEMİRCİ

 

Editör: TE Bilisim